bugün

reşat çiğiltepe

Miralay (albay) reşat çiğiltepe. Şerefli türk askeri. Paşam hiç merak etme, sakın üzülme, Kul bilmezse değerini, kemiklerin sızlamasın, cenabı allah el-vâfi (vefalı) dir. Asla unutmaz kıymetini. Ruhun şad olsun.

--spoiler--

27 Ağustos 1922 sabahı Albay Reşat’ın komutasındaki 57. Tümen, Çiğiltepe’yi kuşatmış, düşmanı bu tepeden temizlemeye çalışmaktadır.

Bu sırada Albay Reşat Beğ ile Başkomutan Mustafa Kemal arasında geçen ve resmi kayıtlarda da yer alan telefon konuşmaları şöyledir:

“Mustafa Kemal (10.30):
– Reşat Bey, bu önemli tepeyi ne zaman alacaksınız?
– Komutanım, yarım saat sonra alacağız.
– Başarılar diliyorum.

Mustafa Kemal (10.45):
– Düşmanın halen direndiğini görüyorum. Gözümüz o tepede, çok önemli.
– Komutanım tepeye düşman bir tümen yığmış direniyorlar. Ama alacağız komutanım, mutlaka alacağız.

Mustafa Kemal (11.00):
– Reşat Bey’i istiyorum.
– Komutanım, Reşat Bey size bir mesaj bırakarak canına kıydı.

Okuyorum, komutanım:
“Yarım saat zarfında bu tepeyi almak için söz verdiğim halde sözümü tutamamış olduğumdan dolayı yaşayamam komutanım…”

Mesajı duyan Mustafa Kemal Paşa’nın gözlerinden yaşlar boşanır:
– “Allah rahmet eylesin, Reşat Bey büyük bir vatanseverdir.” der…

11.45′te Başkomutanın telefonu çalar:
– Çiğiltepe alınmıştır komutanım. Yüzlerce ölüsünü bırakan düşman Sincanlı Ovası’na doğru kaçmaktadır, arz ederim…”

işte Mustafa Kemal Paşa’ya yarım saat içerisinde alacağını söz verdiği Çiğiltepe’yi yarım saatte alamadığı için ar eden ve canına kıyan Albay Reşat Beğ’in öyküsü böyledir.

Albay Reşat Beğ, tepenin ele geçirilmesindeki 45 dakikalık gecikme için canından vazgeçebilecek kadar sözüne bağlı ve şerefli bir vatanseverdir.

Milletini bir aile, vatanını bir ocak bilen bu yürekli kahraman vatanının geleceği için yaptığı onlarca hizmeti bile yeterli görmeyip, 45 dakika geciken zafer için kendini cezalandırmıştır.

Albay Reşat Beğ’in komutanına verdiği sözü yerine getiremediği için canına kıydığını duyan emrindeki mehmetçik vefa duygusu ile canını hiçe sayarak çok kısa bir sürede 45 dakikada Çiğiltepe’yi yunanın elinden geri almış ve Reşat Beğ’in ruhunu şad etmiştir.

Reşat Bey’in cenazesi, bir gün sonra Sandıklı Hastanesine getirilmiş ve yıllarca bu ilçedeki anıtlı kabristanında yatmıştır. Naaşı, 1988 yılında Ankara Devlet Mezarlığı’na nakledilmiştir.

Şahadetinin sonrasında TBMM kendisi adına ailesine istiklal Madalyası takdim etmiştir.

Soyadı Kanunu çıktığında ailesine “Çiğiltepe” soyadı Atatürk tarafından verilmiştir.

Reşat Bey’in şehit düştüğü Çiğiltepe’de 57. Tümen komutanı Reşat Bey ve o çevrede şehit düşenlerin anısına yaptırılan şehitlik, 22 Haziran 1996’da hizmete açılmıştır. Girişte, Reşat Bey’in bronz bir büstü bulunur.

Böylesi kahramanların unutulmaması, unutturulmaması ve Türk Genci’nin bu kutlu ruhla yaşaması dileğim ile,

Büyük kahraman Albay Reşat Beğ’i ve silah arkadaşlarını rahmet, minnet ve şükranla anıyorum…

Murat ÇALIK

https://muratcalik.com/albay-resat-bey-cigiltepe/
--spoiler--

görsel
görsel
görsel
görsel