bugün

karasu

sakarya'da uzun yıllar oturmuş ve cebeci'ye yapılan ilk yazlıklardan birinde çocukluğu geçmiş biri olarak:
- cebeci'de öğlene kadar pırıl pırıl olan deniz, saat 1'de bir anda sizi kayalara çarpıyor olabilirdi..
- zemin sıvılaşması benzeri bir durum vardı, denizin kumu ayağınızın altında kayardı.. durduk yere yarım metre suda boğulan çok adam gördüm. mesela ağustos aylarında bazen bir ayda 3-4 kişi ölürdü. bunlar genellikle yüzme bilen insanlardı.
- cebeci'de avuçtan büyük denizanaları görülebilirdi..

bir gün bizimkilere neden karasu'da değil de, daha uzak olan cebeci'de yazlık aldıklarını sordum, cevap olarak "karasu'nun denizi tehlikeli" dediler. bu arada yolunda fantastik virajlar varmış. bir de, kaçak kumarhaneler falan bulunuyormuş... hani, denizin az geldiğini düşündülerse demek ki, ne kadar melanet varsa doldurmuşlar sanırım.