bugün

albert camus

camus fransız sömürgesindeki cezayir'de doğdu küçükken çevresinde gördüğü şiddet, ölümler hastalıklar doğal olarak onu hayatı sorgulamaya itti. cezayirlilerin gördüğü baskılar da onu biraz isyankar ve asi yaptığı düşünülebilir. nihayet hayatın anlamsız olduğu sonucuna vardığında bu isyankarlık onu hayatta tutuverdi. tabi burda camus'nün en mükemmel fikri olan absürdten bahsetmek istiyorum.

temel olarak hayattaki anlam arayışına son vermek ve anlamsızlığı kabul etmektir ,anlamsız olan absürttür o yüzden hayat da absürttür. tabi camus diğer varoluşçular gibi karamsarlığa yöneltmek yerine sisifosla analoji kurarak bize bu anlamsızlığa karşı direnmeye ve başkaldırmaya davet ediyor intihar edip sıvışmayı değil. absürdü örnekleyebiliriz geçenlerde yan baktığını söylediği kişiyi öldüren birini gördük çoğumuz çok sinirlendik işin duygusal boyutu bir yana hayatın bu kadar basit oluşu bizi asıl kızdıran. "bu kadar basit olmamalı" malesef bu kadar basit hayat siz planlar yaparken gerçekleri şak diye yüzünüze vurur donup kalırsınız, ne planlar kalır ne hayaller.. tıpkı daha on saniye önce hayatta olan belki hayalleri olan o adam gibi işte absürdlük burda hayata fazla anlam yükleyip güzelleştirmeye çalısak da nafile er geç hayat bunu bozacak böylece elimizde yine bir şey kalmayacak.

hayata bu kadar anlam yüklemek onun anlamsızlığını gidermeyecektir. pamuk ipliğine bağlı hayatlarımız varken yılları kurgulayıp düşlemenin ne anlamı var. camus'nün farketmez yea dediği bir şeydir hayat, ha şöyle ha böyle hepsi anlamsız hepsi absürd. hayat hikayesini okuyanlar az çok bilir camus çok erken yaşta* ölmüştür. editörüyle birlikte bir ağaca çarptılar kazadan sonra camus'nün cebinde son dakikada gitmekten vazgeçtiği trenin bileti vardır çok ufak bir karar o muhteşem hayatları yerle bir edebiliyor ne kadar kızsak da kadere sövsek de hayat tam olarak bu. ölelim mi peki ? hayır, ama hayata o kadar da anlam yüklemeyelim zaten her şey saçma her şey aptalca. camus'nün de muhtemelen söyleyeceği gibi çok da şey yapmayın hepsi aynı farketmez yani..

oldum olası içimde biri, tüm gücüyle, hiç kimse olmamaya çalışıyor.