Yurdum insanının enflasyon, devülasyon, likidite kavramlarını öğrenmek zorunda bırakanlar utansın.

Sabah iddia bayii önünde reel faiz oranı tartışılıyordu.
iddia bayii önünden de ekonomist toplamayalım değil mi sayın yazar.

sonra malum 'maaşı dolarla mı alıyorsunuz?' sorularıyla elaleme güldürürüz kendimizi.
gelirin azaldıkça eldeki paranın hesabı daha dikkatli yapılır. masraflar kısılır. aile bütçesini tutturmak için daha çok uğraşılır. spekülatörlerin donunda oynattığı döviz altın piyasası daha yakından ve günlük takip edilir. ha ama yalamaysan bu olumsuz durum "ne güzel yaa, halkımız ekonomi alanında kendini geliştiriyor" diye sunulur.
hangi geçmiş yönetimmiş bu? benim bildiğim ülkeyi aynı adam babasının malı gibi 19 yıldır yönetiyor. o adamın da mevcut karın ağrısı ekonomi değil, ülkenin en iyi üniversitesine topyekün savaş açmak. "ah o eski hükümetler! ah o 2001 krizi!"nin son kullanma tarihi geçeli çok oluyor.

insanlar keyiflerinden mi "enflasyon, devülasyon, likidite" kavramını tartışma ihtiyacı hissediyormuş? varlıkları arttı diye mi, azalıyor diye mi?
sen 15 yıldır bir ağaç kovuğunda falan uyuyakaldın herhalde. geçtiğimiz 5 yıl türkiye ekonomisinin en kötü 5 yılıydı. 2013'den beri kişi başı gelir istisnasız her yıl düşüyor. tayyip reisinin verdiği vaat, 2023'de 25000 dolar olacaktı. o grafikte 25000 dolar nerede kalıyor ihtiyaç var mı, göstereyim mi?
görsel
(bkz: kayipgezegen)
Ülkeyi 80 yıldır siz yönetiyorsunuz. Ama hep bir mağdur edebiyatı, hep bir muhalefetteymiş gibi yakınmalar...
kendi atadığı maliye bakanı ve merkez bankası başkanı aracılığı ile ekonomiyi tek başına yöneten otobüs şoförünün ''ben ekonomistim'' demesinin sonucudur. o ne kadar ekonomist ise, kalan 84 milyon yurttaş da en az onun kadar ekonomisttir tabi ki.
Sokrates ile empati kurdurur. En korkunç Cehaletin, "cehaletin farkında olmamak" olduğunu yeniden hatırlatır.
Iett şoförü olmak yeterli.
Kgb bak bi daa diyom... kgb ajanı olarak eğitilmiş adamı bir iett şoförünün kandırdığına inanıyo 80 milyon bu ülkede.