29 mayıs 2012 thy grevi

kabin memurluğunun ne kadar zor olduğunu, 3.5 yıl boyunca beraber olduğum eski kız arkadaşım sayesinde yıllar önce öğrenmiştim. herkes sanıyor ki hostesler ve hostlar uçak kalktıktan sonra sadece uçuyorlar.

kimi zaman o kadar yoğun oluyorlar ki ne yemek yemeye, ne su içmeye fırsatları oluyor bu insanların. defalarca ağlayarak eve geldiğini, defalarca sinirden, stresten ağladığını ve işi bırakmak istediğini biliyorum eski kız arkadaşımın.

Türk hava yolları yönetim kurulu başkanlığına temel kotil tepeden indirildiğinde, bu olayların buralara varacağı belliydi zaten. Türk hava yolları büyüyor öyle mi ? Nasıl büyüyor peki ? Filosunu genişleterek mi ? Yeni uçak alarak ve alt yapısını buna uygun hale getirmeden, sadece iş gücünü insanların üzerine yıkarak ve çalışan personelin insanüstü şartlarda çalışmasını sağlayarak mı büyüyor ?

ya da barcelona ve manchester'ın resmi sponsoru olup, bu kulüplerle reklam filmi çekerek mi büyüyor ? ha sahi bir de kevin costner abimiz vardı reklamlarında oynayan. Duyduğum kadarıyla, yaklaşık 2 yıldır verilmeyen harcırah, benzin parası ve uçuş personelinin asıl gelirini sağlayan ek ücretler söz konusu.

Şimdi insan düşünüyor. Reklamlara ya da filo genişletilmeye harcanan bütçe, kabin memurlarının şartlarının düzeltilmesine bir nebze harcanmış olsaydı da bu insanlar bu grevi yapmak zorunda kalmasalardı.

Deniyor ki insanın hastası var, cenazesi var, işi var, gücü var. Kardeşim sen de haklısın da bunu yapanlar da insan. Sen sanıyor musun ki o greve katılanlar arasında bu tip dertleri olan kimse yok ? Adam zaten işinin, ekmeğinin peşinde orada. Sessiz kalmaya devam etse, daha düşük maliyetle onların işlerini bir iki seneye kadar ellerinden alacak olan habom diye bir oluşum var.

nedir bu habom, uçak teknisyeni değil de, başka teknik bölümlerde okuyan adamların, daha düşük ücretle, "bakın bu uçak, mekanik şöyle işliyor, nasıl olsa siz de teknikersiniz ahan da öğrenin" mantığıyla dayatılan bir thy kuruluşu. canlarım benim ne kadar da iyi düşünmüşler değil mi ? nedir bu oluşumun amacı, kadrolaşmanın ağa babası olmak. Başka da bir şey değil.

otobüs şoförleri 9 saat direksiyon başında olabilirken, uçuş personeli 14 saat boyunca aralıksız çalışıyorlar. Ve şoförler gibi oturarak da değil. 14 saat boyunca ayakta, 14 saat boyunca koşturarak. Bunun bir karşılığı olmalı. Her şeyden önce bu çalışanların insan oldukları unutulmamalı !

Bundan 5 yıl önce falan birçok uçuşu iptal olmuştu thy'nin. Ve o dönem başvuru yapan tecrübeli tüm personeli thy bünyesine kattı. bana öyle geliyor ki şimdi o şişirmeyi, kendi yandaşları lehine çevirmeyi planlıyorlar. Bu grev de onlar için bahane oluyor. işten çıkartılacaklar açıklaması yapılmış greve katılanlar hakkında ki grev zaten rapora dayandırılarak yapılmış. yani resmi bir grev yoki çalışmayan tüm personel sağlık raporu almışlar iki günlük. Hal böyle olunca, bu olaydan sonra işten çıkartmalar olursa gerçekten bu ülkenin diktatörlükle yönetildiğine tam olarak inanacağım.

insanların hakkını araması, bugüne kadar hiç böylesine göz önünde olan büyük bir kuruluş tarafından gerçekleştirilmemişti. Tüm kalbimle yanınızdayım ve umuyorum ki istediğinizi alacaksınız !