bugün

hala kalçanda parmak izim adlı teselli şiiri

hesabımı silerken silinmiş olan şiir. Eltim bunu ne kadar özenle yazmıştı. 2 ve 3. bölümlerini de yakında gönderecek.

(i.)
hatırlarım: ilkin aynı şeylere dokunmak suretiyle tutuştuk el ele.
Sen, şaşaalı "henüz"lüğünle imkan verirken şimdinin ötesine,
Ben cüretkar "hala"lığımla bir yara gibi kaldım mutezil teninde.
Müşterek yaşantılar şimdi kaim tekil mazide.
olsun, hala kalçanda parmak izim.

yokluğuna yurt kurmuş yalnız uykuların sahte rüyasında,
bilmem kaç boyutlu şekillerin en uzak buutunda,
her metabolizmanın sindiremediği parçasında,
500.000 yıl sonra karbon testi yaptırsan da
üzgünüm, hala kalçanda parmak izim.

tırnak saplandığı tende değil, ayrılığında sökülür yerinden.
sırtıma şehvetin pençeleriyle çizdiğin kanlı resimlerden,
ve hediye ettiğin boynuma, biçimsiz mor çiçeklerden,
buncası ve sonra nicesinden, yalnız bir iz sana benden.
Bilirim, hala kalçanda parmak izim.

tüm heyecanlı rast-gelişlerin nihayetinde dayanırdı sırtın duvara.
Kapı tekmelenir ve dudaklar başlardı üstünlük savaşına.
Bir el kurtularak bedeninden usulca yuvarlanırdı daha aşağıya.
Parmaklarımla imzalardım seni, hala kalçanda parmak izim.

ki sen görürdün bir uzunluğun o anda nasıl yükseldiğini,
Ki ben de bundan açıklardım beni kendine çekişlerini.
eğerdim seni secdene, Saçların elimde, bir demet tutar gibi.
alkış tutardık ve elime iştirak eden o kızarmış yanak,
Ozan marcus der ki "Hala kalçanda parmak izim."
güncel Önemli Başlıklar