bugün

tipsiz olmak

bunu takmıyor gibi görünsem de içimde hala bir umut vardı sanki. ama geçen gün bayodan çıktıktan sonra o büyük boy aynasında da tipsiz ve karizmasız bulunca kendimi "hah" dedim: "ben bir tipsizim".

bu durumu taktığım sanılmasın. takmıyorum canlar. ama içgüdüsel olarak bazı uyartılara tepki veren bu sefil vücudum arasıra karşılık almak da istiyor tabii. ne biliim bir güleryüz falan da istiyor insan ya da bir erkek. ara ara kızlar onu kessin ona gülsün baksın bir daha baksın istiyor ama olmuyor tabii. olmayınca olmuyor. artık hiçbir beklentim kalmadı bu durumda.

bugün elbise almak üzere bursa kent meydanı adı verilen mekana gittim. hakkaten ama hakkaten aynalara sadece saçım hangi yöne gitmiş diye bakardım uzun zamandır. "olmayan tipimi düzelteyim de kızlar bana heyran olsun" fikri aklımın ucundan en son birkaç yıl önce geçtiydi. ama kıyafetlerin denendiği o pis ve ter kokan her tarafı aynalı mekan beni yidi bitirdi. kendime alıcı gözüyle baktım ve kararımı net verdim. tipsizlikte üstüme yok. çirkinlik var artı karizma yok. hatta ve hatta çirkinlik karizması bile yok. sevimlilik yok. düzelme şansı da yok.

"n'apalım allah böyle yaratmış" düşüncesi candır tabii. böyle düşünüp avutuyorum kendimi. ya da avutmuyorum aslında. "içim iyi olum" deyu da avutabilirim aslında bilmiyorum duruma göre avutuyorum.

ama artık avunmaya da ihtiyacım yok gibi. daha da bakmam aynaya. daha da düzeltmem saçımı. fazla kasmaya gerenk yok.

artık sadece temel içgüdülerim gereği bakarım kızlara da. yüzleri ilgi alanım değil artık. bu arada sapık değilm lan ben.öyle gibi yazdım. her erkek kadar bakarım yani.

bu genç yaşta bu alemden ve ortamlardan ayırlıyorum. kariyerim daha başında bitiyor ama yapçak bişey yok. hadi bari çirkinsin girişken ol dimi. o da yok lan. elveda kızlar. iyi bakın kendinize.

ne bir zamanlar fırtınlar estirirdim ne de benim hala umudum var.