bugün

safahat

türk edebiyatı'nın en değerli yazarı mehmet akif'in tüm kitaplarını topladığı eseridir. 1. kitap safahat,2. kitap süleymaniye kürsüsü'nde, 3. kitap hakkın sesleri,4. kitap fatih kürsüsü'nde 5. kitap hatıralar, 6. kitap asım, 7. kitap gölgelerdir.
1. kitapta en önemli eserleri fath camii,küfe,hasta, meyhane, mahalle kahvesinde, seyfi baba, hasır, köse imam, tevhid yahut feryat...
kadın haklarından bahsettiği en önemli eseri meyhane ve mahalle kahvesinde'dir. uzun zamandır eve gelmeyen hayırsız bir eş, çocuklar babalarını ister, komşunun kocasını yanına alan kadın gece vakti meyhane köşesinde adamı arar.
bir parça:
avumanın yolu yok, komşunun hüseyn ağa'yı
alıp dolaşmadayım yatsı vakti dünyayı
anam benim gibi evlad doğurmaz olsaydı,
bu hali görmeden evvel gözüm yumulsaydı!
herif! şu halime bak merhametli ol azıcık ...
bırak o zıkkımı içtiklerin yeter artık
efendiler ağalar siz de bir nasihat edin
sizin de belki var evladınız...

bu satırlardan sonra kadının yardım dilediği sarhoşlarda kadın için "çalçene" laflaını kullanır ve kendi eşini nasıl boşadığını anlatır. anlarız ki oradaki insanların kadına bakış açıları"senin karım dediğin adeta pabuç gibidir, biraz vakit taşınır,sonradan değiştirilir. " işte mehmet akif dönemin yanlış kadına bakışını eleştirir. bu doğudan gelen kadın anlayışıdır. fakat akif batıdan gelen ahlaksızlıkla birleşen yanlış kadına bakışıda istemez. ona göre batıdan ne alınırsa doğrudur görüşü yanlıştır. akif fazileti, marifeti ve sonsuz sayı birleştirmek ister bunlar islamiyet ve bilimn irfanın çalışmayla birleşmesidir. işte şu beyit onun bu düşüncesini anlatmaya yeter:
"alınız ilmini garbın, alınız sanatını,
veriniz hem de mesainize son süratinizi"

2. kitapta ise; bir vaiz görevinde hem de vaazı veren kişidir. vaazın içinde yaptığı geziler ve bununla islam ülkelerinin kıyaslaması yer alır. 2. meşrutiyet öncesi "rusya'nın bizden farkı yoktur, batıdan olumsuz ahlaksız ne varsa toplamışlar" der. çin için aşırı görenekçilik ve kur'an'ı sadece ezberleyip anlamaya çalışmamaları onları ilerletmemiştir. türkistan ise "nerde kalmış o ibn-i sinaları yetiştiren yer. geri kalmışlığın simgesi olmuş yeni ne varsa eliyle iteklemiştir"der. japonya için;(ziya gökalp gibi) örnek alınması gerek bir yerdir der.modern ve budist hayat aslında islamiyetin yaşanması gerekeni gibidir. eğer japonlar müslüman olsaydı islamiyetin ilk 25 yılındaki kusursuz islamiyeti yaşıyor olacaklardı der. akif kur'an 'ı çağdaşlığı yakalaamanın gereği görür:
"inmemiştir hele kur'an bunu hakkıyla bilin
ne mezarlıkta okunmak için, ne de fal bakmak için"
ilmin batıdan alınıp kur'an'ın gerekleri ve öğütledikleriyle çalışmayla birleştirilmesi gerektiğini düşünür:
"doğrudan doğruya kur'an'dan alıp ilhamı
asrin idrakine söyletmeliyiz islamı
kuru dava ile olmaz bu, fakat ilm ister"

islamiyet ölüler dini deildir der.2. meşrutiyet sonrası hinditan'dan büyük hayaller ile döner. sanır ki ülkeye özgürlük gelmiş; fabrikalar kurulmuş, yerli malları üretilmekte, kız erkek aynı okula gitmekte. ama görünce olanları büyük bir yılgınlık çöker. öğrenciler özgürlük var diye okul bırakmış, gazeteler ülkeye ayrılık tohumu ekmekte, din ayak altı olmuş vicdan özgürlüğü var diye..

3. kitap hakkın sesleri:
şiirlerin başlığı yoktur her eser çalışmakla ilgili ayetler ile başlar.balkan savaşları anlatılmıştır.

4. kitap fatih kürsüsü'nde :
fatih camii'nde verilen vaazı anlatır yine akif hem vaaz veren hem dinleyen konumundadır.çalışan ve çalışmayanlar diye iki gruba ayırır: çalışan: allah, tabiat, güneş ay, zaman, toprak
çalışmayan: 18. 19. 20. yy müslümanlarıdır.
toplumda görmek istemediğikişileri sıralar:
1. başına gelenleri allah'tan bilen, yanlış tevekkül anlayışına sahip, kaderci, başını kuma gömenler
2. neler olduğunu bilen fakat umutsuz olan memleketin düzelmeyeceğini düşünenler
3. alafranga tipler. bira içip kederi unutmak isteyenler."cici beyler" adını verir ve onların tiyatroya düşkünlüğünden "alın size 6 tiyatro sahnesi" diyerek onları rahatsız eder.
1.gümülcine: 6 günde 30.000 müslüman bulgar zulmüne uğramıştır.
2.edirne: bulgar zulmü selimiye camii'nden gelen çan sesleri
3.sarayiçi: odalara kapatılan akdın çocuk yaşlı müslümanlar bulgarlar atarfından açlıktan öldürülür.
4.kosova: müslüman nüfus hristyan nüfusa eşit olsun diye 150.000 müslüman katli
5.selanik 6. sakız buralar için "kızıl" kelimesi yeterli olr der
ayrıa bu sahne cici beyleri rahatsız edecek ama ...diye düşünür.

5. kitap: hatıralar: berlin hatıraları önemlidir. istanbul sokakları ve berlin'i kıyaslar bir otel odasındadır.
istanbul sirkeci oteli: soğuk izbe pis kokulu sokakları çamurlu yollar mum ile aydınlanma ve soba ile ısınma
berlin oteli: temiz ferah bir mekan o dönemin almanya'sında yerden ısıtma ve elektrikle aydınlanma vardır.
almanya kahveleri ise; aile kadın erkek iç içedir, duman altı değil çocuklar bile girmişlerdir.
batının ilm bilim olmasının dışında maskeli ve kötü bir yüzünü tenkit eder bu da medeniiyet götüreceğiz diye sömürge altına aldığı yerlerdir. işte akif o kadar yansızdır ki sadece batı yanlısı değil kötülük nereden gelise ona karşı, medeniyet aramaya çıkmış bir avcıdır.

6. kitap asım:
kelimelerle burada anlatmamla yeterli değildir asım'ın nesli dediği çanakkale destanını yazan nesle hayrandır. ve öyle bir destan yazmıştır ki bu manzum roman içinde adeta fotğraf makinasından çıkmış fotoğraflar gibi tüm gerçekler gözler önüne serilmiştir....1. dünya ve kurtuluş savaşı, köylü aydına rası uçurum, ırkçılık, islamiyetin özündenayrılış, kadın hakları, yeniliklere karşı çıkma, aşırı batı hayranlığı gibi bir çok koun asım içide yer almaktadır. türk edebiyatına ilgili kşilerin mutlaka okumasını tavsiye ederim.

7. ktap gölgeler: akif masada kaybedilen savaşın üzüntüsüyle en sevmediği hüzüne boğulmuş ve hüsran şiiriyle"hani nerde vatanın sahipleri diye baırsam karşıki dağdan cinler cevap verir" dmiştir. hüsran şiirini yazmış ve daha sonra bursa için yazılmış bülbül şiiri vardır. yunan işgaliyle sarsılan bursa bülbülün ahları ve akif'in kenidini suçlaması mükemmel bir anlatımla buluşmuş bursa ile özdeşleşmiştir.
*