experimental

iş hayatındaki bazı değişiklikler nedeniyle, şu aralar başını kaşıyacak vakti olmayan yazar, zaten saçı olmadığından başı da kaşınmaz ya neyse...

bunu neden mi paylaştım, söykü'nün bu sayısındaki gecikme tamamen benim suçumdur, öyküler hazır, yeni sayının konusu hazır, her şey hazır, bir tek benim 1 saat oturabilmem lazım internetin başına lakin beceremedim, inanın 24 saate 48 saat sığdırmaya çalışıyorum, gecikme için kimseyi değil sadece beni suçlayın lütfen.

ayrıca hem söykü, hem uludağ sözlük, hem de öykü yazan tüm uludağ sözlük yazarlarını yakından ilgilendirecek büyük bir haberin altyapısı ile uğraşıyordum bir süredir, istanbula gidiş gelişler, toplantılar vs. lakin tam bu dönemde yurtdışına çıkmam gerekti, döner dönmez bu büyük haber gelişmeler butonunu aydınlatacak, aydınlatmalı, aydınlatır diye umuyorum, ummaya vakit bulamıyorum.

zaman sürekli azalan bir hazine be sözlük, zaman bir hazine ve ben meteliksizim...

otel odalarının neden çatıları yok....