bugün

yazarların yaşadığı aşk hikayeleri

lütfen sonunda kavuşmak olsun dediğim hikayemdir, anlatırdım ama çok uzun. kimseye ders verme niyetinde değilim ama keşke o zamanlar biri bana bunları söyleseydi; lütfen arkadaşlar lütfen, birine geç kalmayın, bakın her şeyin bi telafisi var, birini seversiniz ama olmaz zamanla unutabilirsiniz, biriyle sevgili olursunuz ama olmaz zamanla unutabilirsiniz v.s v.s ama birine geç kalırsanız onun pişmanlığını atlatamazsınız, ne kadar zaman geçerse geçsin o pişmanlıkla yaşarsınız. birlikte geçirdiğiniz günleri hatırlarken her anınızın sonunda "acaba o gün şöyle yapsaydım nolurdu" diye gerçekleşmemiş şeyleri hayal edersiniz, en son yaptığınız şey aklınıza gelince de "acaba o gün öyle yapmasaydım nolurdu" dersiniz. atlatamazsınız yani, yok. dostoyevski "aslında insanı en çok acıtan şey hayal kırıklıkları değil, yaşanması mümkünken yaşayamadığı mutluluklardır." derken o kadar doğru söylemiş ki... elimde sadece dualarım ve bitmeyen umudum var. inşallah kimse bu durumu yaşamaz, aramızda yaşayanlar varsa da umarım hepimiz kavuşuruz yaşayamadığımız mutluluğumuza, sevdiğimize.