bugün

hıncal uluç a açık mektup

kimim kimin evinde ne aradığını sorgulamak hele taraflardan biri ölüyse yargısız infazda bulunmak hangi vicdan ve ahlaka sığar. Yazdıklarında doğruluk payı varsa bile, ölen bir kadına alenen hakaret ederek daha mı fazla "erkek" olunur? Ben ailesinin yerinde olsam hıncal abisinin keratasına ihmal nedeniyle ölüme sebebiyet vermekten dava açardım. Astım krizi yavaş gelişen karşındakinin sana müdahale etmesine olanak tanıyan bir rahatsızlık, demezler mi ki arkadaşım orta zekalı olduğunu varsayıyoruz, kız gözünün önünde kızarıp morarıyor, atlayıp bir taksiye en yakın acile gitseydiniz diye. Sonra "kerata" belli ki kıza fena yazmışsın, duygusal bir kıpraşmalar bir bişeyler hissetmişsin içinde, belli ki kötü emellerine alet etmek için ambiyane tabirle "eve atmışsın", ve kız senin evinde ölmüş bunu tüm Türkiye'ye afişe ederek skor tabelana artı puan mı katıyorsun. Ama unutmuşum akrabası hıncal uluç olandan pek bir şey beklememek lazım. Belden aşağı vurmadan geçemeyeceğim, Hıncal Hıncal dönde kendi pisliğine bak, torunun yaşındakilerle dergilere erotik pozlar verdiğin günleri sen yaşlı olduğun için hatırlayamayabilirsin ama bizim körpecik hafızalarımızda tazeliğini koruyor. Hayır bir ayağın çukurda azrail hep gençlerin kapısında değil, bir gün senide alacak, böyle giderse geride bırakacak hoş seda, nasıl bilirdiniz sorusuna iyi bilirdik diyecek bir Allahın kulu kalmayacak.