17 eylül 2009 panathinaikos galatasaray maçı

gollerin görüntüleri için ( sayfanın alt kısmında ) :

http://www.milliyet.com.t...=18.09.2009&b=SIRTAKI

istanbul - çanakkale arasında mekik dokuduğum için sadece son 15 dakikasını seyredebildiğim maç oldu. izleyebildiğim bölümde iyi oynamadık hatta gol haricinde bir iki tanede net pozisyon verdik. sanırım skor avantajından dolayı pana kalemizde bu kadar etkili oldu.

Futbol açısından da doyurucu maç olmuştur. Galatasaray'da Keita'nın şık hareketlerine Elano'nun adrese teslim paslarına Sabri'nin yerinde müdahale ve deparlarına, Emre Aşık'ın tek kelime ile hatasız oyununa doymuştur futbolsever. Ayrıca, Panathinaikos takımında Manager serilerinden aşina olunan Ninis ve Leto'yu izlemek de güzeldi. Galibiyet gelmese dahi futbol açısından hoş bir 90 dakika izlemiş olacakken galibiyet yüzümüzü güldürdü bayram öncesi. Sarıyla kırmızıyla alnımızın akıyla...

galatasarayın yine yeniden ülke puanlarını kurtardığı karşılaşmadır. inşallah gerisi gelir!

(bkz: nevizade geceleri)

çekemeyenlere bu lafım: o yağmur altında, o taraftar baskısında üç gol atmak, üç altın puanla eve dönmek her babayiğidin harcı değil.
inanmayanlar baksınlar bir zahmet, iyice incelesinler:

(bkz: 14 kasım 2002 panathinaikos fenerbahce maçı)

bir de gollerimize bal diyenleri anlayamıyorum doğrusu. baros'un normal şartlarda mutlaka gol olması gereken pozisyonları yok muydu? adam kaleciyle baş başa kaçırdı kaç tene. kaçırdıklarına sayın attığımız golleri.

leo franco da maç sırasında yaptığı hareketle messi ile aynı milliyetten olduğunu bizlere kanıtladı.

son olarak rijkaard'ın barcelona'da neden daha fazla tutunamadığını dün gece anlamış olduk. ****

galatasaray'ın, gate13'ü, -gate 3-1'e- çevirdiği maç olmuştur.*

panathinaikos'un kale önünde yarattığı her tehlikeyi pozisyon sayıp "atsalardı 6-3, 7-3 biterdi" diyenleri görmemizi sağlayan karşılaşma. peki abicim madem onlarda sayılıyor;

- maş 1-0 devam ederken, ilk yarı baros'un sol çaprazdan girip kaleciyle karşı karşıya topu auta göndermesi. hani spikerin en başta "kewell solda boş, ofsayt yok" diye karıştırdığı pozisyon.
- yine ilk yarıda kewell'ın ceza sahasına ortasında baros'a gelecekken kalecinin, topa parmaklarıyla dokunarak baros'un 5-10 cm yanından geçmesini sağlaması (al bu bile pozisyon)
- ikinci yarıda baros'un 2-0'dan sonra yine çarprazdan, ceza sahası içinden şutu. auta çıktı pozisyon etkili, şut etkisizdi. hani şu panathinaikos'un pozisyonlarındaki gibi. içerde de keita bomboştu ortada çıkartabilir.
- maç 3-0'a geldikten sonra yine baros 3 panathinaikos'lu oyuncuyu peşine takıp ceza alanı yayının biraz ilerisinden kaleciyle karşı karşıya auta göndermesi.
- maç 3-1'ken yine yeni yeniden baros, bu defa diğerlerinden daha iyi bir pozisyon olarak, yine yeni yeniden kaleciyle karşı karşıya, ceza alanında kalecinin üstüne nişanlaması.

demekki neymiş, galatasaray'da bunları atsa maç 8-7 galatasaray'ın galibiyetiyle bitecekmiş sizin kafanıza göre düşünürsek. ulan her pozisyonun gol olarak değerlendirilmek istendiği tek ülke burası mı anlamıyorum ki?

üç büyüklerden avrupalı olanıyla, yerel olanlarını ayıran maç olmuştur.

galibiyeti webaslan.com sitesi denize döktük baslıgıyla duyururken, sporx.com sitesi ise yunanlara osnamlı tokadı demiştir. ee rakip yunan olunca baslıklar böyle oluyormus demek ki.

yillar sonra bu kadar "cool" oynayan bir galatasaray gormusumdur. belki super fotbol oynamadilar ama son derece sakin, galip geleceginden emin, akilli top oynamistir aslanlarimiz.

maci gerektigi yerde rolantiye almis, bol pas yapip oyalanmis, gerektigi yerde hizli hucuma cikmis, rakibi panikletip golleri siralamistir.

baros agamiz 2-3 tane cok net golu kacirmistir. pana'nin kacirdiklarida vardir ama bu mac 100 kere oynansa 100 kere gs kazanirdi. ciddi bir kalite farki goze carpmistir.

sabri gibi bir dananin artik bir cobani oldugunu gormusuzdur. yukarida bir kardesimizin dedigi gibi, kontrolsuz gucu kontrol altina alinmistir ve basarili olunmustur. sevdigimiz gormek istedigimiz sabri budur.

bu arada adini ilk kez duydugum bir takim olan twente yine bir "pendik" faciasi yaratmistir ki zaten bekledigimiz bir olaydi. bu is parayla olmaz, ruhla olur.

fenerbahçeli taraftarın ruhu uçar gider ve liverpool'lu bir taraftarın içine girer. beşiktaş-man utd maçı oynanmış, 0-1 man utd maçı zorlanmadan, hatta kötü oynayarak kazanmıştır. içine fenerli kaçmış liverpoolluya uzatıyoruz mikrofonu: konuş içine fenerli kaçmış liverpoollu:

- ya skora aldanmayın. başarısız atak organizasyonları, pozisyon yok, bu mu şahane takım? iyi bi gününde yakalasa doncaster rovers'tan bile fark yiyecek bir takım var karşımızda. buna karşın liverpool twente'ye anfield'da yenildi, çok şanssız bir mağlubiyet, hakem de ibneydi zaten.

teşekkürler içine fenerli kaçmış liverpoollu.

böyle şeylere neden olabilecek maç. ha bi de "olm man utd'yi yendik destan yazdık destan. 0-1" der bunlar 13 senedir. o atılan golün şans golü olduğunu bilmeden..

kısa süreliğine de olsa türksat kablo tv telefon hatlarını kilitlemiş maçtır. normal yayın planına göre saat 20:00'da yerini tnt'ye bırakması gereken nickelodeon kanalı kimi şehirlerde maç başladıktan 5, kiminde 10 dakika sonrasına kadar hala ısrarla yayınlanmaya devam edilince ben dahil yüzlerce kablo tv abonesi çalışanlarının hatrını sormak için 444 0 126'yı tuşladı ve bu süre zarfında pek çoğu meşgul sesi ile karşılaştı. muhtemeldir ki pek çoğumuz bunun altında doğan yayın grubunun parmağını aradık ve başta bu kurum olmak üzere kablo tv, tnt, nickelodeon ve nickelodeon kanalında yayınlanan saçma çocuk dizisinin oyuncularını pek de hoş olmayan sözlerle andık. aramızda panik halinde kahvehanelere koşanlar da olmuş olabilir belki. nihayet yayın geldiğinde galatasaray ilk golünü atmıştı çoktan ki aslında iş bilmez türksat idareci ve yöneticilerinin abonelerine attığı bir goldü aslında bu.
maça gelirsek, yendik işte, helal olsun.

yunanlıların şu iki günde bizden yiyeceği iki tokadın ilki olan karşılaşmadır. burdan tekrar galatasarayı tebrik eder hep böyle gitmesini umut ederim.

fenerli insancıkların hala üzerinden karalama yapmaya çalıştıkları galatasarayımızın yünanistanın namağlup takımını kendi sahasında 3 lediği maçtır. aptal aptal konuşupta çamur atmaya çalışanlara da kapak olsun herkes kendi takımına bakacak ilk önce ondan sonra galatasarayımızı eleştiricek twente ye kendi sahasında 1-0 dan 2-1 yenilen bir takım taraftarının büyük galatasarayımı aklından bile geçirmemesi lazım utancından... * * *

akl-ı selim 2 fenerli ve 1 beşiktaşlıdan oluşan grubumuzla heyecan içinde, her gs golü sonrası büyük bir sevinç yaşayarak, büyük bir mutluluk duyup keyif alarak izlediğimiz maçtı. keşke avrupa maçları söz konusu olduğunda " oooo o porno olur, beşiktaş 10 yer, kendi rekorunu geliştirir " tarzı kör cahilce ya da holiganca yorumları bir kenara bırakıp ulusal takımlarımızı destekleyebilsek. bunu manchester maçı öncesi beşiktaş'ımız hakkında yaptıkları yorumlarla kalbimizi kıran hem gs hem de fb'li dostlarımıza ithaf ediyorum.
3-1 müthiş sonuç. dün bu takımınızı büyük bir gururla izledik. helal olsun.

not: batman petrolsporluyum.

rijkaard'ın ellerinde ehlileştirilen ve adam edilen sabri'nin bir takımı avrupa kupalarında dahi nasıl uçuracağını gösteren karşılaşma olmuştur. bu adamın "kontrolsüz" gücü kontrol altına alınmıştır nihayet ve iyi amaçlarla kullanılmaya başlanmıştır.

maça gelirsek tam anlamıyla deplasmanda nasıl futbol oynanır onun dersini gördük. kendi sahasında galibiyet amacıyla sahaya çıkıp her pasa, her topa koşarak kıçını yırtan, her pozisyonda pres uygulayan panathinaikos ve karşısında da her şekilde galip geleceğini bilen, sakin oynayıp rakibi yoran ve birden bire bindiren, topa hakim taraf olarak galatasaray. önceki yılların tam tersi gibiydi bu karşılaşma, eskiden kendi sahamızda rakibi boğup, presle ezip 2 atakta 2 gol yiyip şansımıza, hakeme, kaleciye küfür eder dururduk.

rakibin akıllı futboluna hep özenen taraf olarak türk futbolu için ayrı bir geceydi bu. çünkü artık galatasaray (hem ligde hem avrupa'da) avrupa'nın büyük kulüplerinin mantığıyla oynamaya başladı. böylece hem futbolcular daha iyi dinleniyor, hem daha az sakatlık oluyor hem de galibiyet geliyor. tabi böyle bir futbolu oynamanın en önemli şartının yıldızlardan kurulu bir takım ve yıldız bir hoca olduğunu daha yeni yeni anlıyoruz...

olsaydı, tutsaydı, atsaydı gibi sığ kıskançlık düşünceleri ile yorumlanan maçtır.
e madem bizim kazma baros üç pozisyon yakaladı onları da atsaydı?

biz herzaman size ne öğütlüyoruz?

(bkz: soda)
(bkz: maden suyu)
(bkz: gazlı içecek)

hazımsızlık çekmeyin.

bundan sonra, ''galatasaray adam gibi bir rakiple karşılaşmadı'' diyenlere tokatı geçirmeme sebep olan maç. yunan liginin nağmağlup,en az gol yiyen takımı Panatinaikos'a deplasmanında 3 gol atmak kolay değil. üstüne üstük baros'un 3 tane net pozisyonu egoistlik sonucu harcamasaydı daha farklı bir skor olacak maçtı. Bunları harcayınca yunanlılarda ardı ardına 2 net atak buldular. Yinede bu takım kötü oynayıpta geleni geçeni 3'lüyorsa iyi oynayan halini düşünemiyorum.

galatasarayımızın, sadece kendisi ve taraftarı için değil, bütün türkiye için çıktığı maçtır. alnımızın akıyla ayrıldık. maç hakkında konuşmaya pek gerek yok biraz şanslıydık ama kazanmasını bildik. inşallah herşey böyle devam eder.

galatasarayın çok fazla pas hatası yaptığı, bazı zamanlar şansının yardım ettiği, gol ortalamasını düşürmediği, her zamanki gibi hücumunun çılgın attığı, leo franco,elano ve sabrinin iyi oynadığı maç olmuştur. rijkaard yaptığı rotasyon ve değişiklerle takdiri haketmiştir. aynı zamanda galatasaray savunmada bu kadar eksiği olmasına rağmen, pao gibi bir takımla deplasmanda oynamasına rağmen (ki bildiğim bundan önce atleticoyu yendiler orada) 3 golle galibiyete ulaştığı ve avrupa kupalarındaki galibiyet sayısını 86'a çıkarttığı maç olmuştur.

halamin biyiklari olsaydi tarihi bir fark yiyebilecegimiz macti. birakin bitti, gitti artik. bu saatten sonra skor mu degisecek atip tutunca? biz de kor degiliz gorduk cok pozisyon verdigimizi ama galatasaray buyuk bolumunde maci rolantide goturdu, gerektigi zaman kimildandik goller geldi. budur.

galatasaray'dan 3 yemiş beşiktaş ve twente'ye kendi sahasında yenilmiş fenerbahçe taraftarlarının hakkında yorumlar yazdığı maçtır. neymiş efendim galatasaray kötüymüş. lan bu galatasaray'a kötü diyorsanız sizin takımlar tıpkı pano gibi üçün birini almış haldeler.

hala futboldaki yorum anlayışını "olsaydı, etseydi, vursaydı." üzerine kuran insanların olduğunu bize gösteren maç. bir futbol maçı 90 dakika sürer ve biter. çok büyük bir hata olmadığı sürece de tekrarlanmaz. o yüzden yormayın bu kadar kafanızı, ya da yorun bir şekilde avunursunuz.

panathinaikos'lu kazma futbolcular sayesinde 3-1 sonuçlanmış olan maçtır. birazcık yetenek olsa maç 7-3 flan biterdi heralde.

galatasarayın gol ortalamasını pao karşısında bile düşürmediği maçtır. anlaşılan galatasaray sadece türkiye'de değil, avrupa'da da gol rekorları kıracak.

(bkz: nevizade geceleri)