Ben en son Hasan Ali Toptaş'ın "Gölgesizler" adlı ödüllü romanını beğenerek okudum.

Beyaz peynirle karpuz olayı da Türkiye dışında pek yaygın değildir.

Salatayı yemekle birlikte yemek ve salatayı öğün olarak görmemek..

o zamanlar çok daha fazla kitap okunabiliyordu. Ama ben yine de internetin nimetlerini bol bol kitap okumaya tercih ederim şahsen. Bir wikipedia olsun, bir uludağ sözlük olsun her akşam evde kitap okumaya yeğdir. Artık kitap okumak da uzun tren ve otobüs yolculuklarına ve sahilde yatıp güneşlenme esnasına kalmıştır. Zira bütün gün internette dolaştıktan sonra gözüm yoruluyor, gece yatmadan kitap okuyamıyorum artık.

30 yaşına kadar bu böyle. Maaş daha hesaba yatmadan önce zaten gideceği yerler belli oluyor. 30'una kadar dişini sıkıp o arada bir de ekstra masraf çıkarmazsan, artık 30 yaşından itibaren aldığın maaştan kenara üç beş bişey artmaya başlıyo neyseki.