ramazan oruç siyaset ve iftar çadırı

naber lan ipneler?

farkındaysanız ramazan geldi..."geldi de bana mı geldi amk" diyenler başka başlığa yönlenebilirler. biz biraz dini sohbet yapacağız...

maklube demokrasisinin ramazan ayına gelen kısmının dört köşesidir bu kelimeler.

ramazan, oruç, siyaset, iftar çadırı...

her birinden vıcık vıcık şerefsizlik ve vıcık vıcık riyakarlık akmakta son zamanlarda...

"ah...nerede o eski ramazanlar" diyecek değilim. bana ne? neredeyse nerede. ben bu güne bakarım.

evet bugüne...

bugün tüm kanallarda, sokaklarda, yaşadığımız her yerde insanlarda ciddi riyakarlıklar gözledim. hani sanayide kalfalık yapıp cuma günleri sırf işten kaytarsın diye cuma namazına giden apaçiler yok mu? hah işte bugün tüm insanlarımız böyle neredeyse.

anlatıcam inanmayacaksınız...
bugün bir telefon aldım, "protest bey, size ramazanın 13. günü için 25 kişi yazdık..." diyordu telefondaki ses. hangi kurumdan, hangi bağlantıdan ve kimlerin isimleri refere edilerek geldiğini yazmayacağım şimdilik...

25 kişilik iftar. nerede? osmangazi belediyesi iftar çadırında...
zorunda mıyım? değilim, ama mahalle baskısı işte, maklube demokrasisinin tüm vıcıklığı ile karşımda duruyor.

telefondaki kişiyle para konusunu hiç konuşmuyoruz bile, zira bursa'da inşası süren okulları için 300.000 dolarlık teklifim önlerinde duruyor.
o gece benim gibi en az 15 kişiden 25'er kişilik iftar yemeği parası kopartacaklar, sonra da iftar duasında bizim paralarımızla pensilvanya'daki terörist için dualar edilecek. onun ölmüşlerinin rahmetine, maşallah...inşallah...

bu hezeyanlarla yaktım sigaramı trafikte...
ilk ekip tarafından çevrildim 40 ile giderken, benden başka herkes emniyet kemersiz araç kullanırken emniyet kemerim takılı olmadığından dolayı 70 tl ceza yedim ve arabam koltuklarının altına varana kadar arandı, gbt'me bakıldı... bir sigara daha yakıp imamın ordusunun mensuplarının yüzüne yüzüne üfledim hunharca...

iftar çadırına girmiştik amına koyayım, buralara nasıl geldik ya şimdi?
neyse...
sanıyorsunuz ki sırf akepeli belediyeler böyle milletin parasını iftar çadırlarında çarçur ediyor.
hayır...
alayı böyle, cehepelisi, mehepelisi, bedepelisi...hepsinin iftar çadırları var, bizimkisi klimalı allaha şükür, onun için şükrediyorum, bizim iftarımıza oruç açmaya değil de kendini göstermeye gelecek yavşaklar serin serin açacak oruçlarını, adım gibi biliyorum çoğu da benim gibi oruçsuz olacak...

ama iki belediye başkanı, üç encümen azasına kartını verebilirse ne ala.

onun için ne diyoruz;
"oruç tut sıhhat bul..."

haydi koydum amınıza, hayırlı ramazanlar...

yazarın notu;
benim bildiğim sağ elin verdiğini sol el görmezdi, ama şimdi öyle mi? kim daha çok kişiye iftar verip, kim daha fazla erzak paketi dağıtıyorsa daha efdal müslüman oluyor...