bugün

dawkins'e demekten daha iyidir.
çok ibretlik bir yaklaşımdır, herkes bunu okuyup örnek almalıdır. *
insanı kitleyen anlardan birisidir efenim, basiretim bağlandı, nutkum tutuldu deyi geçiştirilmelidir. zaten böyle anlar insanın başına kaç kere gelir ki diye düşünürken geçmiş olsun demekten kendimi alamıyorum.

ve aleykümselam ve rahmetüllahi ve berekatühü deseydi bari türkan şoray'da, daha beter dumur olurdun. *
- selamın aleyküm sultanım.
+ öpüşmem, sevişmem, arapça selamlaşmam.
- yaktın beni türkan şoray kanunları.
ayhan ışığın arkasından bağırmak gibi birşey olsa gerek.
(bkn.vizontele cem yılmaz'ın replikleri)
o ne dedi lan? esas mesele orda. selamı aldı mı? aleyküm selam gardaş veya aleyküm selam evladım felan gibi bir şey dedi mi? almadıysa selamı ister selamün aleyküm de, ister hello, ister merhaba. ne önemi var? bir keresinde yemek yediğim yerde hesabı getiren garsona afiyet olsun demiştim. o da teşekkür etmişti. boş bırakmamıştı yani beni. bozmamıştı anlayacağınız. ne günlerdi be..
(bkz: çayı koydun mu sen)
benzer bir rastlaşmayı uğur tütüneker'de yaşadım. esenboğa havaalanı'nda istabul uçağı için aynı kapıyı bekliyorduk. ayaküstü muhabbet ettik. yozgat'tan geliyormuş. söylemedi ama yimpaş yozgat ile görüşmeye gittiğini hemen anlamıştım. zaten ertesi gün gazeteler yazmıştı yozgat'ın yeni teknik direktörü oluduğunu. bi de kutsi ile muhabbetim olmuştu. doktorlar dizisinin estirdiği rüzgar ile "kutsi steteskopun nerde ehi" diye espiri felan yapmıştım. ya.
(bkz: selamun alyazmalım)