Yaklaşık elli yıllık bir uyutmacadır. Türkiye AB ye girmeyi gerçekten istemekte midir? Yoksa sadece siyasi nedenler ekonomik fonlar amaçlı başvurusunu sürdürmekte midir? Bir ülke, bir birliğin kapısında elli yıl bekletilebilir mi? Elli yılda kriterleri yerine getiremeyebilir mi? Bu günlerde bulgaristan ve Romanya da schengen'e giriyor. Bulgaristanda açlıktan insanlar fırın kapılarında kuyrukta bekliyorlardı, bu gözler onu da gördü. Avrupa birliğinin Türkiye'yi almak istemediğini dünya kainat biliyor. Ekonomisi düzelse de fark etmez. Çünkü Türkiye demokrasiden uzaklaştı. Laik ülke kriterleri zorlanmakta. Güvenilmez ve yozlaşmış bir ortam söz konusu. Doların dövizin nereye geldiği ortada. Enflasyon nerede ortada. Türkiye'nin AB'ye girmesi bu durumuyla mümkün değildir. Bence adaylık başvurusunu çekmesi görünümü ve itibarı açısından daha yararına olacaktır. Zaten avrupada yedi sekiz milyon türk var. Bir de girse ne olur, küçük kıyamet.
Arap Birliğinden çıkıp avrupa birliğine girmek imkansız gibi artık.
ab bize girdikten sonra olabilir .
(bkz: la fontaine den masallar)
emperyalistlerin kölesi olma yolunda atılmak istenen bir adımdır. bugün mültecilerin alınma sebebi de tamamen 20 senedir bu uyutmacayı hala daha beklemekten gelmektedir.

peki, ab türkiye'ye nasıl bakıyor? dersiniz,
2000'lerin başında hürriyet'e geldiklerinde, "türkiye'nin olası bir savaş durumunda yardım edebilir miyiz? bilemeyiz." Gibi bir yüzsüzlüğü, gazeteci önünde söylemişlerdir.

türkiye'nin bağımsızlığının tehlikesidir avrupa birliği.