bugün

at

muhteşem ve zarif hayvanlardır.

abimin işi nedeniyle at çiftliği arayışındaydık bir dönem. Dikili'de şehirden oldukça uzak bir yerde aradığımızı bulduk. yarış atlarının uzun yolda stres yaşamamaları için dinlenmelerini sağlayan bir otelmiş bulduğumuz çiftlik. uzaktan baktık bir kaçına, gebeymiş birisi azıcık huysuzmuş. rahatça koşabilecekleri bir arazideydiler, uzaktı zaten hepsi. seyis sağolsun görmeden dönmeyelim diye bir küheylan çıkardı özel bir bölmeden.

öyle eften püften süt beygiri değildi. ilk defa bir hayvandan korktum görünce. bembeyaz, kocaman ve kastan oluşan yağız bir delikanlı. hani güzel olduğunu bilir ya birisi, aynı öyle bir hava vardı atta. hayvanın göğsüne zor ulaşıyordum öyle bir heybet.

bir kaç kez daha gittim o çiftliğe. beyaz oğlan gitmişti ama diğerleri vardı. sevdim ve sarıldım hepsine. hiç tanımadığı birisine karşı bile olabildiğince nazikti hepsi. çocuk sayılabilecek yaşta olanlar vardı, bir kaç aylıklar. her çocuk gibi zıpır ve yaramazlardı. onlara dokunamadım. her canlının çocuğu heyecanlı sonuçta.

atlar çok hüzünlüdür. gördüğünüz yerde sevin ve kalbini dinleyin. huzur verir.

fayton görürseniz de indirin faytoncuyu dövün. işkence ediyorlar hayvanlara.