bugün

ya 45 çocuğa aziz nesin vakfında tecavüz edilseydi

ilk olarak cumhurbaşkanı acilen bir miting ortamı yapıp, gözlerini aça aça, dinden imandan bahsede bahsede, haykıra haykıra, tehditler yağdıracaktı.

sonra başbakan, abisinin yolundan devam edecek, bu tarz (yani kendileri himayesi dışında kurulmuş) vakıflar için gereğinin yapılacağını söyleyecek, sonra abisi gibi bir iki nara atma denemesi yapacak, ama her zamanki gibi, olmayacaktı.

sonra yandaş medya el birliği ile , dil birliği ile, bütün yazarları ve televizyon yorumcuları ile, organize bir şekilde, kampanya başlatacak, dinsiz imansızların zavallı yavrulara yaptıklarını anlatacaklar, cellatlardan cellat beğenecektik aralarından.

ardından bu vakfa ve benzerlerine, baskın üstüne baskınlar yapılacak, tüm yöneticileri evlerinden basın eşliğinde alınarak tutuklanacak, bunlara oy veren zavallı kesimde, dinin imanın bir kez daha kurtarıldığını zannederek, izleyip izleyip zafer naraları atacaklardı.

fakat vakfın adı, ensar, olunca ne oldu?

bir kereden bişey olmaz, abartmayın!