bugün

efrasiyab ın hikayeleri

sayfa 111:
"işte tam bu sırada yoluna azazil * çıktı ve ona, sonsuz bilgeliğin meyvasını uzatıp, tanrı'da yok olmak ile tanrı olmak arasında bir seçim yapmasını istedi. yok olmak, olmaktı; ama o, tanrı olmak istedi ve bilgelik meyvası'nı tattı. tanrı'yı değil, iyi ve kötüyü bildiğinde, böylece o kendisinden ayrıldı, özünü kaybetti. aradığı bilgeliğe, yani dünya'ya kavuştu."
üstünde bir miktar durmak gereken bölüm. cennetten kovulma hikayesini anımsatıyor. * yok olmak , olmaktı bölümünü ilk etapta anlayamadım ama biraz düşününce kastedilenin olgun olmak gibi, kemale ermek gibi, nirvanaya ulaşmak gibi bir anlamı olduğunu sezdim.
tanrı olmayı hedefleyip ortada kalmak değil midir bu? iyi ve kötüyü bilmeden yaşamayı seçmek olmuyor mu o zaman cennette yaşamak? cennet denilen yer tanrı'da yok olunan yer olmuyor mu bu durumda?