sözlükteki chp liler

kemalizmi sahiplenen çoğunluk kesimi - kendileri aksini iddia etseler de - maalesef sözlüğün kalitesini düşüren kişilerdir. beride şekilden öteye giden bir felsefe olmamasına rağmen ağzı iyi laf yapanları var olsa da, geneli türkiye'nin 100 yıllık travmasının ve çelişkisinin birer mini modelini bünyelerinde taşırlar.

diğer yerlerdekiler ve sözlüktekiler arasında çok fark yoktur. sözlüktekiler klasik internet kullanıcısı psikolojisinden ötürü biraz daha hakarete yatkındır, o da normaldir aslında.

normal olmayan şu ki: ne kadar çoğu biraraya gelirse sürü psikolojisine de bağlı olarak linç etme güdüleri o kadar geometrik artış gösterir. ama tek yakalandıklarında daha sakin olacakları için verecekleri cevapları gerçekten önemseyip, üzerinde düşünerek tekellüm eder, laf anlatırsın. normal cevaplar verir ve dinlerler. hatta öyle bir beklentin olmamasına rağmen tepkilerine bakıp gerçekten anladıklarına ve sana hak verdiklerine ikna olmaya yaklaşırsın. sonra diğer birkaç tanesiyle bir araya geldiklerinde yanıldığını anlarsın.

bunu laf atma ya da hakaret gibi algılamayın. samimi düşüncem odur ki; trajik bir durumdur chp zihniyetine sahip olmak.. ve insanı sürekli aynı kısır döngüye çektikleri için zordur onlarla bir arada bulunmak..

not:

bunu okuduktan sonra onlarcasının zihninde chp zihniyeti olarak özetlediğim o "totaliter diktatörlük halkının olağan tepkisi" olarak en son model "büyük şeytan kavramı" aktive olacak: "tayyip".

"bu kesin tayyipçi", "ama tayyip de şunu yaptı, bunu dedi", "tayyip rejimin düşmanı", "tayyip bizi satıyor", "tayyip propagandası bu" vs. vs. vs.

şunu söyleyeyim ki ben tayyip erdoğan hayranı, destekçisi falan değilim. ama denize düşen yılana sarılır misali, kemalizmin o "mitolojik tarih ve dünya kurgusu"na ve daha da vahimi, sago'nun ifadesiyle o beyni yıkanmış, kendinden güdümlü "terapi orduları"na karşı en etkili şekilde karşı durayım derken farkettim ki siyasi olarak tayyip erdoğan etrafında temerküz etmiş değişik kesimler ile aynı noktaya geldim..

sayenizde..