bugün

hıncal uluç

bugünkü yazısında toplumun bir kanayan yarasına daha parmak basmış, aşmış, bitirmiş süpersonik yazar.

http://www.sabah.com.tr/h...46468FE9639090EE4661.html

neymiş konu, uçak piste teker koyduktan sonra, parka giderken ayağa kalkıp, önce çıkabilmek için kapıya üşüşen mahluklar ve bunları uyarmayan diğer tüm yolcular da koyunlar.

yahu amcacım sana türkiyenin en çok okunan gazetesinde köşe verilmiş, bu mu parmak basacağın yara, olay, mesele?

zaten yazıdaki şu iki cümle "bence" hıncal "usta"'nın abartılı hezeyanının nedenini anlatıyor.

"Ben en önde oturuyorum"

"Anasının karnından beş ayda fırlamış biri, businessin oraya gelmiş ayakta bekliyor.."

hmmm, hıncal "usta" businessde oturuyor. sakın bu abartılı hakaretlerin sebebi, kabin güvenliği değilde, senden daha az para vermiş birinin seninle aynı anda uçağa binip, senden önce uçaktan inmesinin verdiği hazımsızlık olmasın?

zaten yazının gelişme bölümü fiks hıncal kokuyor. "eğer bu x olay amerika'da, avrupa'da olsa, bunu yapan kişi x süre ceza alır, pişman olur, bir daha yapamazdı, ama burası türkiye"

e iyi de dediğin gibi burası türkiye, senin gibi bir yazar da avrupa'da, amerika'da olsa otel, restoran tanıtan bir gazeteden başka bir yerde yazamazdı. o da sahipleri tanıdıksa.

yani koşullar farklı. 250, 300 milyon aylıkla çalışan bir çok insan var bu sana yabancı türkiye'de. 50 yaşına gelip de bırak oteli, deniz göremeyen insanların olduğu gibi.

zaten çoğu yazında "kanatçı hıdır usta açılmış gidin parmaklarınızı yiyin tel : 0 123 23 45" veya "geçen çağırdılar gittim kaldım x otel, otel demeye bin şahit. tel : 212 12 12", "34 rrr 001 plakalı ayı" yazıp savuşturuyorsun, reklam yapıyorsun.

bence şükretmelisin "usta", şükretmelisin. bu donanımla, böyle şeylere sahip olabildiğin için.