bugün

one last goodbye

Moralim bozuksa bu şarkıyı dinleyip ağlarım ben. Liseden beri 8 senedir dinlerim. Yine dinliyorum..

Rüyalarımda belki seni görürüm diyedir uykularım.. Bedeniminin dinlenmesine ihtiyacım yok. Sana ihtiyacım var. Vardı..

Biterse -ki bu kez ben umut denilen o duygudan dahi yoksunum- ne yaparım ben diye düşünüyorum iki saattir. Şimdiden böyle acıyorsa gerçekten bittiğinde ne kadar acır? Bir tahminin var mı? Varsa söyleme bilmeyeyim..

yaşadığım bunca hayal kırıklıklarına rağmen hala sevgini derin bir şekilde hissedebilmemin mantıklı bir açıklaması yok. Mantıksiz bir açıklamasıysa hep vardır. Ama sen anlar mısın o mantıksızlıkları? Yoksa beni mantıksizlikla mı suçlarsın?

"Hayat." demişti banktaki yaşlı amca.

- Hayat nedir bilmiyorum. 78 yaşındayım. Bir keresinde köydeki ağa kızına vuruldum. Ama öyle vurulmak ki dişlerim ağzımda birbirini patakliyor sanki. Dizlerim birbirine vurmaktan yara olmuş. Olmadı ama olmazdı zaten. Sonra kendime gelemedim epey süre. Kebdime yediremedim. Ankaraya geldim. Babamın samimi olduğu kuyumcu bir arkadaşı vardı. Onun yanında çırak olarak başladım. Aradan yıllar geçti. Öyle hızlı geçti oyle hızlı geçti ki.. Önce annem gitti sonra babam. Sonra erkek kardeşim. Dedim ki cok kötü bir insanmışım ki ailemdeki herkesin ölümünü izledim.. Bir şey yapamadan izledim.. Hiç evlenmedim.. Hiç kimseyle bir münasebetim olmadı. Sadece bir kere genelevin birinde pişman olduğum bir şey yaptım.. Melek gibi bir kızdı. O köyde aşık olduğum ağa kızına benziyordu.. Kendime kizdim yıllarca. Ve bil ki zamanı yavaşlamanın tek yolu pişman olmaktır.. Herhangi bir davranışın için pişman olduğunda zaman acıyı daha fazla hissetmen için çölde giden kervan hızında ilerler..ve çok acı çekersin, umduğundan hak ettiğinden fazlasını çekersin.. Bak burada ağlamak için yaşın çok genç. Birini çok sevmissin belli oluyor gözlerinden..biri çok acıtmış seni. Biri çok ağlatmis seni. Hâlâ da ağlatıyor. Ama sorarım sana. Bu ne zamana dek böyle gidebilir? Üzülmek dedim zamanı yavaslatir. Ve çok üzülen insanlar yavaş yavaş ölürler. Yaşamları da bu yüzden uzundur. Anlıyor musun? O kıza bunların değmeyeceğini çok kişi söylemiştir. Biliyorum o kıza dünyaları versen yeriydi ama seninle mutlu olamayacak o kız. Sen onu mutlu etsen de o senin mutlu olduğun gibi olmayacak.. Onun gülümseyişinden cennet yaratmanın ona hiçbir yararı yok. Evet her insan bencildir biraz. Sen de bencilsin biraz. Onu kendinden çok sevmen hiçbir zaman onun seni sevmesi anlamına gelmeyecek.. Hiçbir zaman.. Kalk kendini toparla. Unutmayacaksin biliyorum, unutamayacaksın. çünkü ben bir an olsun o ağa kızını unutamadım. Ama geri kalan tüm yaşamım boyunca bu pişmanlıkla yaşadım, hâlâ da yaşıyorum. Bak şimdi ne var ellerimde? Boşluk. Evet Bu yaşlı ellerde kocaman bir boşluk var. Onca zamana rağmen bu boşluğu dolduramamın verdiği pişmanlıksa öyle büyük ki.. Anladın mı beni?

+ anladım..