bugün

fc barcelona

geçen cumartesi sahası camp nou'yu, müzesini gezme şansı yakaladığım futbol takımı.
maalesef iki gün sonraki 29 kasım 2010 fc barcelona real madrid maçı'na kadar kalamadım, zaten biletler bitmişti, kalanlar da çok pahalıydı ama tüm şehirde bu maç için nasıl bir hava estiğini az da olsa görebildim.
izlenimlerimi paylaşmam gerekirse:
öncelikle tüm kent, takımı ile gurur duyuyor. bilirsiniz, katalan'lar zaten kendilerini madrid'ten ve geri kalan ispanya'dan farklı gördüklerini bariz şekilde ifade ediyorlar ve bundan gurur duyuyorlar. barcelona onlar için katalunya milli takımı gibi. zaten o yüzden fc barcelona göğsüne reklam almıyor. onlar için barcelona camp nou tribünlerinde de yazdığı gibi "bir *mes que un club~
katalanlar ve barcelona taraftarı ne anlatıldığı gibi ayrılıkçı, bölücü, ne de vatan haini. özerk bölge olmalarına rağmen ispanya milli takımı dünya kupası'nı alınca tüm barcelona'da ispanya bayrakları'nın dalgalandığını söylüyor bir garson. ama ispanya ve madrid ile aralarında tatlı bir rekabet var, o doğru. ama birbirlerinin boğazlarına sarılmıyor, bayraklarını yakmıyorlar. katalanlar biraz daha kendini beğenmiş, biz farklıyız diyor, övünmeyi seviyorlar sadece.
öte yandan madrid ve valladolid'te de aynı düşmanlık görülmüyor katalanlara karşı, ama rekabet çokça var.
bu durumu türkiye'ye uyarlamak gerekirse bu kesinlikle güneydoğu sorunu gibi değil, sanki biz izmir'lilerin kendini beğenmişliğine, biz farklıyız demesine daha çok benziyor. kan davası yok, tatlı çekişme var.
real madrid maçları öncesi maçın heyecanı bir hafta önceden başlıyor. ben de bu havayı az da olsa tattım. herkes bu maçı ve mourinho'dan rövanşı alacaklarını konuşuyordu. mourinho'ya çok bilenmişler. hem geçen seneden dolayı, hem de maç öncesi "barcelona beni iyi tanır" tarzı burnu büyük açıklamalarından dolayı.
barça taraftarı o kadar sempatik ki; türk olduğumuzu öğrenince barça maçlarını türkler izler mi diye soruyorlar hemen; "deli misin tapıyoruz" deyince mutlu oluyorlar, "görün dünya'nın en büyüğü biz olacağız" diyorlar. sanki en büyük onlar değilmiş gibi?
camp nou şehrin kuzey batısında, havalimanından yaklaşık 15 km uzaklıkta. mesela barcelona aktarmalı bir uçuş yapacaksanız, ve 3 saat boşluğunuz varsa rahatlıkla taksi ile 25 euro'ya camp nou'ya gidebilir, 20 euro'ya stadı ve müzeyi gezebilir, havalimanına geri dönebilirsiniz, eğer bir futbol tutkunu iseniz.
camp nou dışardan çok ihtişamlı değil, eski bir stad. ama içine girildiğinde o bilindik barcelona ruhunu hemen size aşılıyor. stad çok büyük, ve müzesi çok profesyonelce ve zekice tasarlanmış.
ilk önce kupaları görüyorsunuz. şampiyonlar ligi kupasını, hem de bir değil birkaç tane, burnunuzun dibinde görmek, ve onlarla fotoğraf çektirmek hakikaten çok heyecanlı. müzesinde alınmadık kupa yok. 2009'daki alınan 6 kupa için ayrı bir köşe yapmışlar. bu müzeyi görünce insan hakikaten fenerbahçe, galatasaray yalan, biz kendi kendimizi aldatıyoruz demeden geçemiyor.
soyunma odaları, basın odası, eski maçların gösterildiği sinema odaları, ve dokunmatik ekranlı panolardan sonra stadın zeminine iniyorsunuz ve dakikalarca boş tribünleri izliyorsunuz hayran hayran.
özellikle soyunma odasından zemine çıkan tünelde atmosfer muhteşem, hoparlördenden taraftarın tezahüratları veriliyor, ve gerçekten o an sanki 100 bin kişinin önüne çıkıyor gibi hissediyorsunuz.
stad içindeki ve özellikle scorboard'taki turkish airlines reklamları sizi şaşırtıyor.
bu arada öğreniyorsunuz ki, camp nou 1950'lerde yapıldıktan sonra, kral katalanlardan altta kalmamak için benzerini madrid'te yaptırmış. *
ve turun sonu sizi fc barcelona formalarının satıldığı dükkana çıkarıyor. o kadar etkilenmiş oluyorsunuz ki, ister istemez birkaç atkı alıyorsunuz.
özet olarak,
geçen haftaya kadar fc barcelona benim için real madrid'ten, milan'dan çok ta farklı bir kulüp değildi, ancak şu an benim için de artık "mes que un club". bir misyonları, onurları, duruşları var. ve gerçekten taraftarı ile, şehri ile, stadı ile çok ama çok sempatikler.

edit: camp nou ve müzesi ile ilgili çektiğim tüm fotoları uludağ galeriye eklemiş bulunmaktayım. #83105 ve #83121 arası fotolar... barça sempatizanları için hizmette sınır yok. *