bugün

entry'ler (659)

8 milyar salavat

12 ocak 2014'e kadar yapılması amaçlanan güzeller güzeli programdır, 8 milyar insan için 8 milyar salavat...
http://www.sonpeygamber.im
http://www.eladil.org

fellow dwellers of the earth

8 milyara bir mesajtır.
türkçesini akra fm'den alırsak,
http://www.akradyo.net/content.aspx?id=40

the matrix

14 yıl aradan sonra dahi eşi benzeri olmayan bir film.

radyoculuğun yüz akı

(bkz: akra fm)

akra fm

bir nesli büyüten radyodur. güzel bir akradaş'tır da ayrıca.
(bkz: radyoculuğun yüz akı)
http://www.akradyo.net

hatıra olarak saklanan garip nesneler

kozalak *

mürşit

meal, fıkıh, ilmihal, sesli kuran, günlük dua gibi seçenekleri olan son derece kullanışlı bir program.

ilahi ente maksudi ve rıdake matlubi

dünyanın sadece bir araç olduğunu, bir amaç olmadığını hatırlatır.

mehmed zahid kotku

''Nefis bir çocuğa benzetilmiştir, memeden kesmedikçe nasıl kendi terk etmiyorsa, günahlardan da kurtulmağa azm etmedikçe kesilmezler".

Mehmed Zahid Kotku K.S.

cennet mekanı olsun...

fecr i ati

servet-i fünun'dan sonraki, milli edebiyattan önceki edebiyat akımıdır. doğuşu servet-i fünun'u eleştirerek başlar.
sanat görüşü şu anahtar kelimesinde mevcuttur, "sanat şahsi ve muhteremdir". burdan yola çıkınca zaten sanatın ciddi ve emek isteyen bir iş olduğu anlaşılabilir bu akıma göre. o halde paralel olarak eskinin zengin dili, söz sanatları kullanılması da anlatımın en iyi düzeye gelmesi ve sanatın biraz uğraş, emek istemesiyle açıklanabilir. tabisi sanat halkı aydınlatmak için de kullanılabilir. bu yüzden o dönemde ve hala zirvede olan batı edebiyatı örnek alınır. yeni biçimler kullanılmaya başlar. eskinin zengin sözleri ve batı edebiyatı, servet-i fünun'daki gibi, harmanlanarak sanat eseri oluşturulur.
çok fazla tutmamıştır, serveti fünuna tepki olarak doğsa da çok da farklı bir noktaya gitmediği için ve ardından da koskocaman bir milli edebiyat doğduğundan uzun ömürlü olmamıştır.
ahmet haşim bu akımın temsilcilerindendir. zaten "şiirde anlam aramak bülbülü eti için öldürmeye benzer" sözleri de bu akımla paraleldir efendim.

mahmud esad coşan

1991 yılında yaptığı bir sohbette ;
"bir insanın rızkı, eceli, nerede öleceği, bu allah'ın hep bildiği, yazdığı kader, mukadderat, alnının yazısı yani.. hindistan’da ölmeyi murat etmişse, hindistan'dan bir davet çıkar oraya gider. şimdi ben, coğrafya kitaplarında görüyordum avustralya'yı.. ne param yeter, ne aklımın köşesinden geçer avustralya'ya gitmek.. bizi oradaki arkadaşlarımız çağırdılar, aman hocam konferans var üniversitede, eğitim var, seminer var, bilmem ne.. gelemem edemem, kalkıyor gidiyor insan oraya.. eceli oradaysa, diyecekler ki, - es’ad hoca avustralya'ya gitti, işte vefatı oradaymış.."- mesela diyecekler, öyle olacak."

Allah rahmet eylesin...

bir nakşibendi alem seyyid ömür sürerken,
eyvah ecel erişti ayrıldı ruh bedenden,

alim idi kerîm hem râm oldu ırcıîye,
ağlaştı cümle ihvan matem giyindi her şen,

almıştı şeyhi zahid kotku efendi'den feyz,
ol mürşid-i kemal hem ol ruh-i pak-ı rûşen,

cevamiu’l-kelim-u sahib kıran-ı devran,
evrad idi sinânı ezkarı idi cevşen,

tarihde bir gider firdevs içre böyle bülbül,
olur makam-ı mahmud es’ad coşan’a gülşen...

futbol muhabbetinden sıkılmak

futboldan hoşlanmamaktır. hoşlanmayan kişi zaten maçı izlemez. maçı izlemeyen kişi de maç hakkındaki yorumlardan, uzun uzadıya tartışmalardan şüphesiz sıkılır. sıkılır sıkılmasına ancak bu muhabbeti her köşe başında dönünce haliyle azıcık bunalır insan.
tamam 22 kişi bir topun peşinde koşuyor. öeh çok saçma demiyoruz ama 22 kişi koşuyor o topun peşinden. milyonlarca adam holiganlık derecesinde birbirlerine giriyor. ne bileyim mantığını çözmüş değilim ama zevkler ve renklerde tatışılmaz sanırım.

eksiltili cümle

yüklemi kullanılmayan cümlelerdir. sonuna da üç nokta konulur. üç nokta yerine yüklem konulabilir, yargı tamamlanabilir.
ayrıca bir de yazarmış.

ana

maksim gorki'nin masum bir ananın gözünden rusya'nın dönemdeki durumuna bakışıdır. çekilen sıkıntılar, cefalar, uygulanan baskı, rejimin getirmiş olduğu eşitsizliklerden bahseden bir romandır. haklı veya haksız bir takım görüşteki insanların sadece düşüncelerinden dolayı çekmekte olduğu hayat, hüküm verilen hapis yılları ve sibirya'ya sürgüne gönderilenlerin gözünden bakar kitap.
güzeldir vesselam.

kuyucaklı yusuf

oldukça akıcı ve güzel bir üslubu olan kitaptır. akar gider sayfalar bir oturuşta, bir nefeste bitiverir. oldukça duygusal betimlemeler içeren bir kitaptır. bu yönüyle aslında tanzimat edebiyatı romanlarına biraz benzemiş. hani eylül veya taaşşuk u talat ve fitnat gibi ve kesinlikle bu kitaplardan aşağı kalır yanı yoktur.
tavsiye edebileceğim kitaplardandır.

royal flush

casino royal gibi filmlerde görebildiğimiz pokerde elin en öpülesi elidir. gelmez belki 10 yılda bir gelir belki hiç gelmez. gelirse hemen atlayıp rest dememek zaten her oyuncunun bildiği gibi yapılmaz. usulca usulca oynanır oyun sonra sessizlik içinde açılır el. royal flush'tur gelen. derin bir sessizlik olur. royal flush yapan oyuncuya saygı duyulur. oyuncuya derinden bakılır. sonra bir gülümseme alır poker surat ifadesinin yerini.
şahsım adına severek oynadığım pokerde sadece kendim yan yana dizerek karşılaştığım el türüdür. geleceği günü sabırla bekler, geldiği zamanki oyun arkadaşlarıma şimdiden selam ederim.

yıllık

lise sonunda hatıra defteri tarzı öğrenciler tarafından yazılan bir anı türüdür belki.
insan son sene zaten sınava giricektir bir stresi vardır. birde yıllık çıkar işin içine. ayda yılda bir konuştuğun adamlar gelir yıllık ister. ama iyi birşeydir eğer bakarsan daha sonraki yıllarında sana arkadaşlarını hatırlatacaktır. güzeldir hoştur ama yazımı zordur.
klasik yazım örnekleri vardır. xxxx arkadaşım adamın hammaddesidir falandır filandır. ancak yinede içine bir şeyler katmak gerekirki tüm yıllıklar aynı olmasın. zor kısım orada başlar. lan ne yazsam ben buraya diye düşünür yazar. sonunda genellikle aklına arkadaşıyla ilgili komik veya hoş bir olay gelir ve ona bir atıfta bulunarak sonuç kısmı tamamlanılır. yazdıktan sonrası da ayrı bir derttir. acaba yazımı beğenirmi , çok mu abarttım, biraz özgün olmadı sanki falan kuruntuları içimizi kemirse de tüm sınıftan aynı sözcükler döküldüğü için fazla sıkıntı yaşanmaz.
sıkıntılı, zorlu olsada sonucu tatlıdır. daha sonraları için bir hatıra kalabilir.

maleficent

Angelina Jolie'nin oynadığı 2014 çıkışlı olacak bir bir film.

mad world

and i find it kind of funny,
i find it kind of sad,
the dreams in which i'm dying
are the best i've ever had.

daha ne söylenebilir ki.

sözlük yazarlarını mutlu eden şeyler

sözlük yazarlarını mutlu eden ise entrynin beğenilmesidir veya içten yazılmış, hoş, güzel bir entrye rastlamak ve onu okumaktır.