bugün

muammer erkul

12-13 yaşlarındaydım ilk köşe yazısını okuduğumda. o gün bu gündür silemiyorum şu satırları beynimden. kazındı adeta. bu satırlar yüzünden belki farklı bir sempatim var muammer erkul'a.

--spoiler--
Ben haziranım bırak eylülü diyorsun, hâlâ doluyor gözlerin... Kızıla çalıyor, sebepsiz değil; belki hazandan. Gözlerinde hüzünlü bir tebessüm. Acısı derinlerde. Yak bir sigara şimdi. Gökyüzüne dağıt efkârı bulut bulut... iki nefeslik olsun! Sayfalar çevrilir doldukça, bazen bomboş geçer. hayat gibi!..
Dönünce geriye o zaman anlarsın. Ama bahar geri gelmez, dedim ya gözlerinin umuduna kaldı baharım...
Nisanda güneşten kızaran güller gibi yanakların; kalbinse sıcacık. Umutların düşlerinde, düşlerin gözlerinde... Bu bir hayalse; bırak sürsün bir ömür! Yok eğer rüya ise; sakın açma gözlerini! Dedim ya gözlerinin umuduna kaldı baharım...
--spoiler--

"'Sayfalar çevrilir doldukça, bazen bomboş geçer. hayat gibi!..'" *