bugün

26 yaşında olmak

6 yaşında okula başladım, kendi yaşıtlarım mahallede oyun oynarken ben ise mektebe gidiyordum, bu durum bana büyük bir adam olduğum hissi telkin ediyordu.

8 yaşında sünnet oldum, artık erkekliğe adım atmıştım, ben ise kendimi koca bir adam oldum artık diye düşünüyordum.

12 yaşında bir kızdan hoşlandım fakat, o ise başka birisiyle çıkıyordu. ben koca bir adam olmuştum.

15 yaşında liseye başladım, ben kocaman bir adamdım artık.

16 yaşımda aile sorunlarım vardı, hayat bana çok müthiş bir vole atıyordu, fakat ben biliyordum artık, çocuk değildim herşeyin üstesinden gelebilirim.

17 yaşında çok pis aşık oldum ve ben artık büyümüştüm.

19 yaşında çok zor bir dönemden geçiyordum, ya okulumun üstünü okumaya devam edecektim ya da başka bir seçim yapacaktım. biliyordum ben büyümüştüm.

20 yaşında uzun olan saçlarımı kestirmiştim, çevremdekilere göre kocaman adam olmuştum, yakışmazmış koca adamlara uzun saç iyi etmişim kestirmekle. ben büyümüşüm.

21 yaş kalbimi kırdılar ama ben büyümüştüm.

22 yaş başka bir şehirdeydim evimden uzaktım, bir evim vardı ve kimse bana karışmıyordu. kocaman bir adam olmuştum artık, ben büyümüştüm.

22- 24 yaş arası, okulmuş aşkmış falan filan ve üniversiteden yeni arkadaşlarım vardı, ben büyüdüm.

25 yaş mezun olmuştum, ailem diploma törenime geldi bol bol resimler çektirdim falan filan, akabinde ise hemen askere gittim ben büyüdüm artık, ailem geçirdi otogardan falan filan işte..

26 yaş doğum günümü asker ocağında 6 saat nöbet eşliğinde kutladım, büyüdüğümü düşündüm gari nöbet kulesinde, neyse bitirdik geldik evimizede sağ salim.. 3 aydır işsizim, evde oturuyom.. ara sıra evdekilerin gözüne batıyormuşum gibi oluyor, bu durumdan acayip bir şekilde sıkıldım yani sözlük.. neyse burası itiraf başlığı değil.

şimdilerde arkadaşlarımın bol bol düğün davetiyesini alıyorum, facebookta çocuklarının resimlerini beğeniyorum, pek fazla görüştüğüm arkadaşım falanda kalmadı.. facebook'tan takip ediyorum milleti.. herkes işinde gücünde..

bir de büyükler bana kocaman adam olduğumu söylüyorlar ara sıra, artık evlilik falan yapabilirmişim..

fakat ben hâlâ oyuncaklarımı, 999 oyunlu aterimi, tasolarımı, mavi önlük ilk giyişimde ve ortaokula başladığımda kravat takdığım zaman duyduğum heyecanımı, bayramlık elbiselerimi, vefat eden büyüklerimi aklımdaki çocukluk anılırımı dün gibi hatırlıyorum, sanki ben hiç büyümedim...