bugün

yorgun

Hicri izgören'in bir şiiri..
ne zaman dağılsa sesim
şakağıma dayardın gözlerini

oysa adınla başlamak istedim bu akşama
istedim ki bir ayrılıkta bitmesin buruk
günlerdir bir tek dize düşüremedim
bu kaçıncı sürgünüm bütün renklerimi götürdün

kanayan bir öyküdür içimizdeki bozgun
hergün yeni bir hüznü takıp koluna
bütün saatleri acıya kuruyor sanki
şarkıların hüzzam makamındayız
kanıyoruz göçebe yollarda yılkı atlar
bir acı kahve hatrını unuttuk
her köşe başında bir maskara

tuzun ve şarabın tadı değişti
nasılsa eskidi yüzün -değişmedi gözlerin-
alevler yakmıyor artık inceltmiyor buzları
üstümüzde sağır ve dilsiz bir gökyüzü
her şey ayrıksı sanki bulutlar paslanacak
işte solan bozkır akşam ve zaman
sessizlik -sensizlik daha ne kadar
-aşksa aşk işte nabzım-
bütün sağnaklarını yağdır haydi yağdır
ister bir cehennem aç ister bir mayıs getir
her vurguna hazırım nasılsa her şey pusuda gibi

bu bungun akşama yazdırarak adını
dal gibi serin yine gözlerin
(bkz: Hicri izgören)