bugün
- erkekte en seksi göz rengi hangisidir sorunsalı15
- hiç kavga oluyormu sözlükte12
- güzel kadınların problemli olması15
- jose mourinho41
- 14 haziran 2024 almanya iskoçya maçı18
- memati192331
- kitap okuyan erkek12
- moda iskelesi8
- yurtdışı çıkış harcı8
- iğneye iplik geçiremeyenlerin ioçk'yı eleştirmesi11
- gideon reid morgan jj49
- insan olmaya ceyrek kala13
- hasan can kaya14
- erkeklerin hiç iltifat almaması9
- anın görüntüsü19
- herkes fakirse neden avmler dolu9
- kitapçıya gidip dakikalarca vakit geçiren dallama9
- kürt kızlarının namuslu olduğu gerçeği12
- yazarlardan akıl almak24
- turk kizlarinin rus kizlardan daha guzel olmasi15
- 5 milyon tl verseler fatih ürekle sevişir misiniz16
- kızlar kilolu erkeklerle seksten zevk alırmı30
- istanbul da yaşayan yazarlara soru10
- bazen ekmek arası salça yiyorum9
- hasan can kaya'nın gözaltına alınması9
- türk kızlarının türk erkeklerinden nefret etmesi18
- arap milliyetçiliği24
- yetkili yapsanız da yeter11
- özgür özel8
- epeydir sozluge fotomu atmamis olmam9
- özge özacar'ın memeleri11
- zall'ın yapacağı sözlüğe sokayım sorunsalı10
- tüm sözlük kölemdir25
- manyak olmaya karar verdim12
- magnum un 2 tl olduğu yıllar9
- neden fenerbahçeliyim11
- bamya seven insan20
- memati1923'ün gelişiyle başlayan süreç13
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası14
- tayyip erdoğan gazilik ünvanını nereden aldı12
- siradansiradisibiri12
- yazarlarin orgazm olurken kurduklari cumleler10
- dünyanın en güzel kızlarının olduğu ülkeler17
- travesti ile evlenmenin avantajları10
- ayet ile hadis çelişirse hadisten hüküm alırım14
- artık kadınlardan uzak duruyorum11
- sözlük yazarlarının kaç flörtü var11
- kel kadın olmaması9
- true'ya vurmak isteyen sözlük erkekleri tam liste8
- dinsiz kitapsız kafir ve küresel ıkınma ilişkisi8
tarihin arka odasın'da denk geldi. bir telefon konuşması. ve bi adam sürekli konuşuyor. karşılık vermek isteyenleri siklemiyor, konuşuyor da konuşuyor. bu adam bayraktar bayraklı işte.
biraz izledikten sonra olayı çaktım. orada ilahi okuyanlara ve erhan afyoncu'ya laf yetiştiriyor. ve başka bir ilahiyatçı daha var ve onun söylediklerine 'itiraz edilmemesi gerektiğini' buyuruyor. orada bir 'otorite' varsa o otoriteye inanmaktan başka yapabileceğimiz bir şey yokmuş. savunduğu şey karşı tarafın argümanına göre makul olsa bile, bunu söyleyiş biçimi, öğretmek, ortadaki yanlış bilgiyi, algıyı düzeltmek değil. adamın derdi buyurmak. kabul ettirmek. yani karşıdaki tamam bayraktar hocam en büyük dese problem yok. ama adam iki soru soruyor konuyla ilgili, 'yani şimdi böyle mi', 'şimdi böyle yapınca böyle mi oluyor' kalıbında sorular. bu soruları duyduktan sonra adam resmen köpürüyor. karşıdakinin öğrenmek için sormuş olabileceği ihtimalini hiç göz önünde bulundurmuyor. ikide bir bi kendi kabul ettiği otorite -burada diğer ilahiyatçı- karşısına hiçbir itirazla çıkmamamız gerektiğini, onu dinlemememiz gerektiğini söylüyor; kendi yazdığı ve 'otoritenin' yazdığı kitaplarda bahsedip, hanginiz onun kadar araştırdınız falan diyor. kardeşim, bir soru sormak için, itiraz edebilmek için, onunla aynı seviyede mi olmalıyız konuya hakimiyette? tamam, o kadar ipe sapa gelmez şeyler de kabul edilemez ama o programda durum öyle değildi sanırsam.
akademisyenlerin, televizyonda boy gösteren akademisyenlerin, gazetecilerin veya diğer 'entelektüellerin' polemik konusunda kendilerini geliştirmeleri gerektiğini belirtmek istiyorum. bu ciddi bir iş gerçekten. her gün onlarca tartışma, onlarca fikir karşı karşıya geliyor ama ben inanmıyorum ki bir vatandaş iki fikri de sağlıklı bir şekilde anlayıp tartsın kafasında. sürekli karşısındaki dayatmaya çalışan adamlar var ekranlarda.
erhan afyoncu bi ara 'itiraz etmeyeceksin, dinleyeceksin' lafını duyunca 'öyle olmuyor işte' dedi. kendisini de hiç sevmem ama iyi dedi bu çerçevede.
biraz izledikten sonra olayı çaktım. orada ilahi okuyanlara ve erhan afyoncu'ya laf yetiştiriyor. ve başka bir ilahiyatçı daha var ve onun söylediklerine 'itiraz edilmemesi gerektiğini' buyuruyor. orada bir 'otorite' varsa o otoriteye inanmaktan başka yapabileceğimiz bir şey yokmuş. savunduğu şey karşı tarafın argümanına göre makul olsa bile, bunu söyleyiş biçimi, öğretmek, ortadaki yanlış bilgiyi, algıyı düzeltmek değil. adamın derdi buyurmak. kabul ettirmek. yani karşıdaki tamam bayraktar hocam en büyük dese problem yok. ama adam iki soru soruyor konuyla ilgili, 'yani şimdi böyle mi', 'şimdi böyle yapınca böyle mi oluyor' kalıbında sorular. bu soruları duyduktan sonra adam resmen köpürüyor. karşıdakinin öğrenmek için sormuş olabileceği ihtimalini hiç göz önünde bulundurmuyor. ikide bir bi kendi kabul ettiği otorite -burada diğer ilahiyatçı- karşısına hiçbir itirazla çıkmamamız gerektiğini, onu dinlemememiz gerektiğini söylüyor; kendi yazdığı ve 'otoritenin' yazdığı kitaplarda bahsedip, hanginiz onun kadar araştırdınız falan diyor. kardeşim, bir soru sormak için, itiraz edebilmek için, onunla aynı seviyede mi olmalıyız konuya hakimiyette? tamam, o kadar ipe sapa gelmez şeyler de kabul edilemez ama o programda durum öyle değildi sanırsam.
akademisyenlerin, televizyonda boy gösteren akademisyenlerin, gazetecilerin veya diğer 'entelektüellerin' polemik konusunda kendilerini geliştirmeleri gerektiğini belirtmek istiyorum. bu ciddi bir iş gerçekten. her gün onlarca tartışma, onlarca fikir karşı karşıya geliyor ama ben inanmıyorum ki bir vatandaş iki fikri de sağlıklı bir şekilde anlayıp tartsın kafasında. sürekli karşısındaki dayatmaya çalışan adamlar var ekranlarda.
erhan afyoncu bi ara 'itiraz etmeyeceksin, dinleyeceksin' lafını duyunca 'öyle olmuyor işte' dedi. kendisini de hiç sevmem ama iyi dedi bu çerçevede.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar