bugün

klavye delikanlıları

josep k nın sözlügün 12 eylülcüsüymüş gibi kendisini görevli hissedip fikir kırıntısı ortaya koyanları sözlükten ucurması ile, bel altı muhabbet edenlerin ancak sözlükte tutundugu bir 12 eylül sorası ortam oluşmuştu, bu arada kaynayan nesiller onun ve onun zihnine sahip insanların ortaya koydugu nesillerdir. murat bardakçı haklı yönleri olsada, habertürk tv yi tutturmak gibi zihniyetle program yaptıkları için, bu denli izlenirliginin artacagına inandıgı için sözlüklere küfretmekte, akademisyenlere küfretmekte, iki hafta da bir birilerine küfretmektedirler, bence buna ihtiyacları yok, adam gibi konuları konussalar yeterli olacak, zaten konustukları konularda verdikleri bilgiler cidden bazen sarsıcı oluyor, vahdettin in anadolu ya kendisinin geçmek için harekete geçtigini ama ingilizlerin bunu haber alıp istanbulu boşaltırsanız yunanlılara istanbul u teslim ederiz sözü ile anadoluya alman ya gezisinden tanıdıgı mustafa kemal i anadolu ya gönderdgi gerçegini ben biliyordum ama bazı insanlar şok oldular.

sanırım prens sebahattin konusunda bir program yapsalar, onun fikirlerini ortaya koysalar, çanakkale ye milli mücadeleye destek için gelişini ve mustafa kemal in ona olan halkın müthiş ilgisi ile onu trenden hiç indirmeden geri istanbul a göndermesini anlatsalar daha uygun olabilir.