bugün

amaç belli. cumhuriyet düşmanlığı oluşturmak.

cumhuriyetin bir tane mert düşmanı yok görüldüğü üzere. hepsi namert. hep yalan ve iftirayla saldırmaya çalışıyorlar. bu adamlar böyle. hamurları bozuk bunların. zaten hamuru bozuk olmayan adam cumhuriyet düşmanlığı neden yapsın?
(bkz: at yalanı sikeyim inananı)
(bkz: yalancıyı sikmemeleri sorunsalı)
Kemalistler inkar ettiğine göre doğru olan bir sözdür.

Yani başta camilerin ahır yapılmasını inkar ediyorlardı. Sonra fotoğraflar çıkınca gurur duymaya başladılar.

Şimdi bu iğrenç hadisenin fotoğraflar çıkınca nasıl gururlanacaklar göreceksiniz.
(bkz: yobaz sıçması)

Her gün yeni bir sapıklıkla karşımıza çıkıyorlar. Her seferinde sapıklık çıtasını biraz daha yukarı taşıyorlar.

Bunları göre göre siyasal islamcı olanın aklıyla zoru vardır.
bir palavradır.

(bkz: yalandan kim ölmüş)
e tabii kaynağı buldular...

" 1157 de berberiler atlantiği kayıkla geçti!" dediler.

kimse oha madem atlantik kayıkla geçilebiliyodu, neden şarapçı ispanyol tayfası daha sağlam ve büyük kadırgalar yapabilmek için 400 yıl daha bekledi, diye sormadı.

"abdulhamid bir karış bile ülke toprağı hediye etmedi" dediler

kimse, ulan tarihçiler bar bar bağırıyo, o herifin hediye ettiği toprak şu anki türkiye´ nin iki katından büyük, niye o adamları dinlemiyosunuz, demedi.

"lozan bi yenilgidir" dediler

kimse- bizden başka- ulan olm etrafına bi bak, bu toprakları sana o antlaşma vermişti- demiyor...

e durum böyle olunca en kutsal olan "camii"yle en aşağılık olan keraneyi aynı cümle içinde kullanmakta bi sakınca görmezsin.

biz, bu konuya uyanık olmayı başarabilen çevreleri uyarabiliriz,anca. geri kalanı bu adamlara inanır, ve emperyalistlerin uşağı olduklarını , farketmezler bile.
iyi de ilk genelevi açan kişi ikinci abdülhamit.

hem tarih bilmiyolar hem de sallıyolar.
bir gecede cahil olan güzel memleketimin harf devrimi olduğunda okuma yazma oranı erkeklerde yüzde 18 kadınlarda bine 4. devrim sonrası sonuç görselde var.

görsel
ilahiyatçı geçinen bir orospu çocuğunun iğrenç iftirasıdır.

islamcıların yalan ağzından eksik olmaz olmuş. rezil herifler.
konuşma değil bir amın feryadı.
Bir ülke düşünün ki profesörleri kör cahil. Biri çıkar hz nuh telefonla görüştü der, biri çıkar camiler genelevdi der, biri çıkar abdulhamit google’ı buldu der. Ülkenin eğitim kadroları toplumun entelektüellik seviyesini aşağı çekiyor. Tarihin en fantastik ülkesiyizdir belki de, haberimiz yoktur.
belgesi olmayan asılsız iddialar

dincinin en büyük sanatı.

(bkz: ossur ossur ipe diz)
1924'te genelev olarak kullanılan cami falan yoktu, ama bakınız ulu önder mareşal gazi mustafa kemal atatürk, istanbul'u kurtarana değin, istanbul'da bizzat vahdettin tarafından işgal kuvvetlerine sattığı, yahut kiraya verdiği camiler vardı.

örneğin;

►taksim kışlasının içindeki mehmetçik camii fransız istanbul emlak şirket-i osmaniyesi adlı şirkete 7000 lira bedelle satılmıştır.

mustafa ağa camii 1300 lira bedelle harunaçi efendi adlı tüccara satılmıştır.

►üsküdar'daki tahir efendi camisi depo olarak kullanılmak üzere bir amerikan şirketine kiraya verilmiştir.

►yine bereketzade camisi; rum bir tüccara kiralanmıştır.

►bu tip camilerden en bilineni ise, bugün taksim anıtına sırtınızı verip istiklal caddesine girdiğinizde sağ tarafta kalan hüseyin ağa camii'dir.
camiyi kiralayan şirket cami bahçesindeki araziye apartman yapmak istemiş, ama kurtuluş savaşı kazanılınca kira sözleşmesi iptal edilip buna izin verilmemiş, cami ve arazisi atatürk'ün talimatıyla vakıflar müdürlüğüne devredilmiştir.
tamiratın ardından da caminin hemen önüne şu yazı yazılmıştır;
görsel

istiklal'deki ağa camii'ne giderseniz bu yazı hala orada durmaktadır. belki ağa camii'ni cumhuriyetimize attığınız bu iftiradan utanırsınız yalancı ahlaksız sahtekar herifler.

ha unutmadan.
o hani fatih'in emaneti olan ayasofya var ya.
işte vahdettin, ayasofya'nın mahzenlerini de ingilizlere kiralamıştı.
işgal döneminde o mahzenlerden kimbilir neler çıkarıldı ve götürüldü bilemiyoruz.

neyse...
sürekli atatürk'e, cumhuriyetimize iftira atıyorsunuz, şerefsizlik peşinde koşuyorsunuz ya, o iftira atan dillerin, o iftira yazan ellerin kopacağı günler emin olun çok yakındır...
bu iddiayı ortaya atan çanakkale 18 mart üniversitesi ilâhiyat fakültesi öğretim üyesi, açığa alındı ve hakkında soruşturma açıldı.
görsel
iyice pusulayı şaşırdınız artık. Neyse, hayvan terli diyelim.
hiç şüphesiz genelev açmayı en iyi ampülhamit bilir.
(bkz: zürafa sokak)
tarihi eserlere zarar verme hastalığından kurtulamadık .
beton virüsü " betona 23 " hastasıyız ...

Başbakan Erdoğan’ın “Yol oradan geçecekse o camiyi yıkarım” sözleri, 1950-1960 yılları arasındaBaşbakanlık görevini üstlenen Adnan Menderes’in “istanbul’a yol açacağım” diyerek 54 camiyi yıkmasını hatırlattı...

Hollandalı için cami yıkılır mı?
Başbakan Erdoğan, “Yol medeniyettir. Önünde cami bile olsa yol oradan geçecekse o camiyi yıkarım!..” dedi ya... AKP iktidarının sadece yol için cami yıkmadığı, AVM’ler için de cami yıktığı belirlendi.

Türkiye’de bazı illerde alışveriş merkezlerini çalıştıran ve aynı alışveriş merkezini Malatya’da kurmak için eski hal binasının bulunduğu alan içindeki cami ve sosyal tesisleri 52 milyon 500 bin TL’ye satın alan Hollanda kökenli bir şirket, alandaki inşaat çalışmaları kapsamında Hal Camii’ni yıktı

https://www.yenicaggazete...lik-mendereste-90316h.htm
Ahlaksızlıkca, şerefsizce, soğukkanlı bir orospu çocuğu gibi atılan bir iftira.
Yıkılanlar sadece cami ve mescidler değildir. Hanlar, hamamlar ve deçeşmelerden katliamdan kurtulamaz. işte onlardan da birkaçı:

* 2. Abdülhamid Çeşmesi; 1319 yılında italyan Mimar Raimondo d’Aronco’ya yaptırıldı. Mermerden oluşan bu çeşme, Osmanlı mimarisinin barok usulü mimarisinin terk edildiği dönemde yaptırılmış olsa da önünde bulunan Nusretiye Cami’ne uyum sağlaması açısından bu üslupla tasarlandı.*

Sultan Bayazıd devrinde inşa edilen Karabaş Hamamı ise, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun muhafaza kararına rağmen yıktırılır.* Emin Ağa Sebili ve Çeşmesi; Dolmabahçe Camii karşısında yer alan bu yapı da 1957 yılında yol yapım çalışmaları sonucu yıkıldı. 1964 yılında ise yerine monte edildiyse de eskisi gibi pek bir anlamı kalmadı.

menderesin yaptığı bu gereksiz yıkımlar , istimlakler çoğu
menderes taraftarı olan muhafazakar istanbulluları
tedirgin etmiş ve darbeye zemin hazırlamıştır .
Cami olmasa da tarihi Selçuklu eserleri (han, imarethane vb.) biliyorum genel ev olarak kullanılmış olan. Amasyada görebilirsiniz.
Eğer gerçekten bu ülkenin % 99 u müslüman olsaydı kerhaneler müşteri bulamaz kapanırdı. Kimlik ve etiket müslümanlarıyız yani. iyi de yurdumuzdaki genelevlere gidenler müslüman değil mi? Bunlar fransız mı yoksa? Genelevlerde ukraynalılar mı çalıştırılıyor? Yoksa bunlar rusyadan mı geldiler? Esas bambaşka bir mesele var;

istanbul ankara ve izmir bursa adana antalya (bodrumun jigolalarını, istabulun ve diğerlerinin escortlarını, turistik merkez ve mekanlarda dönen fuhşu hiç yazmıyorum) gibi büyük şehirlerde 5 boynuzlu sadece tek bir otelde kaç fahişe çalışıyor haberiniz var mı? Hemen Söyleyelim, sadece kerli ferli bir otelde asgari 20-30 tane kadın çalışıyor. Küçükleri geç. Ne yani şimdi iddia edilen camiler fuhuştan ibadethaneye çevrildi diye bu ülkede fuhuş bitti mi yani?? Yoo, bilakis her sene katlanarak arttı. Artıyor..

Siyasilerin işi bu. Yok sen şunu yaptın da yok ben bunu yaptım da yok bilmem ne. Ya memleket fuhuş yuvası olmuş pislik kaynıyor şunların ettiği kavgaya bak. Ha yani cami harici fuhuş yapınca caiz mi oluyor yani??
Manisa ’da görev yapan evli ve 2 çocuk babası imam E.Ö. camide bir kadınla seks yaparken yakalandığı gerekçesiyle açığa alındı.

MANiSA'de görev yapan evli ve 2 çocuk babası imam E.Ö'nün camiye Suriyeli bir kadın aldığını gören cemaat camiyi bastı, imam kapıyı kilitleyip 40 dakika direndi.

şimdi de bunlar var .....

https://www.internethaber...t-aciga-aldi-1905078h.htm
Üzücü olan buna inanma potansiyeli taşıyan on milyonların olması.