bugün
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı19
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı10
- alex de souza11
- anın görüntüsü24
- bik bik'in cinsiyeti14
- dokunmaya kıyamadan sevmek8
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz12
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur10
- karıya kıza doymuş erkek23
- bir gün önce tanışılan kızın yazlığa davet etmesi16
- gulmekicinyaratilmis8
- travestilerin genelde kürt olması14
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz19
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek20
- sık sık aldığınız iltifatlar15
- çok üzgünüm sözlük8
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz11
- icardi190517
- erkolar kapatılsın11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor9
- aşık olmadan sevişmek9
- mühendis erkeklerin genel özellikleri16
- maca sekiz11
- nervio8
- türklerin çok kolay devlet kurması9
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur31
- kötü gününde sevdiğine mi gidersin seni sevene mi14
- insan olmaya ceyrek kala13
- arda güler12
- etine dolgun kız8
- fatih terim9
- taktik verin15
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz22
- gecenin şarkısı10
- icardi1905 adamdır12
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi10
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri10
- her türk vatandaşına türkiye gezisi12
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması14
- sizi cuma saflarında göremedim sözlük10
- akp chp yakınlaşması10
- risale i nur21
- en çok yaşamak istenilen şehir10
- beni özlediniz mi10
- selahattin demirtaş13
- allaha küfür etmek10
- türklerden adam çıkmaması12
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil22
- ruh varsa neden görünmüyor13
Ona ülkesinde ''Bebel'' diyorlar. Haşarı, sevimli ve kesin 'şeytan tüyü' taşıyan Jean Paul Belmondo, Paris yakınlarında 1933 yılında dünyaya geldi. Uzun süre bir yerde kalamadığı için çeşitli okullarda okudu. Genç yaşta boksörlüğe ciddi merak saldı; kırık burnunu o zamanlar edindi. Uslanmayan ruhunu tiyatroyla yatıştırmaya karar verdi. Konservatuara yazıldı ama mezun olurken hocalarının ondan pek umudu yoktu. Nedeni yeteneği değil, serseri görünüşlü yüzüydü, onlara göre...
1957 yılında Marc Allegret'nin ''Sois Belle et Tais - Toi - Uslu Bir Kız ol... Ve Konuşma'' filmiyle sinemaya adımını attı. Aynı filmde, ilerde en büyük rakibi olarak gösterilecek olan Alain Delon da oynuyordu.
Birkaç küçük filmde daha oynadıktan sonra, geleceğin büyük yönetmenlerinden birinin Jean - Luc Godard'ın ilk uzun metrajlı filminde, ''Serseri Aşıklar''da -dedikodulara bakılırsa birkaç yemek parası karşılığı- oynamayı kabul etti. Geriye dönüp bakıldığında iyi ki kabul etmiş diyor herkes...
Evet, sinemada Yeni Dalga akımının doğuşu bu filmle müjdelenmişti. Bu tarihten sonra sinemada herşey yeni bir anlayışla ele alınacaktı. Yeni bir başlangıcın yeni kahramanları olacaktı elbette... Jean Paul Belmando, 1960 yılında starlığını böyle ilan etti.
Fransa'nın en ünlü oyuncularıyla adı anılır olmuştu. Dünyada da Humphrey Bogart veya James Dean'la kıyaslanmaya başlanmıştı.
Çirkinliğini ve sempatikliğini öyle ustalıkla kullanıyor, kamera karşısında öyle doğal, öyle içten davranıyordu ki, bu ani gelen şöhret uzun yıllar devam etti. Bu süre içinde birbirinden güzel yapımlarda rol aldı.
Peter Brook'un ''Moderato Cantabile''si, Vittorio de Sica'nın ''La Ciociara - iki Kadın''ı, Jean Becker'in ''Un Nomme la Rocca - Parmaklıklar Arkasında''sı, Jean - Luc Godard’ın ''Kadın Kadındır'' ve ''Çılgın Pierrot''su peşi sıra geldi.
Bu kadar başarılı yapımlara rağmen Belmondo adını tüm dünyaya duyuran, biraz hafif bir macera filmi oldu. Yönetmenliğini Philippe De Broca'nın yaptığı 1962 yapımı ''Cartouche - Sevimli Haydut'' aktörün kaderini de belirledi denebilir. Fransız Devrimi öncesinde geçen filmde Belmondo, kralın adamlarına kafa tutan, bol bol kılıç sallayıp, oradan oraya sıçrayan, etrafıyla dalga geçen; vakit bulduğunda da güzel Claudia Cardinale'ye kur yapan bir maceracıyı canlandırıyordu. Artık seyirci, konusu ne olursa olsun sevimli aktörü bu tür aksiyon filmlerinde, bu tipte görmek istiyordu.
Bu isteğe hiç karşı çıkmadı; 1964'te yeniden De Broca'yla ''Rio Macerası''nda buluştu.
1960'ların ikinci yarısında ününü pekiştiren macera, aksiyon filmlerine tam hız devam etti: Tatlı Serseri, Çılgın ihtiras, Çin Macerası, Büyük Reis filmleri geniş kitleleri sinema salonlarına çekti.
Ama bu arada, François Truffaut, Louis Malle gibi yönetmenlerin sanat yönü ağır basan yapımlarında da yeteneğini gösteriyordu.
Ama 1970 yılında, kendisinin tam tersi bir kulvarda şöhret olan Alain Delon'la çevirdiği ''Borsalino'' filmi, gideceği yolun popüler senaryolardan yana olduğunu gösterdi. Film, her yerde büyük başarı elde etti. Yakışıklı Alain Delon'la, sevimliliği ve çirkinliği ile yarışıyordu. Esprili, maceralı, bol hareketli, güzel kadınlı filmlerine devam etti: Kahraman Aşıklar, Şahane Serseri, Çirkinleri Severim gibi yapımlarda rol aldı.
AKSiYON ÖNE GEÇiNCE
Filmlerinde biraz değişiklik yapması gerektiğini düşündüğünde de, fazla zorlanmadı. Dublör kullanmadan gerçekleştirdiği birbirinden tehlikeli sahnelere daha fazla yer vermeye başladı. Damdan dama atladı, helikopterlerden sarktı, düz duvarlara tırmandı. Örneğin Çapkın Polis, Hırsızlar, Profesyonel, Mağlup Edilemeyen filmlerinde olduğu gibi... Bu aksiyonlar, giderek filmin konusunun önüne geçmeye başlayınca, silah geri tepti ve Belmando, filmleri gişelerde iş yapmaya devam etse bile, gözden düşmeye başladı.
O da birden başka bir alana, ilk göz ağrısına dönüverdi. 1987'de ''Kean'' adlı bir oyunda sahneye çıkarak büyük başarı kazandı. Üç yıl sonra Cyrano de Bergerac rolüyle bir kez daha gönülleri fethetti. Geç de olsa, konservatuardaki hocalarını utandırmıştı!..
Fransızların ''Bebe''si artık yaşlı bir adam. 1999 yılında geçirdiği kalp krizinden sonra, Ağustos 2001'in başlarında yeniden hastaneye kaldırıldı. Sevimliliği, sempatikliği ile çirkinliğini artı puana dönüştüren, çok kısa zamanda tüm dünyanın gönlünü fetheden aktörün özellikle vatandaşlarının kalbinde ayrı bir yeri olduğu kesin. Çünkü o her şeyiyle bir Fransız....
oynadigi filmler:
''Sois Belle et Tais-toi'' (1957 - ilk), ''Les Tricheurs'' (58), ''A Double Tour - Tehlikeli Rabıtalar'' (60), ''A Bout de Souffle - Serseri Âşıklar'' (60), ''Moderato Cantabile'' (60), ''La Ciociara - iki Kadın'' (60), '' Leon Morin, Pretre - Leon Morin, Rahip'' (61), ''La Viaccia - Toy Bir Delikanlı'' (61), ''Une Femme est une Femme - Kadın Kadındır'' (61), ''Un Nommela Rocca - Parmaklıklar Arkasında'' (61), ''Cartouche - Sevimli Haydut'' (62), ''L'Homme de Rio - Rio Macerası'' (63), ''Week-end a Zuydcoote - Dunkirk Kahramanları'' (64), ''Pierrot le Fou - Çılgın Pierrot'' (65), ''Les Tribulations d'un Chinois en Chine - Çin Macerası'' (65), ''Tendre Voyou - Tatlı Serseri'' (66), ''Le Voleur - Hırsız'' (67), ''Ho! - Sonsuz ihtiras'' (68), ''Le Cerveau - Büyük Reis'' (69), ''La Sirene du Missisippi - Evlenmekten Korkmuyorum'' (69), ''Borsalino'' (70), ''Les Maries de I'An 2 - Kahraman Aşıklar'' (70), ''Le Casse- Hırsızlar'' (70), ''Docteur Popaul - Çirkinleri Severim'' (70), ''Le Magnifique - Şahane Serseri'' (73), ''Stavisky'' (74), ''Peur sur la Ville - Şehrin Üstündeki Korku'' (75), ''Le Corps de mon Ennemi - Bitmeyen Kin'' (76), ''L'Animal - Hayvan'' (77), ''Flic ou Voyou - Çapkın Polis'' (79), ''Le Professionel - Profesyonel'' (81), ''Le Marginal - Mağlup Edilmeyen (83), ''Les Cent -et-une Nuits -101 Gece'' (95), ''Les Miserables- Sefiller'' (95), ''Une Chance sur Deux/ Half a Chance-Yarım Şans'' (98)
kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/news/98795.asp#BODY
1957 yılında Marc Allegret'nin ''Sois Belle et Tais - Toi - Uslu Bir Kız ol... Ve Konuşma'' filmiyle sinemaya adımını attı. Aynı filmde, ilerde en büyük rakibi olarak gösterilecek olan Alain Delon da oynuyordu.
Birkaç küçük filmde daha oynadıktan sonra, geleceğin büyük yönetmenlerinden birinin Jean - Luc Godard'ın ilk uzun metrajlı filminde, ''Serseri Aşıklar''da -dedikodulara bakılırsa birkaç yemek parası karşılığı- oynamayı kabul etti. Geriye dönüp bakıldığında iyi ki kabul etmiş diyor herkes...
Evet, sinemada Yeni Dalga akımının doğuşu bu filmle müjdelenmişti. Bu tarihten sonra sinemada herşey yeni bir anlayışla ele alınacaktı. Yeni bir başlangıcın yeni kahramanları olacaktı elbette... Jean Paul Belmando, 1960 yılında starlığını böyle ilan etti.
Fransa'nın en ünlü oyuncularıyla adı anılır olmuştu. Dünyada da Humphrey Bogart veya James Dean'la kıyaslanmaya başlanmıştı.
Çirkinliğini ve sempatikliğini öyle ustalıkla kullanıyor, kamera karşısında öyle doğal, öyle içten davranıyordu ki, bu ani gelen şöhret uzun yıllar devam etti. Bu süre içinde birbirinden güzel yapımlarda rol aldı.
Peter Brook'un ''Moderato Cantabile''si, Vittorio de Sica'nın ''La Ciociara - iki Kadın''ı, Jean Becker'in ''Un Nomme la Rocca - Parmaklıklar Arkasında''sı, Jean - Luc Godard’ın ''Kadın Kadındır'' ve ''Çılgın Pierrot''su peşi sıra geldi.
Bu kadar başarılı yapımlara rağmen Belmondo adını tüm dünyaya duyuran, biraz hafif bir macera filmi oldu. Yönetmenliğini Philippe De Broca'nın yaptığı 1962 yapımı ''Cartouche - Sevimli Haydut'' aktörün kaderini de belirledi denebilir. Fransız Devrimi öncesinde geçen filmde Belmondo, kralın adamlarına kafa tutan, bol bol kılıç sallayıp, oradan oraya sıçrayan, etrafıyla dalga geçen; vakit bulduğunda da güzel Claudia Cardinale'ye kur yapan bir maceracıyı canlandırıyordu. Artık seyirci, konusu ne olursa olsun sevimli aktörü bu tür aksiyon filmlerinde, bu tipte görmek istiyordu.
Bu isteğe hiç karşı çıkmadı; 1964'te yeniden De Broca'yla ''Rio Macerası''nda buluştu.
1960'ların ikinci yarısında ününü pekiştiren macera, aksiyon filmlerine tam hız devam etti: Tatlı Serseri, Çılgın ihtiras, Çin Macerası, Büyük Reis filmleri geniş kitleleri sinema salonlarına çekti.
Ama bu arada, François Truffaut, Louis Malle gibi yönetmenlerin sanat yönü ağır basan yapımlarında da yeteneğini gösteriyordu.
Ama 1970 yılında, kendisinin tam tersi bir kulvarda şöhret olan Alain Delon'la çevirdiği ''Borsalino'' filmi, gideceği yolun popüler senaryolardan yana olduğunu gösterdi. Film, her yerde büyük başarı elde etti. Yakışıklı Alain Delon'la, sevimliliği ve çirkinliği ile yarışıyordu. Esprili, maceralı, bol hareketli, güzel kadınlı filmlerine devam etti: Kahraman Aşıklar, Şahane Serseri, Çirkinleri Severim gibi yapımlarda rol aldı.
AKSiYON ÖNE GEÇiNCE
Filmlerinde biraz değişiklik yapması gerektiğini düşündüğünde de, fazla zorlanmadı. Dublör kullanmadan gerçekleştirdiği birbirinden tehlikeli sahnelere daha fazla yer vermeye başladı. Damdan dama atladı, helikopterlerden sarktı, düz duvarlara tırmandı. Örneğin Çapkın Polis, Hırsızlar, Profesyonel, Mağlup Edilemeyen filmlerinde olduğu gibi... Bu aksiyonlar, giderek filmin konusunun önüne geçmeye başlayınca, silah geri tepti ve Belmando, filmleri gişelerde iş yapmaya devam etse bile, gözden düşmeye başladı.
O da birden başka bir alana, ilk göz ağrısına dönüverdi. 1987'de ''Kean'' adlı bir oyunda sahneye çıkarak büyük başarı kazandı. Üç yıl sonra Cyrano de Bergerac rolüyle bir kez daha gönülleri fethetti. Geç de olsa, konservatuardaki hocalarını utandırmıştı!..
Fransızların ''Bebe''si artık yaşlı bir adam. 1999 yılında geçirdiği kalp krizinden sonra, Ağustos 2001'in başlarında yeniden hastaneye kaldırıldı. Sevimliliği, sempatikliği ile çirkinliğini artı puana dönüştüren, çok kısa zamanda tüm dünyanın gönlünü fetheden aktörün özellikle vatandaşlarının kalbinde ayrı bir yeri olduğu kesin. Çünkü o her şeyiyle bir Fransız....
oynadigi filmler:
''Sois Belle et Tais-toi'' (1957 - ilk), ''Les Tricheurs'' (58), ''A Double Tour - Tehlikeli Rabıtalar'' (60), ''A Bout de Souffle - Serseri Âşıklar'' (60), ''Moderato Cantabile'' (60), ''La Ciociara - iki Kadın'' (60), '' Leon Morin, Pretre - Leon Morin, Rahip'' (61), ''La Viaccia - Toy Bir Delikanlı'' (61), ''Une Femme est une Femme - Kadın Kadındır'' (61), ''Un Nommela Rocca - Parmaklıklar Arkasında'' (61), ''Cartouche - Sevimli Haydut'' (62), ''L'Homme de Rio - Rio Macerası'' (63), ''Week-end a Zuydcoote - Dunkirk Kahramanları'' (64), ''Pierrot le Fou - Çılgın Pierrot'' (65), ''Les Tribulations d'un Chinois en Chine - Çin Macerası'' (65), ''Tendre Voyou - Tatlı Serseri'' (66), ''Le Voleur - Hırsız'' (67), ''Ho! - Sonsuz ihtiras'' (68), ''Le Cerveau - Büyük Reis'' (69), ''La Sirene du Missisippi - Evlenmekten Korkmuyorum'' (69), ''Borsalino'' (70), ''Les Maries de I'An 2 - Kahraman Aşıklar'' (70), ''Le Casse- Hırsızlar'' (70), ''Docteur Popaul - Çirkinleri Severim'' (70), ''Le Magnifique - Şahane Serseri'' (73), ''Stavisky'' (74), ''Peur sur la Ville - Şehrin Üstündeki Korku'' (75), ''Le Corps de mon Ennemi - Bitmeyen Kin'' (76), ''L'Animal - Hayvan'' (77), ''Flic ou Voyou - Çapkın Polis'' (79), ''Le Professionel - Profesyonel'' (81), ''Le Marginal - Mağlup Edilmeyen (83), ''Les Cent -et-une Nuits -101 Gece'' (95), ''Les Miserables- Sefiller'' (95), ''Une Chance sur Deux/ Half a Chance-Yarım Şans'' (98)
kaynak: http://www.ntvmsnbc.com/news/98795.asp#BODY
güncel Önemli Başlıklar