bugün

Karışan kişi ne anne ne baba ne koca. Alt tarafı kıytırık bir sevgili. 3 ay sonra ayrılacağınız insan. Yapmayın hanım kızlarımız kendinize zincir vurdurmayın. Giyime karışmak sahiplenmek demek değil. Türk erkeği profili genelde düşük olduğu için böyle çağ dışı ergen ergen düşünmeleri normal. Poponuza kadar açıp da gezmeyin tabi, ama kendinize yakışanı giyin.
sonu olmayan karışmadır.

bunu her iki taraf içinde söylüyorum, kadınlar için baktığımızda ilk başta belki hoşlarına gidebilir veya bir dereceye kadar katlanırlar, ilişkiye zarar gelmemesi için, ilişkiye bir şeyler feda etmek için isteklere katlanırlar.

aslında böyle yaparak farkında olmadan kendilerini ve daha çok karşılarında ki insanı kandırırlar, çünkü o kişi zamanla sizi kendi istekleri doğrultusunda kendi çizgisine sokabileceği biri olacak tanıyacak ve belki bu şekilde bir kaç yıl geçecek ancak aslında bu doğru değil, çünkü bunun sonu yoktur siz hep onun karşı çıktığı kıyafetleri giymek isteyeceksiniz ve o hep bu kıyafetlere karışmak isteyecek, hep fikir ayrılıklarında alttan alan olacaksınız.

erkek tarafı içinde iş sıkıntı çünkü ilk başta size karşı çıkmayan, istekleriniz kabul eden kadın sizin kafanızda ki ideal partner olarak yer edecek ancak elbet bir gün buna isyan edecektir çünkü yıllardır bir nevi rol yapıyordur, işte o zaman "şimdiye kadar neden karşı çıkmadın, madem rahatsızdın neden kabul ettin" gibi sorular ortaya çıkacak.

o yüzden beyler, kendi dünya görüşünüze zıt kadınlarla veya sizin isteklerinizle kendi görüşlerini eğip büken, sizin direktiflerinize uymaya çalışan kadınlardan uzak durun.
ve siz kadınlar sizi kendi kafasındaki şekle büründürmeye çalışan erkeklerden ve "bir süre idare ederim zamanla düzelir" gibi yalanlarla kendinizi ve karşınızdakini kandırmaktan uzak durun.
Karısana değil karıştırana bakmak lazım.
Her halta he diyen kadınlar ülkesi burası.
-mini etek giyme aşkım!
-tamam hayatım.
-dekolte giyme askim!
-peki hayatım.
-dar giyme askim!
-sen nasıl istersen hayatım.
-bikini giyme askim!
-tabii hayatım sen ne dersen o!

Bi de bayılırlar buna. "ay sevgilim/kocam beni çok kiskaniyor ya" diye ağızlarını yayarlar.

Bu tur kadinlar var, olacak da.
Onlar olduğu surece de karışan erkek olacak. Çünkü bu ülke kadininin hamurunda bi parça atılıyor "erkektir ne derse yapılır, maço olur, kiskanir" zihniyeti.

Halbuki bu ne erkeklik ne macoluk ne de sahiplenmek.
sevgili kişisinin 'sen kimsin?' tribine giren kezolarla uğraşmamasını şiddetle tavsiye ederim. Yol yakınken ayrılın bırakın ne halt yiyorsa yesin.

ıstiyorsa bunu sizi düşündüğü için istiyor. kendi hemcinsini iyi tanıyor, sizin mini etek giyince ne pis düşüncelere alet olacağınızı biliyor ve sevginin getirdiği gözden sakınma/ kıskanma ile karışıyor.

ama özgürüm bık bık bık...
sevgilim short giymeme izin vermiyor. kısacık short ile nasıl dolaşırmışım sokakta. neymiş kıllı kıllı bacaklarımı görmek istemiyormuş. ne yapiim kadın gibi ağda mı yapayım. erkek adamda kıl olur.
ben de eşimin kıyafetlerine karışıyorum ama elbette bunu giyemezsin demiyorum, saygılı bir şekilde hayatım bu biraz açık olmuş kıskanırım seni ama karar senindir diyorum. o da bana dilediğince karışabilir.
sacmalık herkesin hayatina kimse karisamaz.
Pantolonumun darlığına-bolluğuna, giydiğim kaprinin ve tişörtümün kısalığına yani etki edebileceği her alanda karışır.
Not:erkeğim.
kendini bir halt sanan kişi eylemi. işin kötü tarafı bundan hoşnut olan kadınlar var cidden ne yaşıyorsunuz siz böyle?