bugün

genelde gayri müslim kesimlerden toplanan ve özel eğitimle sadakati sağlanan çocukların idare içinde kullanılmasına kul sistemi deniyor. selçuk yalçındağ, "kamu yönetim sisteminin tarihsel evrimi üzerine notlar" kitabında bakın ne diyor: "osmanlılarda kul sistemini iki kaynak beslemektedir; ilki harp esirleri, para ile satın alınan esirler ve tabi olan hanedanların rehin olarak gönderdikleri çocuklardır. ikincisi devşirme yöntemiyle sağlanan çocuklardır."

peki bilader, biliyoruz bu olay osmanlıya kozmopolitliğini ve hani meşhur "osmanlı varken balkanlar ve ortadoğu süt limandı" anlayışının özeti gibi. ama neden milletin(islam milleti/ümmet) evlatları değil de gavurun evlatları? bu çocuklar ne kadar bir toplumdan uzak olurlarsa, ne kadar birincil cemaat ilişkilerinden uzak olurlarsa o derecede "toplumsuz" olurlar. toplumsuz çocuk(büyüsün artık adam diyelim), toplumsuz adam, devlette görev yapacaktır. neden? çünkü devlet toplum üstüdür. devletin meşruiyeti toplum değildir, devletin kendisidir. işte bu yüzden toplumsuz devlete toplumsuz idareci lazımdır. bu gelenek, devşirmelik kısmı hariç, temel zihniyet olarak bugüne kadar geldi.

bugün memur mesleği saygın mı? değil. ama askeri bürokrasi hala güçlü. şimdi bizim günahımız ne kardeşim, gözümüz bozuk diye asker olamadık sivil bürokrat adayıyız. günahımız nedir? isyanım var ulan!