bugün

Şimdi arabası olan bi salakla takılıyo xd nerden tutulduysam ordan bıraktım.
arkadaşımın sevgilisinin arkadaşı,arkadaşımın sevgilisi sarhoş olduğunda aramıştı beni çok kötüyüm bizi barıştır diye bir ses çıktı arkadan allahım ben olmuşum sarhos sen diyon demiştim içimden. ey gidi günler.
Merak ediyorum beni hatırlıyor mu?

Ben olsam unutmam, az peşinden koşmadım tam 2 yıla yakın.
Bu zaman diliminde çoğu kez konuşmak istedim. Ne şiirler yazdım ona, ama zalımın oğlu kaçtı benden.
Bir gün bizim sınıfın katında bulunan koridorda yakaladım onu, bana doğru geliyor ama kafayı hemen eğdi önüne.
Ayy birde tatlı *
Ben de artık kararlıyım bu sefer konuşacağım. Tam yanımdan geçecek önünü kestim, diğer tarafa yöneldi tekrar önünü kestim, tekrar tekrar...derken;
"Aaa yeter bi dur konuşalım." dedim.
Dediğimle kaldım. Kaçtı hemen, gitti.
Sonra anladım zorla güzellik olmuyor. Vazgeçtim.
Yaz tatilinden sonra okullar açılınca arkadaşı geldi. Bu sefer onun benimle konuşmak istediğini söyledi.
Biraz kırgınlık, biraz da gururla;
Fazla nazın aşık usandırdığını söyledim.

Şimdi güzel ve biraz da komik bir anı olarak kaldı bende.
Sınıf arkadaşımdı. 1.sınıfın ilk zamanları deli gibi kesişiyorduk, her an onu düşünüyordum vs. sonra ne olduysa arkadaş olduk, en yakın arkadaşımla çıktılar falan. Öyle geçti gitti işte. Tabi ki samimi bir arkadaş olamadık yani ben olamazdım.
Lisede derken lise çağında bir çocuğa kör kütük aşık olmuştum. Komşumuzun oğluydu, ilk kez ablasının sosyal medyada kendisiyle paylaştığı bir fotoğrafta görmüştüm. Benden dört yaş büyüktü iki gözümün çiçeği. Tam üç sene uzaktan ben ona baktım, o bana baktı. Sonra salak gibi gitti koca götlü, çakma sarışın bir yelloza meyil verdi.
Bi 6 sene ben siktim şimdi polis teşkilatına moral destek çalışması olsun diye polislere veriyordu.
(bkz: polise ucuza veren eskort)
kendisiyle kavuşamamıştık bir türlü. ikimiz de birbirimizi seviyorduk ama olmuyordu. üzerinden zaman geçti, başka sevgililerimiz oldu. bazen onu düşünüp kendimi arabeske vuruyor, sonra "amaan klasik liseli draması" deyip geçiyordum. sonradan anladım ki basit bir lise aşkı değilmiş. neyse, lise bitti. görüşmedik liseden sonra zaten. zamanla aklıma gelmemeye başladı. sonra bir gece öğrendim ki babası vefat etmiş. bundan 6-7 ay önceydi. saatlerce kendime gelemedim. benim babam ölmüştü sanki. ne yapacağımı bilemedim. öylece oturdum uzun bir süre. sonra aradım sordum "yapılacak bir şey var mı?" dedim, "yok, teşekkür ediyorum." dedi. sevgilisi yanındaymış, yardımcı oluyormuş. bir nebze mutlu oldum. ihtiyacı olduğu birisi yanındaydı. sonra aylar geçti ve ben onu aklımdan atabildim mi bilmiyorum.

aşk gerçekten çok garip bir şey arkadaşlar. bir gece, aklınıza bile gelmeyen birisinin çok büyük bir üzüntü içerisinde olduğunu duyuyorsunuz ve sırf ona karşı önceden bir şeyler hissettiniz diye aylar boyunca onu düşünebiliyorsunuz. onu görmeden, ona dokunmadan tüm duygularınız bir anda değişebiliyor.
Lisede büyük bir ilk aşk olayım yoktur sütliman bir lise hayatım vardır, yalnız Aklıma gelen iğrenç espriyi dillendirmeyerek karikatürle bu başlığa atıfta bulunuyorum efendim.

görsel
Lise 1 de sınıfımda erkekten başka varlık yoktu o yüzden okulu geç.
Gittiğim ingilizce kursunda Şevval adında bir kız idi. Zaten Şevval adında erkek yok.
başlığı görünce aklıma geldi bak gene asabım bozuldu. ben sana 3 yılımı hiç sevmemiş gibi git diye mi verdim. hani bana demiştin ya üniversitede farklı şehirlerde olsak da ben hep gelirim senin yanına diye. şimdi aynı şehirde birbirinin yüzüne dahi bakmayan iki yabancıyız. yalancı.
ayrılmamız çok iyi oldu gerçi ve ben sahteliklerini unutmadım.
çok sevmiştim sözlük.
en yakın arkadaşımın sevgilisi.
evet, ben de böyle bir şerefsizdim.
ben ilk hocalara aşık olurum, sonra hocaya bakarım kadrolu mu diye sonra branşına bakarım matematikçi mi diye sonrası aşk-ı memnu be katya
Arkadaşlar kız lisesinde okudum.
Makus talihim beni orda da yalnız bırakmadı.
"unuttuk biz eski aşklarımızı " derken bile unutulmayan tek yegane aşktır. aslında bu konuyu eşe dosta açmaya kalktığınız an vereceği cevap " kardeşim eski eskide kaldı " diyerekten sizi tersleyebilir ama karşınızdaki insana tepki göstermeyin efenim.

Geçmişte yaşanmışlıklar, acılar, mutlu dolu o anlar karşımızdaki kişiyi o kadar bunaltmış olacak ki artık hatırlamak istemeyecektir. Aslında bildiğiniz paradokstur. Karşınızdaki adama "filleri düşünme" dediğiniz o an filleri düşünmesi gibi birşeydir bu teselli... velhasıl unuttuğunu sanmak aslında unutamamaktır.

Lise aşkları kimine göre ilk aştır kimine göre yaptığı ilk sekstir. Bazıları ciddiye alır bazıları da tozlu sayfalarına gömer...
Şahin'di.

Kara bir çocuktu, lise 1de aynı sınıftaydık.
Onu görür görmez yüzüm kızarırdı konuşamazdım.

Neyse efendim sevgilisi ne vardı bunun biliyordum ama öyle uzaktan işte benimkisi platonik yani.

Şimdikiler olsa oğlanı elinden almalar ara bozmaya çalışmalar vs. tövbest yarabbim.

Biz zararsız kendi halimizde uzaktan seviyorduk işte kıskanmıyordum da aq nasıl bir sevgi bu? Şu an bunu sorguluyorum.
Ona bile mesaj attım yıllar yıllar sonra, o bile geri dönüş yapmadı. Evet.
Adını unuttum. Bizim sınıftan değildi. Arada görüyordum sadece teneffüslerde.
Tam benim tipimdi. Bir kere bile diyaloğa girme fırsatı bulamadım. Çünkü acayip mal bir insandım. Bazen görüyorum şehrimde. Hatta bir kere uzun bir bakıştık. O da evlenmiş. Çocuğu vardı yanında. Hala güzel ama. Öyle işte.. allah sahibine bağışlasın.
ilk aşkım orta okuldaydı...adını soy adını hala hatırlıyorum...
(bkz: nemrudun kızı)
Esra idi adı. Okulun ilk günü görür görmez kalbimin attığını hissetmiştim. Lise 1'in ilk dönemi bittikten sonra, maddi yetersizlikler sebebiyle okulu bırakma kararı alınca bir daha hiç görmedim. Hayata dair nadir pişmanlıklarımdan biridir onunla hiç konuşmamak.
görsel
Erol aşkın güneşidir