bugün
- elini cebine atınca en az 5000 lira olmalı13
- kadir mısıroğlu mezarı13
- hangi sözlükçüyü dövmek istersiniz13
- meral akşener12
- albay kemal22
- karıncaları öldürmeden evden uzaklaştırma yöntemi15
- zalbert ramstein14
- sokak ortasında ilişkiye giren muhafazakar çift22
- kablosuz sütyen20
- bugün yaşadığınız en üzücü olay11
- yazarların cinsel tercihi9
- icardi190537
- arkadaşlar sizce yakışıklı mıyım31
- müge anlı ile anadolu irfanı8
- seni allaha şikayet ediyorum erdoğan8
- meral akşener'in sarı saçları10
- peygamberlerin yahudi olması8
- gizli samyel24
- 6 haziran 2024 meb ile ilgili skandal iddia25
- kuresel ikinma'nın sözlüğe dönüşü10
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız11
- estetikle 30 yaşına dönen teyze8
- belediye otobüsüne kaçak binme yöntemleri10
- türklere peygamber gönderilmemiş olması19
- türk tarihinin en büyük komutanı rte dir18
- kadınlar konusunda bilmek istediğiniz ne var12
- okula gidiyorum sözlük9
- ronaldo'nun fenerbahçe'ye gelme ihtimali12
- kadir mısıroğlu üstadın hoplattığı oğlanlar18
- zalbert ramstein'in kürt olması15
- jose mourinho29
- sarılma ihtiyacı9
- havalar ısınınca orospu gibi giyinen kadınlar19
- kaç tane gerçek istanbullu tanıdınız17
- biz bu hayata çalışmaya mı geldik8
- sözlüğün bağımlılık yapması11
- 48 cm penisi olan adam12
- anın görüntüsü10
- türk kadınlarındaki en büyük sorun19
- türk polisinin güzel kızlara karşı olan nezaketi21
- merve boluğur11
- nude isteyen kız12
- güçlü kadınların ortak özellikleri17
- şanlıurfa da damattan istenilenler listesi13
- kocasına kahvaltı hazırlamayan kadın kusurludur10
- sözlüğün en iyi iki erkek yazarı12
- kemalistlerin insanları atatürk ten soğutması20
- magicovento13
- sözlüğün en iyi iki kadın yazarı34
- içinde hiç'a harfi geçmeyen bir cümle yazınü12
" bizim ahvalimiz o tuhaf sineğe benzer ki, o kendini adam sanırdı.
içmeden sarhoş olmuş; zerresini güneş görmüş, doğan kuşlarının övüldüğünü işitmiş.
şüphe yok ki ben vaktin anka kuşuyum demişti "
Bir hikaye anlatıyor mevlana bizlere. siz hiç eşek sidiği gördünüz mü?
eşek işediği zaman bir su birikintisi oluşur toprağın üzerinde. işte günlerden birgün bir eşek sidiğinin üstünde duran saman çöpünün üstüne bir sinek konuvermiş.
gerisini mevlana şöyle anlatıyor:
" o sinek, eşek sidiğinin üstündeki saman çöpünün üstüne konup
başını bir gemi kaptanı misali kaldırarak:
"Ben, deniz ve gemi hikayesini okumuş
Bir zaman bunun üzerine fikretmiştim.
işte şu deniz, şu gemi ve bende ehliyetli
rey ve tedbir sahibi bir kaptanım " demişti.
denizin üstünde salını sürüp durmaktaydı
O kadarcık bir su, ona haddinden fazla görünmüştü.
O sidik sineğe göre hudutsuzdu
sinekte onu olduğu gibi görecek göz nerede?
onun alemi kendi görüşüne gore olur
gözü o kadardır, denizi de ona göre"
yani mevlana diyor ki " sineğe kızma. Çünkü onun gözü o kadar. sen küçüldükçe dünya daha büyük gelmez mi sana? o halde sineğe kızma. O küçücük ve akılsız...
sonra devam ediyor:
" kuruntusu olan kişiler işte bu sinek gibidir.
vehmi eşek sidiği, tasavvuru saman çöpüdür.
eğer sinek kendi isteğiyle, saplandığı bu kuruntudan, tevilden geçerse
bahtı onu bir hüma kuşuna çeviriverir.
bu ibret gözüne sahip olan ise sinek olmaz.
ruhu surete layık olmayacak derecede yüksek bir zat olur "
gelin bir dakikalığına bizde bütün dünyevi ve fani kuruntularımızdan geçelim.
Bugün bizimde durumumuz aynı değil mi?
dünyamız eşek sidiği, mallarımız saman çöpü ve bizlerse kendini bir şey sanan aciz bir mahlukuz.
machiavelli prens adlı kitabında " bir ressam bir dağ resmi çizmek isterse bir ovaya inmelidir. bir ova resmi çizmek isterse bir daha çıkmalıdır. Çünkü dağın silüetini en iyi ovadayken görebilir" diyor.
olayın merkezinde olursak kuruntularımızın farkına varamayız. bazen dağın tepesinden bir ovaya inememiz gerek. merkezden uzaklaşmamız gerek ki kendimize objektif olarak bakabilelim.
siyaseti, istekleri, arzuları ve düşünceleri günde sadece bir dakika kenara bırakıp, yani bu kuruntularımızdan geçip, kendimizden dışarı çıkarak kendimize bakalım.
şimdilik kendimizden dışarı çıkmayı deneyelim. bakarsınız birgün de kendi içimize seyehat etmeyi deneriz.
içmeden sarhoş olmuş; zerresini güneş görmüş, doğan kuşlarının övüldüğünü işitmiş.
şüphe yok ki ben vaktin anka kuşuyum demişti "
Bir hikaye anlatıyor mevlana bizlere. siz hiç eşek sidiği gördünüz mü?
eşek işediği zaman bir su birikintisi oluşur toprağın üzerinde. işte günlerden birgün bir eşek sidiğinin üstünde duran saman çöpünün üstüne bir sinek konuvermiş.
gerisini mevlana şöyle anlatıyor:
" o sinek, eşek sidiğinin üstündeki saman çöpünün üstüne konup
başını bir gemi kaptanı misali kaldırarak:
"Ben, deniz ve gemi hikayesini okumuş
Bir zaman bunun üzerine fikretmiştim.
işte şu deniz, şu gemi ve bende ehliyetli
rey ve tedbir sahibi bir kaptanım " demişti.
denizin üstünde salını sürüp durmaktaydı
O kadarcık bir su, ona haddinden fazla görünmüştü.
O sidik sineğe göre hudutsuzdu
sinekte onu olduğu gibi görecek göz nerede?
onun alemi kendi görüşüne gore olur
gözü o kadardır, denizi de ona göre"
yani mevlana diyor ki " sineğe kızma. Çünkü onun gözü o kadar. sen küçüldükçe dünya daha büyük gelmez mi sana? o halde sineğe kızma. O küçücük ve akılsız...
sonra devam ediyor:
" kuruntusu olan kişiler işte bu sinek gibidir.
vehmi eşek sidiği, tasavvuru saman çöpüdür.
eğer sinek kendi isteğiyle, saplandığı bu kuruntudan, tevilden geçerse
bahtı onu bir hüma kuşuna çeviriverir.
bu ibret gözüne sahip olan ise sinek olmaz.
ruhu surete layık olmayacak derecede yüksek bir zat olur "
gelin bir dakikalığına bizde bütün dünyevi ve fani kuruntularımızdan geçelim.
Bugün bizimde durumumuz aynı değil mi?
dünyamız eşek sidiği, mallarımız saman çöpü ve bizlerse kendini bir şey sanan aciz bir mahlukuz.
machiavelli prens adlı kitabında " bir ressam bir dağ resmi çizmek isterse bir ovaya inmelidir. bir ova resmi çizmek isterse bir daha çıkmalıdır. Çünkü dağın silüetini en iyi ovadayken görebilir" diyor.
olayın merkezinde olursak kuruntularımızın farkına varamayız. bazen dağın tepesinden bir ovaya inememiz gerek. merkezden uzaklaşmamız gerek ki kendimize objektif olarak bakabilelim.
siyaseti, istekleri, arzuları ve düşünceleri günde sadece bir dakika kenara bırakıp, yani bu kuruntularımızdan geçip, kendimizden dışarı çıkarak kendimize bakalım.
şimdilik kendimizden dışarı çıkmayı deneyelim. bakarsınız birgün de kendi içimize seyehat etmeyi deneriz.
güncel Önemli Başlıklar