bugün

bir gün mutlaka görmek istediğim ülke.

warşova geliyorum..
hitler'in dümdüz ettiği ülkedir. evet.
arkadaşımdan anladığım kadarıyla kız nüfusu fazla ve insanları güler yüzlü.

(bkz: bir arkadaşım ekolü)
gerek erasmus için olsun, gerek polonya'ya okumak için gelenler olsun, gerekse polonya'ya gezi amaçla gelen olsun, kısacası polonya'ya geliş amacınız ne olursa olsun, en faydalı ve pratik bilgileri veren facebook grubu.

https://www.facebook.com/...ups/polonyapaketbilgiler/
derinlerine pangea'dan kalan kalma tuz yatakları bulunan cennet misali ülke. avrupa'nın en dindar ülkesi olarak bilinir, nüfusun %15'i her hafta kiliseye gidecek kadar dindarmış (böyle istatistiklere hiç güvenmem). aynı zamanda birçok müslüman tatar da içerisinde yaşamaktadır.

roman polanski'nin filmlerinden ötürü sempati duyarım. nazım hikmet'ten dolayı da pek sevmem. avrupa'nın en dindar ülkesinden türk ateisti çıkması da hayli ilginç.
erasmus ile gidilebilecek en güzel ülkedir. -20 derecede bile polonyalı bayan arkadaşların vucudumuzu ısıtabileceği, yataktan hiç çıkmayı istemediğimiz yerdir .ancak kızları ne kadar canayakın ise erkekleri o kadar ırkçı ve şerefsizdir.
çok güzel kadınları olan ülke.

http://www.sporanketim.co.../resimler/galeri/0000.jpg
2 yıl önce busko-zdroj şehrinde bulunduğum bisikletle baltık turu müthiş keyifli ülke.
lublin şehrindeki majdanek nazi konsantrasyon kampına gezi için giden erasmus öğrencilerinden birinin nazi selamı verdiği için tutuklandığı ülkedir.
işiniz düşerde varşovaya giderseniz elmalı bira ve malinalı bira içmeden dönmeyin. ayrıca içerken küçük sürprizlerle karşılaşabilirsiz. * * * *
almanların panzer birliklerinin önüne atlı süvarilerle çıkmak zorunda kalma talihsizliğini yaşamak zorunda kalmış ülke.
Uzun sure ruslarin isgali altinda kalmis ulkedir.
erasmus ülkesi.
Polonyaya yolu dusunler icin http://www.polskaturka.co.../polonyaya-gideriken.html
yüksek lisans yapmayı düşündüğüm ülke. iyi yaşanılası bir yer olarak tarif ediliyor. gidenler bilgilendirirse çok bahtiyar oluruz.
erasmusçuların gözbebeği, benim de şu günlerde gidiş hazırlıkları yaptığım ülke.
ulan herkes mi erasmus la gitmiş bu ülkeye.
evet erasmus la gittiğim.
türklerin erasmus için şutlandığı ülke.

bir siki beğenmeyen sözlük ahalisi bok atmış ama öyle kötü bir ülke değildir. gayet rahat edersiniz. hele bir de yemek olayında sorununuz yoksa yaşadınız.
manken gibi kızların gönüllü askerlik yaptığı ülke.

hemde iskandinavya'da birbirine nöbet takarak değil, nota kuvvetlerinde islamabad'a giderek.
sakin ve kendi halinde bir ülkedir.
severim lehleri! evet gerçekten severim hatta ikinci viyana kuşatmasına rağmen severim. bu hoşlantı belki ecdattan geliyor belki de playstationda zamanında az yardırmadığım emmanuel olisadabe'den... ecdat da jan sobieski keferesinin merzifonluyu hacamat edişinin kendisinin sonunu getiren bir başlangıç olduğunu bilse de leh diyarına ayrı bir gözle bakmış. Osmanlı, Lehistan üzerinde nemçelilerin ve rusların emellerini gerçekleştirmelerine artık küflenmeye yüz tutmuş imparatorluk raconunun bir gereği olarak hep karşı çıktı. bu karşı çıkışların en ilginci ise çoğunlukla tüm elçilerin toplandığı cülus bahşişi törenlerinde gerçekleşirdi. padişah bu törenlerde ve elçi kabullerinde son elçiye de hilat giydirilip, etek öptürüldükten sonra çavuşbaşına dönerek "lehistan sefiri geldi mi?" diye sorar çavuşbaşı da genelde "Lehistan Büyükelçisi yolda, geliyor Sultanım!" cevabını verirdi. yaklaşık 130 yıl sürmüş bu jeste geçen yıllarda ülkemize gelen polonya dış işleri bakanı konuşmasına " bugün rahatlıkla söyleyebilirim ki lehistan sefiri geldi" diye başlayarak karşılık vermiştir... yine rusların elinden kaçan leh kralını bugün polonezköy adını alını yerde ağırlayan osmanlılar'dır ve ilginçtir ki belki sırf bu nedenlerden dolayı leh diyarında şöyle bir söz söylenegelmiştir; "türk atları vistül nehrinden su içmedikçe polonya bağımsızlığına kavuşamaz." 1683'te başlayan nefret hikayesinin umuta doğru evrilişinin en ilginç lafzı. aslına bakarsak bu söz 1. dünya savaşında isteğe kavuşmuş gibidir. osmanlı 1. dünya savaşına katılmış. galiçya çephesinde ruslara karşı savaşmış ve türk atları vistül'den su içmiştir. savaşın bitiş tarihi olan 1918 ise polonya'nın kuruluşudur.
Lisede Bielska Biala şehrindeki dwujezyczne okuluna mektup gönderdiğimiz ülkedir.
1940'lı yıllarda almanya tarafından yerle bir edilen ülke. sonra ruslar da almanları ezdi bitirdi o ayrı konu.
hem almanların hem de rusların ezdiği tarihin en öksüz ülkesidir.

Polonya nüfusu yüksek olmakla birlikte küçük bir kasaba gibidir.
Polonya vatandaşları bile "ülkemizden hoşlandın mı?" sorusunu gayet alaylı sorar.
Çoğu ülkesini sevmediği için avrupanın çeşitli ülkelerine dağılır.
Polonya'da yaşayan bir birey olarak şunları söyleyebilirim.

Konumu o kadar güzel bir ülkedir ki tam 6 komşusu vardır.
Yaşam gayet ucuzdur fakat yemek kültürleri berbattır, çok yağlı ve ağır yemekler tercih ediyorlar.
Öyle çok fazla yeni ve modern binası yoktur çoğu şehir kasvetlidir. Eski binalar sinema, alışveriş merkezi ya da sanat galerisi olarak düzenlenmiştir.

Din olarak koyu katoliktirler anayasa bile dinin etkisinde kalmış fakat demokratik bir yönetime sahiptir.
Çok fazla bir doğal kaynağı olmasa da ceviz fındık gibi ürünler bol bol yetişiyor.
Sokaklar belirli saatlerden sonra hiç tekin değildir.
Çoğu eyalette paskalya ile birlikte bahar şenlikleri düzenlenir ve bu uzun süre devam eder. Yahudilerin eskiden yaşadığı bölgelerde hala yahudi mahalleleri ve korunaklı ev tipleri mevcut.

Ülkede rus ve yahudiler hala yaşıyor.

Dil konusunda aşırı tembeller. Kendi dilleri dışında pek bir dil bilmezler. Ingilizce biliyorum ya ne olacak diye giderseniz kıvranırsınız dert anlatacağım diye.
Gençler arasında fransızca popüler bir dil ama o da türkiyedeki garson ingilizcesi kıvamında.

Edit: polonlar türkleri seven ve saygı duyan nadir insanlardır.
Nedeni ise tarihten gelir.
Aslında osmanlının çocukları olduğunuz için sevilirsiniz çünkü paramparça olmuş bir ülkeyi o dönemde sadece osmanlı devleti kabul etmiştir. Yani lehistanın varlığını ilk kabul eden devlet osmanlıdır bu nedenle türk denildiğinde polonyada diğer avrupa ülkelerindeki soğuk duş etkisi yaşanmaz.
türklere karşı pek ön yargıları yok gibi sanki. 1-2 arkadaş var oradan, hatta bizi filan seviyorlar gibiler gerçek bak.