bugün
- ideal duş alma sıklığı10
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge34
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı14
- fatih terim'in yuhalanması12
- memesi küçük olmak10
- sözlük erkeğinden damat olmaz19
- anın görüntüsü10
- sözlük kızından gelin olmaz23
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim13
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar11
- vatandaşlık farkı alan otel25
- nazar değdi sözlük12
- çabuk vazgeçen insan8
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi12
- icardi1905 silik olsun kampanyası20
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- icardi190530
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır25
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim22
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat14
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı21
üretilirken farklı olmaıs beklenen bir filmdir fikrimce. alsında biraz gerçekten blade'ye gitmek lazım bunun tarihi için. blade genel anlamda diğerlerinde sıradışıydı. onun vizyona girmesiyle birden hemen hemen böyle bir çok fim türemeye başladı. ''underworld'', ''van helsing'', ''ultraviolet''. amaç da sıradan vampir filmleri yerine, biraz daha farklılaştırılmış-temel konu bu- yeni tür filmler ortaya koymak. hatta bazıları frankenstein'i falan işin içine soktular daha dostane kavramlar altında komik olmaktan öte gidemediler. aslına bakarsanız blade bile 3 de komik olmanın ötesine gidemedi. diğerlerini konuşmuyorum biile(ama underworld biraz dikkat çekici).
ultraviolet ise abartılı efektlere sahip açıkçası konu açısından -oldukça da- sıradanın dışına çıkamamış dandik filmdir. özellikle duygu ve gözyaşı bir homephage[yanlış hatılamıyorsam)'ın gözlerinde akan yaşların bir çocuğa can vermesi; çocuk ki onların iyileşmesini sağlayan bir küre sahip. burada biraz da ruha dokundurma yapmışlar, kahramanımızın ''what am i doing'' şeklindeki sarsılmalarıyla 12 yıl önce kaybettiği çocuğu, küre sahip olan çocuğun durumu ve biraz da kendi içindeki hesaplaşmasın anlatıyor.
işin ilginç tarafı, filmin kırılma noktaları sürekli duygu, aşk, gözyaşı, çocuk sevinci gibi duygusal gerçekliklerle bağlanmış. bence artık yönetmenler de insanları nasıl tavlayacaklarını biliyorlar. ''duygusal rant'' ya da başka bir şekilde. buna yer vermeyen bir dünyada dandik filmlerle bunu ''samimi olmayan bir şekilde'' göstermek bilmiyorum insanları ne kadar tatmin eder.
ortaya sorgulanması gereken çok güçlü duygusal kavramlar sunmaları-bir bilmkurgu filminin ne olması gerektiğini söylemiyorum, diğer filmlere göndermedir- sadece bu kavramlara olan güvensizliği daha da arttırır. yapmaları gereken biraz daha gerçekçi olmak. sevgiyi samimiyetsiz anlatmak bir yerde nefrete neden olur. nefret daha samimi duruyorsa anlattıkları bu kavramdan, hiç durmasınlar!
ultraviolet ise abartılı efektlere sahip açıkçası konu açısından -oldukça da- sıradanın dışına çıkamamış dandik filmdir. özellikle duygu ve gözyaşı bir homephage[yanlış hatılamıyorsam)'ın gözlerinde akan yaşların bir çocuğa can vermesi; çocuk ki onların iyileşmesini sağlayan bir küre sahip. burada biraz da ruha dokundurma yapmışlar, kahramanımızın ''what am i doing'' şeklindeki sarsılmalarıyla 12 yıl önce kaybettiği çocuğu, küre sahip olan çocuğun durumu ve biraz da kendi içindeki hesaplaşmasın anlatıyor.
işin ilginç tarafı, filmin kırılma noktaları sürekli duygu, aşk, gözyaşı, çocuk sevinci gibi duygusal gerçekliklerle bağlanmış. bence artık yönetmenler de insanları nasıl tavlayacaklarını biliyorlar. ''duygusal rant'' ya da başka bir şekilde. buna yer vermeyen bir dünyada dandik filmlerle bunu ''samimi olmayan bir şekilde'' göstermek bilmiyorum insanları ne kadar tatmin eder.
ortaya sorgulanması gereken çok güçlü duygusal kavramlar sunmaları-bir bilmkurgu filminin ne olması gerektiğini söylemiyorum, diğer filmlere göndermedir- sadece bu kavramlara olan güvensizliği daha da arttırır. yapmaları gereken biraz daha gerçekçi olmak. sevgiyi samimiyetsiz anlatmak bir yerde nefrete neden olur. nefret daha samimi duruyorsa anlattıkları bu kavramdan, hiç durmasınlar!
güncel Önemli Başlıklar