türk sineması

ordan burdan konu çalan, mankenleri ve medya maymunlarını oyuncu diye karşımıza çıkaran, mafyanın eline düşmüş bir sektör.

görsel

seks furyası dönemini saymazsak yetmişli yıllardaki filmlerin tadını hiçbir zaman alamayacağız. ne komedi ne dram yetmişler birazda seksenli yıllarda çekilen filmlerin sıcaklığı bambaşkaydı. günümüz filmleri soğuk ve itici.

çok güzel filmler vardır. bazıları aşağılasa da bu gerçek değişmez.

yeşilçamın arabesk versiyonu olanların stv dizilerinden farkı yok.
en iyisi kemal sunal, şener şen falan izlemek

günümüzde eğlendirmeye yönelik holywood filmlerini güzel taklit eden sinema. paldır küldür giden hızlı sekanslar, her aşklı meşkli romantik filmin sonunda kadının doğum yaptığı abartılı senaryolar, gırla müzik gibi unsurları var. sevmem ve izlemem, bana çok yavan geliyor.
holywood sinemasını taklit ederek iyi olamayız, kendi ruhumuzu da ortaya koymalıyız. tabii ki de bu söylediğim şeyler şuan ki sektörde fazla idealist geliyor ama hayal etmeye değer. belki de bizim de sinemamızda bir yeni dalgaya ihtiyacımız var, bilmiyorum.

son dönemini kürtler, ibneler, tinerciler, çomarlar, feministler kendi dertlerini anlatmak için sikip bıraktığı sinemadır .

bu sektörde kariyer şöyle yapılır. önce bir kaç bağımsız sanatsal filmde oynarsın. eğer festivallerde iş yapar ödüllle dönersen sonra sikindirik bir sürü filmde oynama kapısını kendine açmış olursun.

görsel