bugün

yolculuk esnasında yan koltuktakinin omzuna yatmak

feci romantik olay. şimdi bunu diyene şahsen "la bi yörü git" demek istiyorum.

hayatta her şey, her zaman istediğin gibi olmaz derler. bunun doğruluğunu tartışmaya gerek bile yok.

yatmadan önce insan sağını ve solunu iyice kontrol etmeli. sanki böyle yolda karşıdan karşıya geçermişçesine... önce sola, sonra sağa, belki sonra tekrar sola bir bakılmalıdır. yoksa feci durumlar oluşabilir. hatta binilen araç her durduğunda, etrafta bir değişiklik oluyorsa, tetikte olunmalı, bunlar hemen anlaşılmalıdır.

ben bu kadar anlatıyorum ama kendim yaptım mı? hayır!

sene 1997... küçük kumla'da yazlık var. yaz tatilinde çalışıyorum. atari salonu için jeton parası kazanıp, haftasonu hepsini manyak gibi atari salonunda harcıyorum. sonra neredeyse dönüş param bile kalmıyor. henüz daha level bile atlayamadığım yıllar. "ver geçeyim", "yanına gireyim mi? ahahahah" şeklinde lafları bile kullanmaya başlayamadığım yıllar.

cuma akşamı saat 19:00'da işten çıkıp, hemen gemlik minibüslerine biniyorum. oradan da aktarmalı olarak küçük kumla'ya. yine atari hayaliyle bindim minibüse, şoför biraz yavaş, yol da hafif bozuk olduğu için sallantıdan içim geçmiş. ee yaş küçük, yorgunlukta var, bütün gün çalışmışım... içim geçmiş herhalde, uyuyakalmışım.

biraz gittikten sonra şöyle bir doğruldum, hafif kafamı sallayıp kendime geldim. şöyle yanıma bir baktım, yanımda bir teyze sırıtıyor. "noooluyor lan" diyerekten doğruldum. teyze en şefkatli haliyle "yat yavrum yat" dedi ve başımı okşadı. bende tekrar koydum kafayı, uyumaya devam.

yani öyle sanıldığı gibi her zaman romantik olmuyor. romantizm, romatizması olan insanlarla da yapılabilir dersen bilemem...