bugün

deizm ve ateizm

ateizm ve deizm teoridir derken? sanki teist bir tanrı inancı literatürde "fact" olarak geçiyormuş gibi bir izlenim bırakmaya çalışmışsınız sanırım. herhangi bir tanrı iddiası* teori bile değildir, bilimsel bir hipotez olarak bile değerlendirilemez çoğu zaman. bir şeyin hipotez olabilmesi için test edilebilir bir iddia ortaya atmanız gerekir. metafizik bir varlık ileri sürüp sonra şu şöyledir böyledir deyip ona nitelik atadığınız zaman j.k rowling gibi bir hikaye yazarı oluyorsunuz sadece. ha bu inanmayın ona buna demek değil. istersen yoğurda tap banane, ama gelip inancınla bilimsel bir yönü varmış gibi artistlik yapma, olmuyor cidden çok samimiyim.

her türlü tanrı argümanı ve tanrıya karşı olan argümanlar felsefi argümanlardır, bilim bu konuda yardım edemez çünkü tanrı dediğin şey çok farklı yönlerde tanımlandığı gibi çoğu zaman metafiziktir. o yüzden teoirlerden bahsetmeyin, birşey biliyormuş gibi gözükürsünüz ama gerçekler öyle değildir.

ateizm bir tanrı olmadığını kanıtlamak zorunda değildir. ateizm bir inanç da değildir. inanç eksikliğidir. cilli koleksiyonu yapan bir adama hobi sahibi denilir, cilli koleksiyonu yapmayan bir adama hobi sahibidir denmez, böyle bir hobisi yok denir.

ortaya bir iddia attığınız zaman, o iddiayı destekleyen kişiler onu kanıtlamak zorundadır, olmadığını düşünenler değil. tabi olmadığına dair de kanıt getirilebilir bu mümkündür ama kanıt sorumluluğu iddia sahibine aittir, bu hukuk dahil her türlü bilimde de böyledir.

kuranda ve diğer semavi dinlerde bahsedildiği şekliyle bir tanrı olamayacağının en basit örneklerinin biri alim-i mutlak kadir-i mutlak çelişkisidir. yani bir varlık hem her şeyi bilip hem de her şeyi değiştirme gücüne sahip olamaz.* ha bir dakka bekle genç, iki dakikada kafanda çevirdiğin o "cevap" var ya onu bir beklemeye al önce okumaya başla çünkü bu sorun üzerinde daniel dennett gibi günümüzün önde gelen filozofları da dahil bir çok filozof kafa yormuş ve bu çelişkiye gerçek bir çözüm getirememiştir. basitçe anlatmak gerekirse bir varlık geleceği ve neyin nasıl olacağını daha herşeyi ortaya koyarken bildiği için bu gidişatta bir değişiklik yaparsa kendi bilgisini yanlış çıkartmış olur.*

bunun yanında her şeyin bilinmesi kader sorunsalını da beraberinde getirir. insanları daha dünyaya getirirken her türlü özelliğini bilirseniz ve onları o şekilde dünyaya gelmelerine onay verirseniz onlara gerçek anlamda bir özgür irade vermemiş olursunuz. örneğin benim tanrı konusunda böyle düşünüp böyle bir sonuca varacağımı biliyordu tanrı ve daha dünyaya gelirken beni bu şekilde var olmama onay verdi. dolayısıyla cehenneme gitmek için yaratılmış oldum ben. e onca öğretiye, birsürü sureye, ayetlere ne oldu şimdi?

mantık kuralları dahilinde yargılandığında böyle bir tanrının var olması mümkün gözükmemektedir ve bu konularda hem ateizm hem de teizm cephesinden yüzlerce fikir yağmıştır tarih boyunca ancak filozoflar bu tür basit sorunsallara tatmin edici cevaplar halen daha veremezler. teistlerin bu konularda tek yaptıkları sözleri veya kelimeleri çarpıtmak ya da sorudan ad hominem ya da farklı yöntemlerle kaçmaya çalışmaktır.

ha eğer her şeyi bilmeyen ancak her şeye gücü yetebilen ve kusursuz nitelikleri olmayan bir varlığa tanrı demek istiyorsanız bu metafizik ya da evrenin ötesinde bir şey olduğu iddia edilse dahi mümkündür. ama bu sefer bunu yine de bilimsel olarak kanıtlayamayacağımız için kuru inanış olmaktan öteye gidemeyecektir. mesela böyle bir tanrı konusunda deistim ben ama semavi dinlerin tanrısı konusunda ateistim -burada önemli nokta ateistlerin anti teist derken teist ile semavi dinlerin tanrısını kastediyor olmalarıdır, bu %99 böyledir-, tanrı argümanı değiştikçe görüşler de dolayısıyla değişir yani.

hadi bunun gibi başka çelişkiler var kuranın içinde en temellerinden bahsettim de hadi hepsini bir kenara bırakalım hiç çelişkisi olmasın tanrının. hani o çok sevdiğiniz argüman var ya watchmaker-akıllı tasarım- argümanı. bir saati yapan vardır bunu bilirsiniz dolayısıyla bu kadar evren de kendi başına var olamaz bir imalatçısı vardır, bu da allahtır diyorsunuz hani. hadi var diyelim bir imalatçısı, nereden biliyorsun o imalatçının allah olduğunu? dünya üzerinde yüzlerce tanrı argümanı var bazısı eski bazısı hala duruyor, nereden bileceğiz bunun senin tanrın olduğunu?

ha eğer Tanrı akıl ve mantık ötesi ise yani akıl ve mantıkla kavranamaz ise yani ateistlerin getirdiği "tutarsızlık" iddiaları geçersiz ise bu durumda sadece "hissediyorum" diyebiliyorsunuz ya. Hislerinize neden güveniyorsunuz? Hislerin her zaman doğruyu gösterdiğinin kanıtı nedir?

Bir keresinde birisi bana ona bazı tutarsızlıkları gösterince aklı mantığı aşağılamak için "2,5 kg et parçasına güvenme" demişti (beyine atıfta bulunuyor). "Senin dayanağın nedir?" dedim. "Hislerim" dedi. "iyi ama aklı 2,5 kg gram et parçasının ürünü diye aşağılarken hislerin kaynağı ne ki ona güveniyorsun" dediğimde cevap alamamıştım...

yani kısacası bu dünya dönmüyor arkadaşım, dönmez. dönseydi hepimiz de bunun farkında olurduk.
güncel Önemli Başlıklar