bugün
- icardi190527
- hamas bir terör örgütüdür15
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- futbolcu ismiyle nick almak12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım13
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
--alıntı--
Kantura ibrahim'in eşlerinden üçüncüsü olduğu düşünülen kadın.
Tevrat'ta adı Keturah olarak geçer. Hadîslerde de yer bulmuştur. Aslında o hadislerde geçen Kantura'nın ibrahim'in eşi olduğu belirtilmemiştir. Hadislerde Kanturaoğulları'nın Doğu'da olduğu, bir gün gelip islam hakimiyetini Araplar'dan söküp alacağı anlatılır. Ama bu Kanturaoğulları'nın kim olduğu ile ilgili bilgi verilmez. Daha sonraki yüzyıllarda gelenler, Kantura'yı Tevrat'ta da adı geçen Keturah ve Kanturaoğolları'nı da Türkler olarak yorumlamışlardır.
Bu düşünceye göre, ibrahim'in eşi Sare'den olma ishak'ı yanına (Babil yakınları) almış, diğer eşi Hacer'den (Hagar) olma ismail'i Mekke'ye (eski adı Bekke) bırakıp Sare'nin yanına dönmüştür. Diğer eşi veya bir rivayete göre cariyesi olan Kantura'dan olma birkaç oğlunu da Tevrat'ta anlatıldığı üzere çok uzak ve kurak biryerlere göndermiştir. O oğulları ibrahim'e gidip ağlayarak kendilerini o kurak ve uzak beldelere göndermemesini istemişler, ancak ibrahim bunun kendisine Allah tarafından emredildiğini anlatarak onları göndermiştir.
Bu kişiler Orta Asya'ya gidip yerleşmişler ve oradaki Hunlar'ın arasında çoğalmışlardır. Türkler'deki Han soyunun asil ve kutlu sayılmasının sebebi ve onlara yöneticiliğin Tengri tarafından verildiği inancı buradan geliyor olabilir.
Kantura adının kökeni ve Kantura'nın etnik kökeni de tartışmalıdır. Bu ismin Türkçeden geldiği ve Prototürkçe bir kelimenin söyleyiş farkıyla oluştuğu düşüncesi doğruysa Kantura da zaten bir Türk olmalıdır. Zaten Tevrat'taki inanışa göre, ibrahim'in evlendiği üç kadından biri Sare'dir ki bu Sami ırka mensup olup onun oğlu kendi memleketine yerleştirilmiştir. Hacer Mısırlı yani Hami olup o da o bölgeye yakın olan Mekke'ye yönlendirilmiştir. Kantura ise Yafes oğullarından, yani Türk'tür ve oğulları kendi coğrafyalarına gönderilmiştir.
Süryani tarihçi Malatyalı Ebu'l Ferec'in bir eserinde ibrahim peygamberin Türk padişahının kızı Kantura ile evlendiği yazılmaktadır. Yine Kazanlı Mehmet Murad Remzi'nin Telfik'ül-ahbar eserinin 1908 Orenbourg baskısının birinci cildine göre Kantura ismi Han-ı Turan yani günümüz Türkçesiyle Turan hakanının bozulmuş şeklidir.
kaynak: wikipedia
--alıntı--
Kantura ibrahim'in eşlerinden üçüncüsü olduğu düşünülen kadın.
Tevrat'ta adı Keturah olarak geçer. Hadîslerde de yer bulmuştur. Aslında o hadislerde geçen Kantura'nın ibrahim'in eşi olduğu belirtilmemiştir. Hadislerde Kanturaoğulları'nın Doğu'da olduğu, bir gün gelip islam hakimiyetini Araplar'dan söküp alacağı anlatılır. Ama bu Kanturaoğulları'nın kim olduğu ile ilgili bilgi verilmez. Daha sonraki yüzyıllarda gelenler, Kantura'yı Tevrat'ta da adı geçen Keturah ve Kanturaoğolları'nı da Türkler olarak yorumlamışlardır.
Bu düşünceye göre, ibrahim'in eşi Sare'den olma ishak'ı yanına (Babil yakınları) almış, diğer eşi Hacer'den (Hagar) olma ismail'i Mekke'ye (eski adı Bekke) bırakıp Sare'nin yanına dönmüştür. Diğer eşi veya bir rivayete göre cariyesi olan Kantura'dan olma birkaç oğlunu da Tevrat'ta anlatıldığı üzere çok uzak ve kurak biryerlere göndermiştir. O oğulları ibrahim'e gidip ağlayarak kendilerini o kurak ve uzak beldelere göndermemesini istemişler, ancak ibrahim bunun kendisine Allah tarafından emredildiğini anlatarak onları göndermiştir.
Bu kişiler Orta Asya'ya gidip yerleşmişler ve oradaki Hunlar'ın arasında çoğalmışlardır. Türkler'deki Han soyunun asil ve kutlu sayılmasının sebebi ve onlara yöneticiliğin Tengri tarafından verildiği inancı buradan geliyor olabilir.
Kantura adının kökeni ve Kantura'nın etnik kökeni de tartışmalıdır. Bu ismin Türkçeden geldiği ve Prototürkçe bir kelimenin söyleyiş farkıyla oluştuğu düşüncesi doğruysa Kantura da zaten bir Türk olmalıdır. Zaten Tevrat'taki inanışa göre, ibrahim'in evlendiği üç kadından biri Sare'dir ki bu Sami ırka mensup olup onun oğlu kendi memleketine yerleştirilmiştir. Hacer Mısırlı yani Hami olup o da o bölgeye yakın olan Mekke'ye yönlendirilmiştir. Kantura ise Yafes oğullarından, yani Türk'tür ve oğulları kendi coğrafyalarına gönderilmiştir.
Süryani tarihçi Malatyalı Ebu'l Ferec'in bir eserinde ibrahim peygamberin Türk padişahının kızı Kantura ile evlendiği yazılmaktadır. Yine Kazanlı Mehmet Murad Remzi'nin Telfik'ül-ahbar eserinin 1908 Orenbourg baskısının birinci cildine göre Kantura ismi Han-ı Turan yani günümüz Türkçesiyle Turan hakanının bozulmuş şeklidir.
kaynak: wikipedia
--alıntı--
güncel Önemli Başlıklar