ursula k le guin

bilim kurgu yazarı olarak tanımlanmakla birlikte kitapları makinalardan çok insanı kurgular. fantazi yazar. var olmayan gezegenler, bu gezegenlerin insanlarını, antropolojik, sosyolojik hikayelerini oluşturur. okuduğunuzda o yer ve o insanların varlığından şüphe edemez hale gelirsiniz. yerdeniz beşlemesi olan, yerdeniz büyücüsü, atuan mezarları, en uzak sahil, tehanu ve öteki rüzgar tolkien seven herkesi büyüleyecektir. "fantazinin aslını bir kadın kurar"ın en iyi örneğidir.

diğer kitapları: karanlığın sol eli, dünyaya orman denir, balıkçıl gözü, her yerden çok uzakta, hayaller şehri...

hem kadın, hem amerikalı olması zaten sınırlarını ne kadar aştığını gösterir özel bir insandır. sosyo-bilim kurgu diye bir tür varsa (edebiyattan anlamam) bu kadın yapmıştır, yoksa olsun derim ben. ahlak dersi veren öykülerden iyilik duygusu taşımadıkları için hoşlanmaz bu kadın.

bahsedilen kitaplarından daha enteresan kitapları da var bu kadının, dunyaya orman denir 'the word for the world is forest) mesela. ya da balikcil gozu (the eye of the heron)

tolkien'le karşılaştırılır, (ursulanın aleyhine) ayıptır. çünkü kendisi diyor ki; "...bana öyle geliyor ki erkeklerin zayıf ve tehlikeli oldukları nokta, kibirleri. kadının bir merkezi vardır, bir merkezdir kadın. ama erkekler öyle değil, onlar erişmektir, uzanmaktır. o yüzden uzanır bir şeyler toplar ve etraflarına yığarlar."