bugün

Bir dağbaşı yalnızlığı yaşıyorum yeniden,
Dağbaşı yalnızlığı ölümden beter.

Şimdilik bu 2 mısra yeter.
Uykum var.
Bugün eşini ve 11 aylık evladını toprağa veren astsubay babayı gördükten sonra anladım ve gördüm ki yaşadığımız şeyler devenin yanındaki pire kadar küçük ve değersiz kalıyor halinize şükredin arkadaşlar diyeceğim bu.
(bkz: yoruldum)

not:vallahi lan..
“Eriğe tuz gibi, yarama buz gibi, bana bi sen lazım..”
ya gece gece...

edit: cümlenin devamının sinirlerimi bozuyorlar olması lazımdı. ama sinirlerimi de bozmadıkları için yarım kaldı.

edit2: biri sinirlerimi bozsa.

edit3 : neyse.

edit4 : gideyim de az ötede kendi sinirlerimi bozayım ben.
içi çürümüş ete dönen insanlardan. Bencilliklerden, acımasızlıklardan, kendinde ne eksikse en çok onun bekçiliğini yapanlardan. Sözüm ona namuslulardan. Menfaatçilerden. Sürekli karşındaki insanın üzerinde hak talep edenlerden. Dikkat çekmek için sürekli hasta olanlardan. Etrafındaki insanları birey olarak kabul etmeyenlerden.Saçma,
içi boş dayanaksız fikirlerini korkunç şekilde inanarak savunanlardan. Birinin bir başkasını nasıl ve ne kadar sevdiğini tartıp dile getirenlerden. Sevgi ve vicdan sömürülerinden. Körü körüne bir düşünceye bağlı olup ömrü boyunca kendini asla geliştirmeyenlerden. Asla öz eleştiri yapmayanlardan. Sürekli mağduru oynayanlardan. yalancılardan. Yaşadıkları hiçbir şeyden ibret almayanlanlardan. Yanlış yaptım demeyi eziklik sayanlardan. Emek hırsızlarından. Kadın düşmanlarından. Erkekleri kullanan hemcinslerimden. insanların tercihlerine iğrenç şekilde müdahale edenlerden. Kavgadan kaçanlardan. Korkaklardan. Arsızlardan. Beynini ve hislerini asla ve asla karşı tarafı anlamak için kullanmayanlardan. Kibirlilerden. insan ayıranlardan. Sabit fikirlilerden...
yorum yok.
Sıkıldım sanırım tümden gideceğim.
Dünyadaki Herkes ölsün tek ben kalayım ya da ben öleyim. amin.
recep tayyip erdoğan şuan ankara’da konuşma yapıyor nerede olduğunu duyamadım, bloomberg ht kanalında yayında... konuşmaya başladığı gibi dolar bir kuruş arttı.

söyleyeceklerim bu kadar, bu sadece, sebepsizce. *
cevabını bulamadığım sorular beni büyük bir belirsizliğe sürüklüyor ve bu belirsizlik gittikçe canımı yakıyor. hani şey düşünüyorum olmamasına razıyım, oluyor gibi olmasın, yeter. olaylar sürekli beklentim dışında gelişiyor. yoruldum ya. biraz dinlenmeye ihtiyacım var beynimi almak isteyen var mı kullanmak istemiyorum artık.
Bir piçi kurtarıcam.
iyi mi değil mi diye bana ölüm ilanı yoklatan eşimin dostumun taaa yedi sülalesinin!
sık ve dolu dolu kitap okumayı,

sabah altını çizdiğim tümceyi uykudan bir adım önce tebessümle karşılamayı,

kitapların beni yontmasını,

rotasız gezmeyi,

sadece kendime vakit ayırabilmeyi,

yağmurun sesini,

başıboş yürümeyi,

kahve ve kurabiyeyi,

saate bakmadan, fikir temelli bir sohbetin içinde olmayı,

sabah ezanını tebessümle karşılayıp, şükretmeyi

zevkime göre kitap seçme kabiliyetimi,

bakışlarımın odağını değiştirmeyi,

koşturmamayı,

geç uyumayı,

geç uyanmayı,

göz çapaklarıma tebessüm etmeyi,

hayal kaslarımın çalışmasını,

hayallerimin camdaki izini seyretmeyi,

uyanır uyanmaz, bilmediğim bir mekanda kahve içmeyi,

doğal görmezliklerimi anımsamayı,

ne çok özlemişim.

saman dolmuş ruhum, fark etmemişim.

olmamız gereken kişi gibi davranırken, ya da bunu yaşadığımızı zannederken, satır arasında, bir tümce akabindeki nüansda kontrolümüzü kaybederek, kimi cehaletten, kimi yanlış anlamadan kaynaklı, roman karakterinden çıkıp, mahalle arasına karıştığımız o an. o sınır ihlali çok şeye gebe.

görgü ve ahlak zırhı bir köşede beklerken insanoğlu, gardını indirerek telafinin peşinde koşabilir. bazen ise tüm bu telafi çabalarının başına 'gereksiz' zarfı getirebilir.

yaşadığınız yığınla duruma rağmen, sırf hoş bir intiba bırakmak adına, nezaketen bir kaç cümle ile durum sonlanıyor ise algı kaymasından ziyade, bunun adı bencillik olabilir. temellendirmelerime göre fazla talepkarlık iyi değil.

bir de şunu enteresan buluyorum, son dönemde çevremde sıklıkla duyduğum aynı cümleler, herkes olayları fazla dramatikleştirerek, karşısındakine hak ettiğinden iyi davrandığını düşünüyor, buna hayıflanıyor, hayır ne kaybederiz ki?hatta lütfen hak ettiklerinden iyi davranalım, hak ettiklerinden çok çok çok daha iyi davranalım hatta, bu bizi olduğumuzdan daha iyi bir insan yapmaz mı?

'açtım ağzımı yumdum gözümü' deyimini gerçekleştiren ve durumun içerisindeki küfür/argo/amiyane tabirleri bana uzun uzun anlatan insanları uzun süre dinleyemiyorum. hayır dikkat etsenize biraz, ellerimi sıkıyorum, başka tarafa bakıyorum, hıı anladım, sen vilyım heng'i tanıyo musun? diyorum. daha ne yapabilirim?

hissetmesi gereken duyguya yön vermeye çalışmaya bu kadar zaman ayırabilen insanlara şaşıyorum.

'zayıf hali görenleri şaşırttı. ' gibi başlıklarla sunulan evrenin en boş haberlerinden utanıyorum.

'önce fikirler ahbap olmalıdır' duvar yazısıydı değil mi?

Kemik çerçeve retro bir gözlüğüm olsun istiyorum, en azından okurken.

sürekli negatife çekiyor, kriter karşılamıyorsa, rahat ve evhamsız tavırla, çok iyi reddedebiliyorum. hatta bazen bu duruma nasıl geldiğimizi, bunu aslında kimin yaptığı dahi anlaşılmıyor.

derin bir iç gözlem ile çevrimiçi çizelge misali erkekleri genelleyen kadınlardan hoşlanmıyorum. bunu yaptıklarında onları kuşatan o güzelim dinginliği duyuüstü durumu az çok tahmin edebiliyorum.

pek çok şey beklenti ile sabit bence. bunu yapar, bunu yapmaz diyebilmek mesela, ciddi bir yanılgı değil midir? zira yaşam ve insan öyle değil. sürekli değişim ve olasılıklar haritası var.

hakikat kaygısı silikleştiği için metin referansları sunan insanlar, sizlere de selamlar.

ezcümle, kim olursa olsun, ne yaparsa yapsın, hak ettiğinden iyisi ile karşılık verebilmek için 20'li yaşların sonlarını beklemeyin.

sahi, kaç gibi uyanırım?

iyi uykular, takım elbiseli güzel adamlar.
görsel
Bakın şöyle şeylere maruz kalıyoruz. Genel bir giriş yapayım: kol kırılır yen içinde kalır, aile işlerinde durum bu. Kocaman bir aileyiz, 75 80 milyon civarında bir aileyiz.(içimizde sahiplenmememiz gereken gruplar var ki zaten bizi de istemez kötülüğümüzü isterler.) Fetöcüler zamanında hep yurt dışında her fırsatta türkiye alehinde şeyler söylediler, bölücüler bunu avrupada yıllardır yapıyorlar. izlediğim video türkiye ile ilgili genel bir manipülasyon videosuna benzer bir şeydi doğru tarafları da vardır tabiki ama amaç siyah bir imaj çizmekti. Bunu tabiki yapacaklar ama biz bunlara katılmayalım, bu videonun altında türkiye hakkında kötü imaj çizecek bir sürü türk yorumu okudum. Videoda adamlar 15 temmuzdaki darbe teşebbüsüne güzelleme yapıyorlar biz aşağıdan ekmeklerine yorumlarla yağ sürüyoruz. (Yorumlardaki fetöcüleri anlayabiliyoruz ama muhalif görüşlü gençleri anlayamıyorum, çünkü biliyorum ki onlar aslında ülkenin iyiliğini isteyen gençler.)

Son cümlelerim sahiplenmek olsun. Gezi parkının saptırıldığı yerleri düşünüyorum bazen ama verilen reaksiyon başka bir durumda da ülkeyi korumak için gençlerin ilgisi hakkında bende umut ışığı yakıyor. Yaşanan her şey halkın her rengi bizim. Her zaman radikal ve kaba insanlara birlikte karşı durarak her değerimizi sahiplenerek kendimizi yani ülkemizi de koruyarak ilerlemeliyiz.
o kadar kötü bir iki saat yaşıyorum ki şu an. kelimelerle anlatmak yetersiz kalır sözlük. nişanlım var. üniversite 1 den beri seviyorum. 3,5 sene içimde büyüttüm sevgisini. 3 senedir de beraberim. 1 senedir de sözlüyüm. aramız bozuktu, kötüydü. konuşmuyorduk. mesaj attım yardım istedim, yardım derken yani bir ses bir nefes istedim sadece. geçer diye bir şey duymak. mesajlarımı okumadı bile ama girip sözlükte, burada başlıklara entryler girdi yazarlar. her zor anında elimden geldiğince gücüm yettiğince hep yanında olmaya çalıştım. cenaze günümde bana hakaret etmesine rağmen sorununda yine koştum. şimdi canım yanmıyor bile. öyle ki sadece yaşlar süzülüyor. hissetmeden
aciz değilim. sevmek sevilmek istedim
dedem benden su isterken hep bi su bul da gel diyo mutfaktakini getircem işte napayım kuyudan mı çıkarayım?
bugün kahve falı baktım ve az önce kahve falı başlığına girip entryleri okudum, bir entry beni korkuttu. tövbe ettim, inşallah bu hatamı tekrarlamam. bakmayın arkadaşlar kahve falına falan.
Evet yine kaybedişlerdeyiz, diplerdeyiz, sürünmelerdeyiz. Ama bu seferki tamamen benim hatalarımdan dolayıydı ve Bunun pişmanlığı var üzerimde. Kendimi affetmeyeceğim hiçbir zaman.

Kafanı sikeyim gethere. Yine değmeyecek kişiler yüzünden doğru kişiyi kaybettin. Senden bi sikim olmaz.

https://youtu.be/1Flv9Hzz62M
Senin ananı avradını sikeyim sivrisinek.
patatesli poğaça istediğinizde peynirli poğaça veren poğaçacı patatesin ne olduğunu mu bilmiyor, peynirli ile patatesli poğaça arasındaki farkı mı çözemiyor, e bunlardan hiçbiri de işi ibneliğe mi vuruyor?
Orospu çocuğu insanlar.(ailem hariç)
Geceler karanlık.
ofisteki adaletsizliğe ve lütuf gördükleri maaşa dayanamıyorum artık... işten ayrılmak istiyorum ama şu kriz ortamında bunun bana dönüşü nasıl olur kestiremiyorum. çok büyük ihtimalle ayrılacağım ancak yine de 1-2 aydır bu stresle yaşamak epey yıprattı beni...