bugün

sovyet öncesi ortaasyanın sefalet içinde olması

sovyetler öncesi o ülkelerin hepsi sefalet içindeydi, zira rus çarlığının sömürgesiydiler.

rus çarlığı yaklaşık 300 sene boyunca bu ülkeleri sömürdü, ardından özgürlük(!), eşitlik(!), adalet(!) adı altında sovyetler geldi.

ne var ki sovyetler de 85 yıl boyunca o ülkeleri sömürdü.
(bkz: sovyet sosyalist soykırımlar birliği)

sovyet şerefsizleri sadece insanları sömürmekle kalmadı.

doğayı da sömürdü.

eskiden aral gölü vardı ki bu aral gölü'ne halk "aral denizi" derdi.

aral denizi, çevresinin hayat kaynağıydı.

şerefsiz sovyetler pamuk üretmek için çölde tarım alanları yaratmak isteyip seyhun ve ceyhun nehrinin yataklarını değiştirdiler. aral gölü kurumaya başladı,

1950'lerden itibaren aral havzası şöyle daraldı;
görsel

90'lı yıllara gelindiğinde sovyet soykırım imparatorluğu'nun çökmesi ile başka gerçekler de ortaya çıkmaya başladı.
zira aral gölü'nün yok edilmesi yüzbinlerce kilometrekarelik bir alanın iklimini, çevre koşullarını değiştirmiş, alt üst etmişti.
birçok bitki ve hayvan türü yok olmuş, geçim kaynağı göl olan insanlar yeni yaşamlar kurmaya zorlanmışlardır.

tabii bir de seyhun ve ceyhun nehirleri vasıtası ile tarıma açılan çöl bölgelerinde çalışan-yaşayan insanlarda da birtakım biyolojik vakalar görülmüştür.
bölge insanları çöl alanına uygulanan kimyasal tarım ilaçlarının etkisi ile seri bir şekilde kansere yakalanmış, kanser bölgeye ait bir değer haline gelmiştir.
yıllar yılı gizlenen bu gerçekler yüzbinlerce insanın hayatına mal olmuş, bir o kadarı da bu hastalıklara bağlı olarak sakat kalmıştır.

aral havzasında yaşanan katliam ve soykırım sadece iklim değişikliği ve hatalı tarım politikası ile sınırlı değil elbet.

aral gölü üzerinde yer alan vozrozhdeniya adası sovyet rusya tarafından 50 yıl boyunca biyolojik silah geliştirme ve deney üssü olarak kullanılmış, tabii aral'ın yok olması ile ada olmaktan çıkmış, ana kara ile birleşmiş, böylece bu adada bulunan ve niteliği bugün dahi bilinmeyen türlü biyolojik silahların insanlıkla buluşması kaçınılmaz olmuştur.
bölgede tıbbın izah edemediği hastalık ve ölümler de bu vozrozhdeniya adası'ndan yayılan mikroplara bağlanmaktadır.

vozrozhdeniya adası'nın hikayesini daha detaylı yazarım sonra.

yani sevgili arkadaşlar, sovyetler el attıkları her yerde olduğu gibi, orta asya'ya da fakirlik, yoksulluk, ölüm ve sefaletten başka bir şey getirmemiştir.

soykırımcı orospu çocukları...