bugün
- karıya kıza doymuş erkek27
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz17
- ibrahim reisi13
- siz türkler şerefsizsiniz müslüman değilsiniz13
- erecto'nun trafik kazası geçirmesi13
- gecenin şarkısı13
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl17
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası39
- yozgatlı sevgiliyle yapılacaklar8
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı9
- galatasaray8
- türkiye cumhuriyeti islam devleti olarak kuruldu14
- hakemsiz galatasaray8
- icardi190522
- fulya öztürk8
- fenerbahçe büyüklüğü9
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması11
- anın görüntüsü22
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı111
- panathinaikos'un atatürk düşmanlığı9
- fenerbahçe taraftarı26
- jayden oosterwolde9
- dursun özbek9
- dokunmaya kıyamadan sevmek21
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz22
- bik bikinize ne dikersiniz13
- mühendis erkeklerin genel özellikleri8
- bik bik'in cinsiyeti16
- ruh varsa neden görünmüyor13
- aşık olmadan sevişmek17
- en çok yaşamak istenilen şehir11
- bik bik için diktiğim keten pantolon10
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur11
- erkolar kapatılsın15
- galatasaray'ın yaşaması muhtemel facia15
- fred'in gs orta sahasını kucağa alması14
- nurcuların fetöcü olduğu gerçeği10
- fenerbahçe13
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur12
- mauro icardi11
- manitayla yapılacaklar16
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması11
- alex de souza13
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor14
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- travestilerin genelde kürt olması16
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz13
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek12
- çok üzgünüm sözlük9
sene 97. kerim tekin'in karbeyaz ile ortalığı kasıp kavurduğu, tarkan'ın şımarık albümü ile iyice şımardığı, yıldız tilbe'nin ''ulen zamanında ne güzel şarkıları varmış'' dediğimiz, beninin bugün ki kadar göze batmadığı, kaygısızlar ile yatıp kalktığımız, tsubasa'yı şirinler'i dört gözle beklediğim, tek isteğimin bütün harçlığımla bakkal yasin abiden aldığım futbolcu kartlarından çıkan stickerları biriktirerek albümü tamamlayıp futbol topunu almak olan, mahalleye gelen dönen salıncakla özgürlüğün tadını doyasıya çıkardığım, bi daha geri gelmesi imkansız olan ömrüm boyunca unutamayacağım o eşsiz 97 yazının ateşli temmuzuydu benim ilk aşık olduğum gün..
leyla'ydı adı. bizim evin bi kaç ev ilerisindeki komşumuza yazları almanya'dan gelirlerdi. biz de mahallede saklambaç, seksek, yakan top falan oynarken tanışmıştık. bozuk türkçesi ile o kadar güzel eflatun derdi ki ben ona bakmaktan donakalır, durmadan vurulurdum. artık biz daha bi samimi olmaya başladıktan sonra ben onunla daha fazla vakit geçirmeye, onların bahçesindeki çardakta beraber üzüm yemeye başlamıştık. gün geçtikçe vaktimizi birbirimize daha fazla ayırıyorduk. artık ben mahallede erkekleri satmaya başlar olmuştum, futbolcu kartından, mahalle maçlarından misketten kesilmiştim. tek yaptığım leyla ile birbirimize üzüm yedirmek ve çardakta saçmasapan oyunlar oynamaktı. yine bi gün beraber çardakta oturduğumuz bi ara leyla bana bişey söyleyeceğini, yanına iyice yaklaşmamı istedi. yeterince yanaştığım zaman dudağıma, (ya da yanağıma, ya da ikisinin arasına emin değilim) bi öpücük kondurarak, ardından da ''seni seviyorum'' dedi. peki gelelim bundan sonraki kısmına? ben ne yaptım? işler güçler'deki ahmet kural gibi: yanaklarını ellerimin arasına aldım,elimin tersiyle yanağını hafifçe okşadım, zaman durmuştu sanki ,hafif bi meltem saçlarını okşuyordu, o güzel yüzüne inen saçlarını kulağının arkasına alarak, haluk bilginer'in karizmatik ses tonuyla hafifçe fısıldadım : 'ben de seni seviyorum narçiçeğim' diyemedim ya la !... hemen mahallede oynayan bebelerin yanına koştum ''başlarım lan misketinize şimdi beni dinleyin !... oooolum ''leyla beni seviyomuşşş laaaan hebele höbele hahaha ehoheheh bik bik bik ''diye deli dana gibi mahallede bi o yana bi bu yana koşturmaya başladım.çocuklarda ''leyla murat'ı seviyoooo ,leyla murat'ı seviiiyooo '' diye arkamdan koşuyo o sıra tabi .bizim ki küstü bana benim yaptığım öküzlükten dolayı ,e haklı kızcağız ,ne diye elaleme anıra anıra anlatıyon ki ,mal ! ..bi kaç hafta uğraştım barışmak için ama ı ııı olmadı :( sonra bi gün evde ablamın arkadaşlarının doğum gününde aldığı o zamanların meşhur hediyesi müzik kutusunu evden çaldım .(evet çaldım ,çok pis aşıktım olum napim ) ,ve o müzik kutusunu leyla'ya verdim ,''beni affet sevdiceğim ,çocukluk yaptım ,birbirimize üzüm yedirdiğimiz o güzel günleri özledim ''dedim .iki yana sallanıp biraz naz yaptıktan sonra ''tamam affettim ama bi daha kimseye bişey söylemek yok'' dedi .zaten bilmeyen kimse kalmamıştı anasını satıyim ,de neyse ...
dillere destan aşkımıza yine aynı çardakta devam etmeye başladık .aşkımız dediğim birbirimize üzüm yedirmek ve saçmasapan ''ablaa lubla lublub lublaa yes yes ...'' diye başlayan ve ''....sisimoni fıstık ''ile biten (sisimoni ne lann ? ) ,dünyanın en gereksiz el şaplatarak oynanan oyunlarına devam ettik .ama dünyanın en mutlu çiftiydik ,kıskançlık,yalan,trip,cinsel hayat *swh~ hiçbişi yoktu .bi kaç yaz biz beraber devam ettik böyle.sonra bu her yaz gelememeye başladı .her güzel şey gibi bu da bitti bi süre sonra ..duydum ki şimdi 2 çocuğuyla almanya'da mutlu mes'ut yaşıyomuş ,hep mutlu olsun ilk göz ağrım ,ne zaman biri müzik kutusu dese o aklıma gelir benim .mutlu ol leyla ,ömür boyu unutmucam seni ..
geçen gün ablamlara gitmiştim ,oturduk amerikan salatası yiyoruz,aklıma geldi ,''küçükken senin bi müzik kutun vardı onu ben senden habersiz alıp leyla'ya vermiştim abla :( dedim .o da '' biliyorum '' dedi ..gülüştük ..'' koyuyim mi bi tabak daha''dedi .''yok abla sağol tabağım var zaten''dedim .kolumu cimcikledi.hayır ne dedim ki şimdi ben ?
leyla'ydı adı. bizim evin bi kaç ev ilerisindeki komşumuza yazları almanya'dan gelirlerdi. biz de mahallede saklambaç, seksek, yakan top falan oynarken tanışmıştık. bozuk türkçesi ile o kadar güzel eflatun derdi ki ben ona bakmaktan donakalır, durmadan vurulurdum. artık biz daha bi samimi olmaya başladıktan sonra ben onunla daha fazla vakit geçirmeye, onların bahçesindeki çardakta beraber üzüm yemeye başlamıştık. gün geçtikçe vaktimizi birbirimize daha fazla ayırıyorduk. artık ben mahallede erkekleri satmaya başlar olmuştum, futbolcu kartından, mahalle maçlarından misketten kesilmiştim. tek yaptığım leyla ile birbirimize üzüm yedirmek ve çardakta saçmasapan oyunlar oynamaktı. yine bi gün beraber çardakta oturduğumuz bi ara leyla bana bişey söyleyeceğini, yanına iyice yaklaşmamı istedi. yeterince yanaştığım zaman dudağıma, (ya da yanağıma, ya da ikisinin arasına emin değilim) bi öpücük kondurarak, ardından da ''seni seviyorum'' dedi. peki gelelim bundan sonraki kısmına? ben ne yaptım? işler güçler'deki ahmet kural gibi: yanaklarını ellerimin arasına aldım,elimin tersiyle yanağını hafifçe okşadım, zaman durmuştu sanki ,hafif bi meltem saçlarını okşuyordu, o güzel yüzüne inen saçlarını kulağının arkasına alarak, haluk bilginer'in karizmatik ses tonuyla hafifçe fısıldadım : 'ben de seni seviyorum narçiçeğim' diyemedim ya la !... hemen mahallede oynayan bebelerin yanına koştum ''başlarım lan misketinize şimdi beni dinleyin !... oooolum ''leyla beni seviyomuşşş laaaan hebele höbele hahaha ehoheheh bik bik bik ''diye deli dana gibi mahallede bi o yana bi bu yana koşturmaya başladım.çocuklarda ''leyla murat'ı seviyoooo ,leyla murat'ı seviiiyooo '' diye arkamdan koşuyo o sıra tabi .bizim ki küstü bana benim yaptığım öküzlükten dolayı ,e haklı kızcağız ,ne diye elaleme anıra anıra anlatıyon ki ,mal ! ..bi kaç hafta uğraştım barışmak için ama ı ııı olmadı :( sonra bi gün evde ablamın arkadaşlarının doğum gününde aldığı o zamanların meşhur hediyesi müzik kutusunu evden çaldım .(evet çaldım ,çok pis aşıktım olum napim ) ,ve o müzik kutusunu leyla'ya verdim ,''beni affet sevdiceğim ,çocukluk yaptım ,birbirimize üzüm yedirdiğimiz o güzel günleri özledim ''dedim .iki yana sallanıp biraz naz yaptıktan sonra ''tamam affettim ama bi daha kimseye bişey söylemek yok'' dedi .zaten bilmeyen kimse kalmamıştı anasını satıyim ,de neyse ...
dillere destan aşkımıza yine aynı çardakta devam etmeye başladık .aşkımız dediğim birbirimize üzüm yedirmek ve saçmasapan ''ablaa lubla lublub lublaa yes yes ...'' diye başlayan ve ''....sisimoni fıstık ''ile biten (sisimoni ne lann ? ) ,dünyanın en gereksiz el şaplatarak oynanan oyunlarına devam ettik .ama dünyanın en mutlu çiftiydik ,kıskançlık,yalan,trip,cinsel hayat *swh~ hiçbişi yoktu .bi kaç yaz biz beraber devam ettik böyle.sonra bu her yaz gelememeye başladı .her güzel şey gibi bu da bitti bi süre sonra ..duydum ki şimdi 2 çocuğuyla almanya'da mutlu mes'ut yaşıyomuş ,hep mutlu olsun ilk göz ağrım ,ne zaman biri müzik kutusu dese o aklıma gelir benim .mutlu ol leyla ,ömür boyu unutmucam seni ..
geçen gün ablamlara gitmiştim ,oturduk amerikan salatası yiyoruz,aklıma geldi ,''küçükken senin bi müzik kutun vardı onu ben senden habersiz alıp leyla'ya vermiştim abla :( dedim .o da '' biliyorum '' dedi ..gülüştük ..'' koyuyim mi bi tabak daha''dedi .''yok abla sağol tabağım var zaten''dedim .kolumu cimcikledi.hayır ne dedim ki şimdi ben ?
güncel Önemli Başlıklar