bugün

aristonun klasik mantığı ile başlayıp, descartes'ın eleştirisini alan sonra kendini aşıp de morgan ile sembolleşen düşüncenin ifadesi bilimidir.üniversitede açık kaynak sınav olmasına rağmen en çok çalıştığım, hatta tek çalıştığım ders.
(bkz: mantık hatası)
"başınız ağrımasın diye ağrı kesici alırsanız, o akşam arkadaşınızla içki eşliğinde muhabbet edemezsiniz,
çünkü vücudunuza gelen zararı önlemek ve yok etmek için, dolayısıyla mantıklı bir iş için alınan ilaç; size keyif verecek, sorumluluk duygusu olmadan rahat ve keyfinize göre hissettirecek muhabbetin alkolü ile birleşince daha tehlikeli sonuçlara gebe olacaktır."

işbu cümlelerdeki metaforlar, tutku ve mantığın aynı yolda karşılaşmaması gerektiğini söyler.
hayatta karşılaşılan anların bir çoğunda, ne yazık ki bir tercih söz konusu olacaktır. ya ilaç içip sabah iyi kalkıp hayatınıza mantıklı bir insan olarak devam edeceksinizdir, ya da 70 yaşınıza geldiğinizde bir şişe kırmızı şarabın döktüğü sırları hatırlayıp kırışık kırışık gülümseyeceksinizdir.
mantıksızlığı yaratmaya yarayan araç.
dayatmadır.
lisede felsefe ya da psikoloji dersinde örtmenimizin "kendi içinde tutarlılık" şeklinde yalan dolan bir tanımını yaptığını hatırlar gibi olduğum hede. binaenaleyh, sırf tutarlı görünmek için kasan sayko tipleri gözlemlemek ayrı bir keyif verir insana.
oto-kontrol tetikleyicisidir. dozunda alınmazsa prospektüsünde yazılan tüm yan etkiler görülmektedir. en büyük risk ise kaybetmektir. iş hayatında, okul hayatında vs... uygulanabilir, dibine de vurulabilir ama söz konusu aşk ise gururdan sonra en büyük katildir.

elde kalan tek şey; birkaç fotoğraf, dinledikçe hatırlatan şarkılar, durduk yere dalıp gitmeler ve belki de hayatın sonuna kadar devam edecek " acaba " ve " keşke " lerdir. tabii çok mantıklısın abi, helal olsun sana dedikten sonra tüm mantıksızlığı ile birlikte olduğu sevgilisine sarılacak olan şakşakçıları da unutmamalı.

hisler > mantık . bu hep hatırlanmalıdır. yaşlandığında git gel yaşayan mantığa/akıla rağmen elini tutup, yanında kalan hisleriyle sana bağlı olan sevdiğindir. çünkü aşk dünyadaki en mantıksız, en kontrolsüz şeydir. aşk mantıklı olsaydı " hayır " kelimesinden sonra noktayı koyup gitmesini bilirdi. hangimiz tamamen gidebildi ki? hangimiz tam kalabildi?
"ve, veya, ancak ve ancak, ise" gibi bağlaçlarla birbirine bağlanan önermelerin doğruluk payının konuştuğu hede dersi. anlayınca pek zor gelmez, ancak ve ancak kafa karıştırıcıdır.
Düçüncenin ve düşüncenin varlık biçimlerinin, öğelerinin, biçimlerinin, türlerinin, olanaklarının, yasalarının ve düşünce bağlamlarının bilimidir.

(bkz: mantıkçılık)
istatistiğin türkan şoray kurallarıyla bilinmemezliği.
memlekette mutlaka başka türlü işleyen şeydir. şöyle ki:

aristoteles mantığına göre:

1) tüm insanlar ölümlüdür.
2) sokrates insandır.
3) o halde sokrates ölümlüdür.

bizde durum ne, bakalım:

1) tüm insanlar ölümlüdür.
2) peki ya sokrates?
3) kesinlikle.
4) ne yani, şimdi sokrates de mi ölümlüdür?
5) evet evet evet!
6) o halde sokrates ölümlüdür.

durumun birçok örneği vardır. mesela otobüste şöyle bir yazıyı bizzat gördüm: " xx yasa uyarınca araç içerisinde sigara içmek yasaktır (şoför dahil)"

ya da "cep telefonu ile konuşmak kesinlikle yasaktır."
peki bu tür saçma uyarılar, vurgular neden var? çünkü insanımıza yasaktan bahsedersin, sana "ne yani, bana da mı yasak?" der. *
işte günümüzde insanda bulunması en zor olan kavram. Mantık...
(#6401380) ace of spades e göre bende var olan şeymiş.
mantık; gerçeğe varmak ve yanlışlara düşmemek için gerekli kuralları bildiren ilimdir.
bazen aranır ama bulunamaz,aramaktan vazgeçilir.
dandik, yüzeysel, ezberci öğretmenler yüzünden öğrencide felsefe dersiyle birlikte hayal kırıklığı yaratan başka bir derstir. halbuki öğrenci derse hiç girmeden önce beyin fırtınaları hayal etmektedir ama daha hocanın kendisinde o beyin yoktur, kitapta yazanları okuyup geçer.
insanı hayvandan ayıran yegâne olgudur. insanın aleyhine işlemeyen tek yaptırımdır belki de. duygularla hareket ettiğimiz zaman geçici mutlulukların peşine düşeriz. mantığımızı kullanmadığımız zamanlarda en asil, masum duyguların insanıymış gibi hissedebiliriz. karşımızdakilerin bir an veya seneler boyunca bile bizden çıkar sağlamak istediklerini, samimi olmadıklarını anlayamayabiliriz. çünkü sadece duygularımızla hareket ederiz, bize neyin doğru neyin yanlış olduğunu söyleyen tek merkez kalbimizdir.

tartma güdüsünü mantık dışında bi yaptırım barındırmaz. en basit olayı iki taraflı düşünmeyiz. yani bardağın boş kısmı hoşumuza gitmişse, dolu tarafının gün gelip taşacağı kimin umrundadır. biz anı yaşamak için varızdır, hayatımızın merkezine de değer verdiklerimizi oturtmuşuzdur. sahip olmak istediklerimizi onlarda ararız, bulamadığımızda gerçeği görmez, aradıklarımızı bile unutabiliriz.

mantığın en önemli getirisi de gururdur. ne yaşanırsa yaşansın yanımıza kalan tek kâr da gururumuzdur. yanlışlarımızın yanında övünebileceğimiz tek şeydir belki de. bazen inanın yaşama sebebi bile olabilir.

mantıkla yaklaşmadığımız her olaydan sonra kaybeden taraf sadece biz olabiliriz. kaybetmediğini düşündüğümüz kişiler de mantıklarını kullanmamışlardır, sadece vicdan sahibi değillerdir. bir mevzu olur, mantıkla yaklaşırız belki de yaşayacağımız güzellikleri yaşamayız. ama gün gelir duygularımızın yönlendirdiği güzelliklerin sonucunda üzülen yine biz olacaksak, yaşamadığımız mutlulukların sonundaki acılardan bizi kurtaran tek şey mantığımız olur. bazı güzel şeylerin sonunda derin yara açan şeyler yaşamaktansa, varsın duygusuz desinlerdir. *
akıldan ilk geçen gibi. kalbe uğramaz gibi. tamamen ussal tamamen dimağın etkisi...
"Herkes" tarafından kullanılamayan bir olgu.
söz konusu aşk olunca, aranıp da bulunamayandır.
mantık kadar mantıksız bir ders görmedim.
(bkz: p ise q)
-gerçekler acıdır

-baklava gerçektir

- o halde baklavada acıdır. gibi önermeleride içinde barındıran sanat ve bilim dalı.
matematik 9.sınıf konusudur. bütün konu p ve q içerir. sıkıcıdır. birde her insanda olması gerekendir.
mantık doğru düşüncenin silahıdır. ayrıca insanlık tarihinin en büyük düşünürlerinden birisi aristoteles dir
matematikte en sevdiğim konudur. (bkz: sembolik mantık)
bir eşit ağırlıkçı olarak bu konuyu sevmeme pek de şaşmamak lazım. (bkz: klasik mantık)