bugün

Hasta adama uygulanan bir tedavi şeklidir lakin balkan krizinden sonra tedavinin işe yaramadığı anlaşılmış ve doğru tedavi olan Türkçülüğe geçilmiştir.
http://i.hizliresim.com/Qgkqgv.jpg
Osmanlı'da bile tutmazken bazı göt kılları tarafından sözde "yeni Türkiye"de yer edinmesi amaçlanmış akım.
Tutması zaten baştan beri imkansız bir akımdır. Milliyetçilik düşüncesini engelleyemedi.
osmanlının son döneminde yükselen milliyetçiliği dindirmek için ortaya atılan, ülkenin bölünmesine engel olamamış düşüncedir.
ulusçuluğa yani ırkçılığa karşı bir akımdır yeni nesli türkiyelilik olsa da esasen tüm islam alemini kendi toprağı olarak görmektir. mısır, suriye, filistin meselelerine içişleri bakanımızın bakması gerekir düşüncesidir. haklı bir davadır.
(bkz: oğlancılık)
(bkz: yaran doğru okumalar)
Islam dünyasının işlerine içişleri bakanımızın bakması gereken düşünceymiş.

Onlar senin içişlerine karışsa hoşuna gider mi?
Osmanlıcılık, Osmanlı'nın son dönemlerinde var olan, "Osmanlı" üst kimliği altında bütün etnik ve dini ögeleri birleştirip, bir OSmanlı ulusu yaratmaya çalışan bir akım idi.
Hanedancılık veya şeriatçılık ile de alakası yoktur.
Daha çok günümüz Kemalizmine benzemektedir.
Yerini Türkçülüğe bırakmıştır.

Neo-Osmanlıcılık ise, bir ideoloji olmaktan ziyade bir dış politika biçmi olarak görülebilir.
her ne kadar atalarımıza saygım olsa da desteklemediğim harekettir.

çökmüş bir ideoloji yine çökecektir.

tekrar canlandırıp peşinden gitmek ise budalalıktır.

bizi kurtaran fikir ve düşünceler nasıl ki türkiye cumhuriyetini kurdurmuş ise ve hala devamını sağlıyorsak o ideoloji peşinden gidilmelidir.

bizi kurtuluşan götüren fikir türkçülüktür. atatürkün dilinden hiç düşürmediği.
bunu isteyen göz göre göre ezilmeyi hak edendir. ulan padişah başa geçicek karı kıza yedirerek içirerek çar çur edecek sonra kalkıp padişahım çok yaşa diyeceksin.
(bkz: bsg)
evcilik gibidir. bir oyundur. kutu kutu pense gibi bişi.
ümmetçiliktir sadece kuranı osmandı diye osmancılık olmuş adı( müslümanlarda görülen üstün yaratıcı zeka)

yani kurucusu mahmut olsaydı mahmutçuluk olacaktı bu fikir o yüzden ada fazla takılmayın siz direk ümmetçilik olarak alın bunu.
Din dil ırk ayrımı gözetmeksizin her vatandaşın kanun önünde eşit olması esasına dayanır.
(bkz: deliliğin tanımı)
Gerçekleşmeyen ve gercekleşmesi imkansız olan düşüncedir.
nedense daha çok dedesi ırgat ya da köle olanların yaptığıdır. hayatta kendine başka anlam bulamayınca bu oluyorlar.
osmanlıyı ayakta tutmak için ortaya atılan fikir akımlarından biridir lakin çok uzun sürmeden fos çıkmıştır.
en son söylenecek lafı en başta söyleyeyim: Osmanlı imparatorluğu yeniden kurulamaz. Kaldı ki Türkiye'de bunu isteyen de yoktur.

Bunu kuracak güç yoktur elimizde. Ekonomi yoktur, ordu yoktur, uluslar arası denge yoktur, haa bir de "halklar yoktur" hükmedilecek. Osmanlı'nın, geri dönülmesi artık düşlerde bile görülemeyecek "Rumeli ayağını" hep unutuyoruz... Osmanlı bir Ortadoğu ülkesiydi ama "yalnızca bu" değildi.

Filistin'den başka hiçbir Arap ülkesi buna sıcak bakmaz, dolayısıyla "imparatorluğun yumuşatılmış şekli" olacak bir "Türk-Kürt-Arap Federasyonu" bile kurulamaz.

Dolayısıyla, "hükümete bok atmak için" tutup da bunlar "osmanlıyı geri getirmeye çalışıyor" gibi dangalakça söylemlerle şaibe yaratmaya çalışmak, kargaları bile güldürür. Çok ince olduğu sanılan bu hesaplar aslında çok kaba hesaplardır.

Fakat bu gibi gelişmeler, bize "temelimizin" Osmanlı olduğunu, Türkiye Cumhuriyeti'nin 28 Ekim 1923'ü 29 Ekim 1923'e bağlayan gece gökten zembille inmediğini de hatırlatır...

Kemal Tahir'in dediği gibi, "çift gerçekli olduğunu" hiçbir zaman unutmayacaksın. Hem Osmanlı'sın hem de artık değilsin.

Biz hatırlamak istemesek de, Gazze'de israil bombasını yiyen yüreği yanık insanlar hatırlatırlar işte...

"Bu topraklara hayır gelmedi" sözü, "keşke Osmanlı gitmeseydi" özlemiyle örtüşüyor.

Ne yapalım, geçmiş ola!

"Bu saatten sonra" ancak işte "ağabeylik" tavrı, insani yardım, ilaç, gıda falan filan, bir de diplomatik destek, o kadar...

Duygusal bağ, kültürel bağ, karşılıklı sempati, o kadar. "Yeni Osmanlılık" ancak budur ve bu kadardır.

Öte yandan, "eski Sovyet ülkeleri" de birer birer eski merkezlerinin "çekim alanına" geri dönüyorlar... Yani, bir Turan imparatorluğu da tam hayal.

Kimse sevinmesin de üzülmesin de, hele hiç korkmasın: Türkiye Cumhuriyeti, çağdaş, gerçek anlamıyla laik, bağımsız ve egemen bir devlet olarak kalacaktır.

Atatürk ilkelerinin uygulandığı ama bunun da ötesine geçip demokrasiyi ve özgürlüğü sağlamayı başarmış bir ülke olacaktır.

insan hakları sağlanacaktır. Çokseslilik gerçekleşecektir.

Ya böyle olur ya da batar gider.

O zaman da faşistler otururlar "biz neyi nerede yanlış yaptık" diye kara kara düşünürler!
gericilikten de beterdir.

neden mi ?
çünkü gericilik, geride kalmış düşünceleri benimsemedir.

Osmanlıcılık, ölü bir devleti canlandırma ve ölü fikirleri tekrardan ortaya çıkarma esasına dayalıdır.
imparatorlukta ki toplulukları tek çatı altında birleştirmeye çalışırken, çatının çökmesi.
bir oyun şekli 'evcilik' gibi.
bir kaç mal bir araya gelebilirse uygun ortam sağlanabilir oyun için.
Ermenilere, “Millet-i Sadıka”, Araplara, “Kavm-i Necip”, Rumlara, “Romalı” anlamına gelen “Romeos” deyip, devletin asli unsuru Türklere etrakı bi idrak diye hitap eden bir saltanatın tarafını tutmaktır.

Cumhuriyetin kıymetini anlamanız için Türk olmanız gerekir.
Komiktir.

Padişah şöyle bir gezecem dese istediği götü alabilir.

Gerçekten bunu mu istiyorsunuz lan *
Hastalıklı saçma bir düşünce. Heleki günümüzdek ihvan hareketlerini destekleyen genellikle tarikatçı tipler tarafından palazlandırılmaya çalışılan neo Osmanlıcılık ayrı bir saçmalık.