beşiktaşlı olmanın nedenleri

daha çocuğum, ilkokula gidiyorum. ablamla birgün oturduk, uzun uzun düşündük, "biz artık büyüdük, adamakıllı bir takım tutmamız lazım, öyle her atılan gole sevinemeyiz artık. o zaman düzgün bir takım bulmalıyız, ama çoooook düzgün olmalı. futbolcuları da iyi adamlar olmalı" dedik. ablam da "beşiktaş'ı tutalım, çok düzgün takım" demişti. baktık futbolculara, 1995-2000 yılları arasıydı. alpay var( o zamanlar fırtınaydı yavrum benim), oktay var, şifo mehmet var, tayfur var....kadro gayet iyi. ama önemli olan kadrodaki adamların "düzgün" insanlar olması. şimdi sorsanız o "düzgünlüğün" mantığını açıklayamam, çünkü bilmiyorum o zaman nasıl bir kriter taşıyor bu düzgünlük. tamam tuttuk da bi senesi hangi sene hatırlayamadım, beşiktaş düştükçe düşüyor. yine bırakmadım, öyle takım her yenilgide bırakılır mı! böyle taraftarlık olur mu dedim, birçok arkadaşım isyan edip bırakmış ama bir hafta sonra beşiktaş'a geri dönmüşlerdi. hey gidi mal çocukluk yılları! ama hala da beşiktaşlıyım, iyi ki o yaşta oturup düşünmüşüm ve ablam bu takımı tavsiye etmiş. o denli düşünülüp tartılmıştır ve doğru yol bulunmuştur.