bugün

kervansaray otel

lara, antalya: haziran 8-11 arası bulunduğum otel.

her bir yanı hayal kırıklıklarıyla dolu. neyse hakkını yemeyelim. iyi oldukları alanlarda var. mesela yemekleri. çeşitlilik bol. özellikle salata ve meze çeşitleri cezbediyor. yegane amacı türk mutfağını keşfetmek olan boğazına düşkün kişiler gönül rahatlığıyla gidebilirler. bunun dışında fiyasko. gün içerisinde bir çok programın tanıtımı yapılıyor. tiyatral afişlere kanıp alana koşup yerinizi alıp sabırsızlıkla bekliyorsunuz. karşılaştığınız şey bir grup çocuğun hoplaya zıplaya dans edip şarkılar söylediği rutin kreş günlüğü. kadere razı gelip izlemek isteseniz bile izleyemezsiniz, çünkü pistin etrafı çocukların ebeveynleri tarafından kuşatılmış durumda, harıl harıl resim ve video çekimleri. ortamı ağız dolusu küfürle terk edip sahile kaçıp kendimi canlı müzik ve votkanın kollarına bırakayım planı beliriyor kafanızda hemen. tabi bu heyecanda kısa sürüyor. ortada caz müzik yapmaya çalışan biri var, zaten sadece bir kez görebildim. sonrasını hatırlamıyorum. yan masada caz müzik eşliğinde halay çeken birileri, diğer grupta keza öyle, abuk subuk dans figürleri, başka bir grup evlere şenlik, alkolün etkisiyle kültürler birbirine savaş açmış resmen. gürültü kirliliği mi dersin görüntü kirliliği mi. içkimi alıp sahilin derinliklerine gömülmek istedim. ve öyle de yaptım. sigaram votkam ve ben müthiş bir üçlü olduk. oteldeki günlerimde en keyifli anlardı diyebilirim. 15 dakika sonra içki almak için tekrar dönmem gerekti, karşımda özel güvenlik... tarzı oldukça berbat, üst tondan bir ses. alkollü olduğu her halinden belli.

öz: nereden geliyorsunuz?
tk: sahilden
öz: oda numaranız?
tk: napacan?
öz: güvenlik açısından
tk: 8115
öz: napıyordunuz sahilde?
tk: sanane ne yaptığımdan!(filim kopuyor bende)
öz: şefimi arıyacam
tk: buyur burdan ara sana yazmasın.
öz: şefim, 8115 oda numaralı bir kişi zorluk çıkarıyor.
tk: (elindeki telefonu çekip) şef misiniz nesiniz derhal buraya gelin!

5 dakika sonra

şef: merhaba beyfendi sorun nedir?
tk: size sormak lazım. sahilde gezinti yapmak yasak mı burada?
şef: değil
tk: o halde neden bu tarzda bir uygulama yapıyorsunuz. ne arıyorsunuz? ne geziyorsunuz? ne demek...
bu arkadaşınız alkollü. alkol testi istiyorum.
şef: (güvenlikçi tir tir titriyor) mümkün değil efendim. bir yanlışlık olmuş olmalı.
tk: ben alkol testi istiyorum. bu görevli arkadaş alkollü. ve otelden çıkış işlemlerimi yapın.
şef: beyfendi çok özür dileriz aslklhgrglgjfmhgfd
ög: çok özür dilerim dflgoıgjdflfldknhdfh
şef: telafi edelim lütfen ghsfglkjghlkdfhd

ikisine de esaslı bir ayar verip olay yerinden uzaklaştım. bu hengame sırasında sahil programı bitmiş oldu zaten.
disco time, disco time diye sunum yapan sarışın bir dilberin peşine düştüm. kafa dağıtırım diye gittiğim disko alanı yanlış yerde olduğuma dair net bir fikir ortaya koymuştu artık. bu noktalara hiç değinmek istemiyorum. pist bom boş. sarhoş bir grup insan. kulak zarlarını patlatan iğrenç müzikler. bu yazıyı yazmamdaki asıl amaç minikte olsa kısa bir tatil yapma planı yapanlar için rehber olabilmek. kesinlikle 1. ağızdan referanslar bulup gideceğiniz yeri bu kritere göre belirleyin. aksi halde benim gibi 4 günü berbat ötesi geçmiş biri olarak tatilinizi çöpe atmış olabilirsiniz.