bugün

devşirme sistemi saadet miydi eziyet miydi

ilk uygulandığı yıllarda aileler son derece gönülsüzdü şüphesiz. Yeniçeri kethüdaları her 40 evden bir kanlı çocuğu itinayla seçerken binbir zorlukla karşılaşıyordu.(Burada "kanlı" derken günümüz tipoloji biliminde de kullanılan "atletik tip"i kastediyorum.)

Çok kalın dudaklılar nefsine düşkün olacağı, ince dudaklılar ise sinsi olacağı gerekçesiyle seçilmezdi mesela. Burnun, kaşın, gözün hepsinin o zamanki "medrese" ilmine göre bir anlamı vardı. Ekseriyetle kafası büyük gözleri küçük Gürbüz çocuklar seçilirdi. Bu yaratılışta insanların kuvvetli cesur ve Zeki olduğu tecrübe edilmişti çünkü.

Bir çocuğun ailesinden ayrılmasındansa bir ailenin çocuğundan ayrılması daha zordur. Günümüzde de böyledir bu. Her neyse ilk zamanlar aileler erkek çocuklarını kız kılığına soktular ancak çok çabuk farkedildi bu. Daha sonra Kılıç tutamasın diye başparmaklarını dahi kestiler.

Ancak zamanla bu çocuklar herkesin bildiği üzere "büyük adam" oldular. Dolgun maaşlı bir işleri, nüfuzları, itibarları oldu. işte o günden sonra bu aileler çocuklarını rüşvetle dahi ocağa sokar oldular. Hatta bir şehzadenin sünnetinde padişahı çok eğlendiren iki hokkabaza "dile bizden ne dilersin" denilince yeniçeri olmak istediklerini söylemeleri ilginçtir. Saray tarihçilerinin bu durumu " ocağa rüşvet girdi, ondan sonra kürt girdi, çingen girdi." Şeklinde eleştirmeleri pek çok yerde karşımıza çıkar.

Sonuç olarak çocuğu zorla alınan her aile ilk başta bu duruma üzülse de ilerleyen yıllarda bu durumu memnuniyetle karşıladılar.

Ilginçtir pek üzerinde durulan bir konu değildir bu. Ne bileyim peter Jackson'a versen al bundan üçleme yap desen hasılat rekorları kıracak bir konudur ancak bizde muhteşem yüzyılda ibrahim paşanın çocukluğu anlatılırken birkaç kare gösterilmiştir.

(bkz: ilber ortaylı tadında entry girmek)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar